TOKYO REVENGERS ETKI-TEPKI KITABI 2

✩ Eski sevgilisinden bahsediyor ✩

karakterler: baji. kazutora.

→ KEİSUKE BAJI

sen dışarı çıktığında, baji hemen seni aradı, ama hava çoktan kararmıştı, bu yüzden seni ilk randevunda ziyaret ettiğin parkta bir salıncakta otururken bulduğu anda - sonunda asıldı. nefes aldı

"İşte buradasın," diye kısa bir nefes verdi, oturduğun yere yaklaştı ve elleri seni durmaya zorlamak için zinciri tuttu. " Üzgünüm. "

başınız dizlerinize dönük, onun bakışlarıyla karşılaşmak istemiyorsunuz. özrünü kabul etmek istedin ve eve gitmek için kollarına atladın ama incindin - sözleriyle ve eski sevgilisinden bahsetmesiyle seni incitti, en fazla uygun bir özür olmadan nasıl bu kadar kolay kaymasına izin verebilirsin.

Baji sen konuşmayınca kaşlarını çattı, bırak onunla göz göze gelmeyi. Bu yüzden, eli dizinizin üzerindeyken dikkatinizi çekmeyi umarak çömelir ve tek yapabildiği bunu düzeltebileceğini ummaktır.

"Bebeğim, sana kızdığım için özür dilerim. Sadece kıskandım ve onun arkadaşımız olduğunu biliyorum, ama -" etrafta dolaşıyordu ama adının söylendiği bir fısıltı cümlesini yarıda kesti, onun yerine sen duydun ve yemin etti. tanıştığında kalbi kırıldı

"Kıskandın tamam ama o bizim arkadaşımız!" Ben sana sadık olmaktan başka bir şey yapmadığımda ve sen bunu söyleme cüretini gösterdiğinde, sadece çocukluk arkadaşına güvenmediğini değil bana da güvenmediğini kanıtladın. Ağladın, sesinin titremesinden nefret ederek, ama eğer bunu

yüz hatları düşüyor, kendi gözleri seninkileri yansıtıyor ve yanağını kavramak için uzanıyor, ama sen avucuna yerleşene kadar uzanmaya devam etse de sen arkanı dönüyorsun, "Üzgünüm... Öyle olmadığını biliyorum. çok, ama sana güveniyorum, bana söyleme"

Alt dudağınız titriyor, dokunuşuna eğilmekte tereddüt ediyor ama siz: "Söz mü? "ve dudaklarına karşılık veren dudakları son mühürdü.

→ KAZUTORA HANEMİYA

Kazutora'nın seni son gördüğünden bu yana günler geçti ve sen eve döndün, onsuz uyum sağlamaya çalışıyordun. ironik bir şekilde, size muhtaç olarak hitap ettiği düşünülürse - neredeyse her saat telefonunuzu çalan veya size mesaj atan kişi oydu.

normalde çoğu, erkek arkadaşlarının onları istediğinden veya onlara ulaştığından memnun olur, ancak eskisinden daha üzgün hissettin. O kadar uzağa gitmeye gerek yoktu, ama ne yazık ki zaten kendi yatağında rahatlık buldun, ama elbette, kazutora'nın yanında uyumakla kıyaslanamaz.

Buzdolabındaki yiyecekleri doldururken kapı çaldı ve gece geç saatte kimin burada olacağından emin değildin. Kapıya vardığınızda, gözetleme deliğinden görmek için otomatik olarak bir parmak ucuna yürüdünüz ve sizi şaşırttı - kazutora, yağmurda sırılsıklamdı.

nefesini tuttun, kapıyı açtın ve kaşlarını çatarak onu içeri çektin, "hepiniz ıslanmışsınız". bariz olanı işaret ediyor. susuyor, sadece altında yarattığı su birikintisine bakıyor. soğuk ellerini senin ellerine alarak onu banyoya yönlendirmeye ve bir havlu kapmaya ve onu yıkamaya başlarsın. sen ona odayı hazırlarken o banyoda duruyordu, ellerin gömleğine uzandı ama elleri seni durdurdu.

" Sorun nedir ? "Altın tonlarıyla karşılaşarak soruyorsunuz ve ikinizin önceki görüşmesinden edindiği, gözlerinin hüzün ve suçlulukla dolduğunu fark ettiğinizde yaptığınız boğulmanın farkında değilsiniz.

kazutora, "Üzgünüm," diye fısıldıyor, endişeni hüzne çevirerek, başını bir kez daha sallayıp gömleğine yöneliyorsun ama ıslanmamış gibi seni kollarına çekiyor. Giysilerinin seninkilere sızmasının verdiği soğukluk hissine göz kırptın.

" Diyorum. Fısıldayarak ona daha çok eğiliyorsun ve ekliyor: "Aramızda muhtaç olanın ben olduğumu öğrendim." "

onun sözlerine gülümsüyorsun, yüzünü görecek kadar uzaklaşıyorsun ve sözlerinde mizah bulmak için kollarında kalıyorsun, "Ah, biliyorum. "

alt dudağını yalıyor ama sen eğilip suratını öpüyorsun, bu da onu bir kez daha sıcak hissettiriyor, 'ya bir banyo yapsak ve konuşsak nasıl olur

son!| |
Umarım beğenmişsinizdir