[𝕗𝕚𝕟𝕒𝕝]

949 91 70
                                    

Buğulu görüş açıma giren elimdeki çamura baktım. Yağmur yağıyordu. Yine. Onun mezarının başındaydım. Yine.

Gözlerimi kırpıştırdım. Ve başımı biraz daha yukarıya kaldırdım.

Beyaz bir taşın üzerinde ismi yazıyordu. Hwang Hyunjin. Çamur bulanmış elimi kaldırıp parmak uçlarımı isminin üzerinde gezdirdim.

İsminin üzerinde lekeler kaldığı için anında ayağa kalktım ve beyaz tshirtümün eteğiyle lekeyi güzelce sildim. Zarar görmemeliydi mezarlığı. Tertemiz olmalıydı.

Tekrar yanına geçerek eski yerime çömeldim ve cebimden bir kağıt parçası çıkardım.

Hyunjin'in bana yazdığı mektuptu bu.

Ben tek yazan tarafın ben olduğunu düşünürken meğerse o da yazıyormuş bana.

Birçok kez okuduğum kağıdı tekrar okumak için güzelce açtım.

"Sevgilim,
Birkaç gün önce senden ayrıldığımı söyledim. Ama hepsi senin içindi. Sen hâlâ benim sevgilimsin.
Üzülme diye söylemedim bebeğim. Ben ölünce bile bunu bilmeni istemedim. Fakat şuan okuduğun mektup elindeyse sözlerini tutamamışlar demektir.
Herneyse sevgilim. Senden bazı isteklerim olacak.
Öncelikle mezarımı arada bir kontrol etmeni istiyorum. Bakımsız kalmasın istiyorum. Bunu yapabilirsin değil mi?"

"Yapıyorum sevgilim... her gün"

"Ve en önemlisi benim yüzümden üzülmeni istemiyorum. Tabiki ağlayabilirsin. Sen de insansın sonuçta. Ama fazla ağlama n'olursun. Kendini yıpratma. Öğünlerini atladığını biliyorum. Ben söylemediğimde yemiyorsun. Artık söyleyemeyeceğim de. Senden ikinci isteğim bu. Her ne kadar yanında olmayıp hatırlatamasam da öğünlerini atlama sakın."

"Artık atlamıyorum..."

"Bir diğer isteğim ise hep gülmen. İnan bana gülmek en çok sana yakışıyor."

Ellerim titriyordu gözümdeki yaşlar görmemi engelliyordu. Ama gülümsüyordum.

"Son ve en önemli isteğim; beni lütfen unutma sevgilim. Sen gök gürültüsünden korkarsın. Gök gürlediğinde beni hatırla. Yanındaymışım gibi hisset ve korkma."

Şimşek çaktığında korkmadım bu sefer. Çünkü hyunjin yanımdaydı.

"Seni sevdiğimi asla unutma sevgilim..."

Mektubun sonuna gelmiştim. Yağmurdan dolayı ıslanmış olan kağıdı yırtmamaya özen göstererek katladım. Ayağa kalktım ve eve doğru adımladım. Ev mezarlığa uzaktı. Ama yürüyecektim.

Üzerimdeki ince tshirtüm yağmur yüzünden ıslanarak vücuduma yapışmıştı. Yağmuru önemsemeyerek kulaklığımı kulağıma taktım ve hyunjin'le en sevdiğimiz şarkıyı açtım. Gözümü kapatıp mırıldanarak şarkıya eşlik etmeye başlarken bir yandan da yavaşça yürüyordum.

-
Bu fic bu kadardı umarım beğenmişsinizdir.

Ficle ilgili düşüncelerinizi lütfen bu satıra yazın..

come back darling -hyunin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin