"Önceden yaşamanın sadece nefes almak olduğunu düşünürdüm Jisung. Ancak sen hayatıma girdiğinde aklımdan geçenler tamamen değişmişti."
Hyunjin & Jisung
Mini Kitap
Oylayıp yorum atarsanız benden bir öpücük alırsınız!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
°
Tanışalı bir hafta olmuştu. Bir kez daha buluşmuştuk. Ancak genelde mesajlaşmıştık. Cidden çok tatlı ve samimi biriydi. Nedensizce onun yanında kendimi güvende hissediyordum. Onun yanında rahat nefes alıyordum.
Şimdi ise beni bir yere götüreceğini söylemişti. Beni araba ile alacaktı. Araba demişken kullanmayı biliyormuş. Küçük yaşta babası öğretmiş sonra ise ehliyet sınavına girmiş. Şimdi ise gerçekten güzel kullanıyormuş. Tabii ben hiç bilmiyordum, daha önce hiç beni araba ile gezdirmemişti. Ancak daha çok zamanımız vardı değil mi?
Aynaya geçip son kez giydiklerime baktım. Siyah tshirt, kot pantolon ve bir hırka giymiştim. Kahverengi bir bere de takmıştım. Gümüş renkteki yüzüklerimi unutmamıştım tabi ki.
Telefonumu, evin anahtarını ve cüzdanımı cebime koyduktan sonra evden çıkmıştım. Soğuk hava tenime çarparken önemsemedim. Mont almamıştım, zaten bir mekana gideceğimizi söylemişti.
Hızla asansörden inip dışarı çıktığımda beni siyah bir araba karşılanmıştı. İçinde gülümseyerek beni bekleyen jisung'u gördüğümde hızla oraya doğru gittim. Arabaya bindiğimde sıcak hava içimi ısıtmıştı.
"Naber?"
"İyidir, senden?"
"Bende iyiyim, nereye gidiyoruz?"
"Sürpriz!"
"Ya söylesene!"
"Söyleyeceğim tek şey buralara pek yakın değil. Yolumuz azıcık uzun!"
"Sorun değil. Kesin çok iyi bir yere götürüyorsundur!"
"Evet" İkimizde konuşmayı kesince o önüne dönmüş ve arabayı harekete geçirmişti.
"Şarkı açmaya ne dersin?"
"Oh olabilir!"
"Telefonum bağlı, şifresi 181222"
"Çok garip bir şifre!"
"Tarih" Dediği ile kaşlarımı çattım.
"Aralığın on sekizi mi?"
"Hı- hı"
"Ne anlamı var ki?"
"O gün geldiğinde öğreneceksin!"
"Bugün kasımın yirmi beşi yanii yirmi üç gün var!"
