bana doğru yürümeye başladı. Ne yapmam gerikiyordu, önüme bakarak yürümeye başladım.
''FELİX BEKLE SANA BİR ŞEY SÖYLEMEM LAZIM!''
bağırmasıyla duraksadım ya bana yine işkence yaparsa? aklımdaki düşünceleri yok edip hyunjine odaklandım. dudakları, dudakları o kadar güzel ki bakmaktan kendimi alı koyamıyorum.
Yanıma gelince gözlerini gözlerime dikti. sanki aklında ki kelimeleri toplamaya çalışması gibi en sonunda konuşmaya başladı.
''bak ben sana kötülük yapmayacaktım gerçekten üzgünüm. Ben... Ben... Ben seni seviyorum felix o yüzünde çiller kadar seviyorum. Dünyalar kadar seviyorum. dünya ortadan ikiye ayrılsa yine severim. Bak felix gerçekten üzgünüm az önce seungmin ile konuştum senin hakkında söyledi kötü olduğunu. Başını mutfak dezgahın kenarına vurmuşsun, başın dönmüş kusmuşsun, hastalanmışsın yatakta yatıyormuşsun. Seni seviyoum felix lütfen affet beni.''
Hyunjinin konuşmasında öylece kaldım beni seviyordu ama onu sevecekmiyim bilmiyorum onca yaptığı kötülükler süründürsem bir şey olmaz herhalde. Neyse onu boşverimde seungmin ne yalanlar atmış. GERİZEKALI O SENİN DİLİNİ BOĞAZINDAN AŞAĞI DOĞRU BASTIRMAZSAM BENİM ADIMDA LEE FELİX OLMAZSIN. eve gidince konuşurum onunla.
''Eee... felix affettin mi?''
süründürmek iyi olacak sanırım :).
''aslında affedemem onca kötülük yaptın tokat attın, lavoboya kilitledin, defterlerimi yaktın, çantamı dereye attın vb... ama üzgünüm hyunjin.''
hyunjinin yüzü düştüğünü gördüm. yaptığı kötülükleri saydım resmen. İçim de kötü ya bırakıp giderse beni bir daha sevmezse ama beni ok sevdiğini söyledi. Ne yapmam gerekecek şimdi.
HYUNJİN ANLATIMINDA
Gerçekten yaptığım bu onca şey felix kaldırmıştı. Sanki içimde ki ses 'o seni seviyor hyunjin sadece sevgisini bekle' diyordu haklıydı da. sadece bekleyeceğim ama ondan vazgeçmiyecem affetmese hala vazgeçmeyecem.
''tamam o zaman sonra görüşürüz yongbok''
onun diğer adıyla seslenmiştim çünkü üzüldüğümü anlasın diye. arkamı dönüp evime doğru yürüdüm kapıyı açıp içeriye girdim. camdan baktığımda gidiyordu. televizyonun başına geçtim. birşey izlemek için kumandaya tam uzanacaktım chan'da mesaj gelmişti.
bangchan hyunjin ne yapıyorsun
bir şey yaptığım yok oturuyorum
bangchan popon soğusun be hyunjin oturmanın sırası değil pikniğe gidecez gelmek ister misin
bilmem kimler gelecek
bangchan felix, seungmin, jeongin ve jisung olacak
tamam gelerim saat kaçta
bangchan saat 18:00'da 📍konum
burda ol
tamam gelerim bb
bangchan bb
felix nereye ben oraya. yerimden kalkıp büyük bir derin nefes alıp saate baktım. saat şuan 17:20'di. Hemen odaya banyoya girdim kısa bir duş alıp üstümü değiştirdim. felix'in gözleri hep benim üzerimde olsun. istiyorum güzel bir kıyafet bunun için seçtim zaten.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
dışarıya çıktım marketin yolunu tuttum gidiyordum. vardığımda bir kaç tane büyük içecekler aldım. kasiyere parayı ödedim.
piknik alanına vardığımda herkes oturmuş beni bekliyorlardı. yanlarına vardığımda herkese selam verip oturdum.
''Eee... hyunjin içecekler nerede''
''körmüsün jisung önünde poşetler''
''ne bileyim ya görmemişim''
''kör sincap''
''tamam susun hadi yiyelim yemek''
felix'in demesiyle onayladım pek fazla konuşmadık ama gözleri kıyafetlerimi süzüyordu kesin beğendi. felix bir kabın içinde tatlı çıkarıyordu.
''felix o ne''
''b-browni yaptım hwang''
bir dakika!? o benim ilk ismimi kullandı ben onun hiç kullanmazdım. Herkes felix'e bakıyordu yüzünde ise gülme bu neyin peşinde şeytan civciv?
FELİX ANLATIMINDA
yüzüme gülme yayıldıkça yayılıyordu durduramıyorum. hyunjinin ifadesi komikti. Banane benim sevmediğim ismimi kullanınca iyi oluyor ben kullanınca sinirleniyor ne iştir bu arkadaş.
Herkesin bana baktığını görünce gülmem yüzümden silindi. Hemen bir şeyler söylemek için bulmaya çalışıyordum.
''E ne bakıyorsun kullanmam normal değil mi?''
''H-hayır normal da, felix sen bu ismi hiç sevmezdin hyunjin ismi daha güzel-''
''SUS JEONGİN ONU ORTAYA ATMA!!''
Bir çırpıda susturmuştum utanacaktım orada. göz ucuyla hyunjine baktığımda gülüyordu. Sen gül hwang hyunjin seni 1 hafta boyunca süründürecem.
''tamam be ne kızıyon, kızarsan bebek ekmeğin ağlar seninle küser.''
dudak büzerek dediğinde bende dudak büzerek ona karşılık verdim.
''özür dilerim bebeğim gel bir öpücük ver''
jeongin gülümseyip bana yanağını uzattı bende öptüm.
''ıyy yılışıklar yemeklerinizi yiyin''
''sanane changbin seninde sevgilin olsun görecez yılışıklığı''
''sus be, ekmeğin arasına kaymak sürdüğüm sana mı soracam''
''evet bana soracan çünkü...''
''çünkü?''
''boyun küçük zar zor bulursun''
''seni ben..''
onlar aralarında kavga ediyordu bende izlemekte kaldım. Birisinin nefesi kulağımda hissedince ürperdim.
''seninle de aynı böyle olucaz sonra birbirimizi sevip evlenecez''
evlenmek mi!? pff... rüyanda hyunjin soluma dönüp alaycı bakışlar attım. telefonum çalınca aranan kısmında aşkım❤️ yazıyordu. annemi öyle kaydetmiştim. bu kıskanmanın tavan yapacağını düşündüm hyunjinde.
''çocuklar aşkım arıyor surdayım gelecem.''
gittiğim yeri gösterince onlar anlamıştı zaten erkenden söylemiştim planı. yerimden kalkıp göz ucuyla ona baktım dilini yanağında gezdiriyordu kesin kıskandı. gideceğim yeri yürüdüğümde aramayı açtım.
merhaba anne OĞLUM NEDEN GEÇ CEVAP VERDİN? üzgünüm anne arkadaşlarla piknik yapıyorduk OH TAMAM OĞLUM YARIN NAKLİYECİLER GELECEK tamam anne TAMA OĞLUM SENİ SEVİYORUM bende seni seviyorum
aramayı kapattığımda arkama döndüm bir yüzü gülen suratla bakakaldım hyunjindi. yani anladımı planı?
''demek aşkın öylemi''
EVET BU SEFER YİNE KISA AMA 1.000 KELİME YAZACAM SÖZ :)
