🦋16🦋

1.1K 124 128
                                    


🦋🦋🦋



Jungkook'un ağzından

Yaslandığım büyük gelgitli sandalyede bir ileri bir geri sallanırken ayağımın dibindeki baygın bedenin ayılmasını bekliyordum. Büyük zorluklarla kocaman bir halıya sarıp yalnızca başını dışarda bıraktığım baygın bedenin hiç uyanacağı yokmuş gibi öylece kıpırdamadan duruyordu. Ah doğru istesede kıpırdayamazdı zaten. Onu bir halıya dürüm gibi sımsıkı sarmış ve açamasın diye de büyük bir halatla bağlamıştım.

Yakışıklıydı. Çok yakışıklıydı. Fena yakışıklıydı. Manyak derecede yakışıklıydı. İnanılmaz bir yakışıklılığı vardı. Gördüğüm en yakışıklı insan olabilirdi. Yakışıklılığının yanında birde oldukça güzeldi. Hem yakışıklı hem güzel olmak her yiğidin harcı değildi ama o öyleydi. Hem yakışıklıydı. Hem güzeldi.

Yüzüne baktıkça kendimden geçiyordum resmen. Derin bir nefes alıp ayağımla halıyı dürttüm ayılması için. Tamam çok yakışıklı olabilirdi ama sonuçta bir hırsızdı ve benim tatmin olma yuvamı soymaya cüret etmişti. Kesinlikle elimden çekeceği vardı.

Biraz daha sandalyede sallana sallana ayılmasını bekledim baygın bedenin. Yaklaşık bi on dakika sonra ise başını oynatması ile sırıtıp dikleştim. Evet başlıyoruz.

Yalnızca başı görünen beden birkaç kıpırdayıştan sonra gözlerini yavaşça açıp tavana alık alık bakmaya başladı. Daha sonra kaşlarını çatıp kollarını oynatmaya kalktı. Düştüğü konumun farkına vardığında ise gözlerini dehşetle açıp başını kaldırarak yüzüme baktı.

"Sen ne SEN SEN PSİKOPAT MISIN AMINA KOYAYIM"

Kıkırdayıp ayağa kalktım ve belinin yanına oturarak kızgın yüzüne baktım. İşaret parmağımı yaklaştırıp çenesine dokunarak geri çektim.

"Bunu evimi soymaya kalkan bir hırsız mı söylüyor?"

"Ben hırsız deği-" anında elimi dudaklarına götürüp sözleri ağzına tıktım. "Şşş sessiz ol hırsız bey şimdi cezanı çekme vaktin. Cezan bittikten sonra anlarsın bir daha bana bulaşmaman gerektiğini"

Az önceki kalktığım koltuktan önceden bıraktığım bandı aldım ve bir elimle hırsızın ağzını tutmaya devam ederken diğer elimle bandı ağzıma tutup dişlerimle açtım. Diğer elimide hırsızdan çekip hızlıca bandı açarak büyük bir parça kopardım ve halının üstüne, tam da karnına denk gelecek şekilde oturup hızlıca bandı ağzına yapıştırdım.

"Debelenip durma bu şekilde aynı kızgınlığa giren solucanlara benziyorsun" diyerek kahkaha attım.

Karnının üzerinden biraz yukarı doğru çıkarak göğsüne doğru oturdum. Kısa şortumdan açıkta kalan bacaklarımı ise başının iki yanına doğru açıp hırsızı bacaklarım arasında kıskaç ettim. Başı bacaklarım arasında sıkışıp kalırken büyüttüğü gözleriyle bana bakıyordu. Dikkatlice yüzünü süzdüm bende ve o an bir şey fark ettim.

"Gözlerin neden bu kadar tanıdık geliyor?"

Bacaklarımın iç kısmıyla yanaklarına baskı uygulayıp kıstırdım. Bir elimi gözlerine atıp kirpiklerini okşarken ise içim garip bir heyecanla doldu.

"Kirpiklerin ne kadar da gür böyle"

Bandın altından ımm ımm diye bağırıp debelenirken birkaç saniye yüzüne baktıktan sonra kalktım üzerinden.

"Ne kadar güzel ve yakışıklı olsanda beni soymaya kalktın yavşak. Şimdi seni manyak edeyim de gör gününü"

Hırsızın belinin yanına gelirken ellerimi halıya kattım ve pis bir sırıtışla ağzı kapalı bedene baktım. Gözlerini açıp başını korkuyla iki yana hızlıca salladığında ise kötü gülüşümü yaparak onu itmeye başladım. Dizlerim üstünde emekleye emekleye onu bir silindir gibi yuvarladım odanın içerisinde. Arada birde durup milkshake yapar gibi iki yana çalkaladım.

Confession Account | Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin