notalar da yanar bayım,notaların da dumanları olur.

9 1 12
                                    

son nota.

"Gazino yanıyor Yoongi."

Üç kelime,bir cümle.Beynimde yankı eden her bir harf beni öldürmeye hevesli gibi kemiriyor beynimin ücralarını.Nefes almak,hareket etmek,düşünmek bile o an işkenceden farksız geliyor gözüme.Kapı pervazına yaslı ellerim teker teker düşerken yanıma zar zor bir kelime çıkıyor dudaklarım arasından.

"Ne?" diyorum çaresizce.Dilim varmıyor orası yanıyor mu demeye.Aklımda tek bir isim var.O da hiçbir zaman aklımı terk etmeyen Park Jimin.

Bütün bedenim direkt onun gazinoda olabilme ihtimaliyle can havline kapılıyor.Sanki 1900'lü yılların kanlı zamanlarında cepheye sıhhi yardım yapabilmek için bacaklarım acıyana değin koşuyormuş gibiyim.Öyle bir yorgun,lakin yorgun olduğumu anlamayacak kadar telaşlı.

Kapıdan nasıl çıktığım zihnimde meçhul.Tek bildiğim ayak tabanlarıma yol kenarlarındaki taşların ve cam kırıklarının battığıydı.Taehyung peşimdeydi biliyordum,lakin ikimizde konuşmuyorduk.Nefesimiz ciğerlerimizi zorlayana değin koşuyorduk sadece.

Bazen yürüdüğümüz yollar olduğundan daha uzun gelir ya bize.İşte şuan o anlardan birindeydim.Her gün gittiğim gazino yolu bana bugün kilometreler koşturuyordu sanki.Çok uzun geliyordu gittiğim yol.

Saçlarım gözümün önünü her kapatıp beni karanlığa mahkum ettiğinde dünyanın en güzel siması canlanıyor gözlerimin önünde.Yüreğim birazdan göğüs kafesimi terk edip ayaklarımın ucuna düşecek gibi atmaya başlıyor.Ya otele gitmediyse? Ya gazinoda kaldıysa? Diyor bir yanım.Çünkü Bay Shin'e hiçbir zaman güven olmazdı.O hiçbir zaman dediğini yapmazdı.Ki Park Jimin'le gönüllerimizin bir olduğunu öğrendiğinde verdiği tepki normal değildi.Ona hiç güvenmiyordum lakin sevdiceğimin gazinoda olmadığına da emindi bir yanım.Belki mutfakta bir gaz sızıntısı vardı ve ısıya maruz kalınca alev aldı diye düşünüyordum.Ya da ilaçlama ekiplerinin bir hatası diye düşünüyordum.

Gazinoya vardığımızda etraf ana baba günüydü.Duyan duymayana haber vermiş de herkes buraya toplanmış gibiydi.Büyük bir kalabalık vardı gazinonun önünde.Kalabalığın arasından sıyrılarak önlere yetiştiğimde itfaiye ekipleri durdurdu beni.İçimdeki korku o an aynı bu yanan gazinonun alevi gibi alevlendi.

"Taehyung," Çaresiz bir fısıltı çıkıyor dudaklarımın arasından. "İçimde bir sıkıntı var." Beni onaylıyor aynı düşüncede olduğunu belirterek.O an daha da çaresiz kalıyorum.

İtfaiye ekipleri kontrol için içeriye geçtiğinde güvenlik şeridini geçip gitmeye çalıştım peşlerinden lakin yine durduruldum.İtfaiye ekipleri içeride uzunca bir süre oyalanırken içlerinden birisi dışarı çıkarak bağırdı ve yüreğim hayatımda hiç olmadığı kadar çırpınmaya başladı.

"İçeride biri var!"

İncil'de kıyamet günü annenin bile bebeğini kucağından fırlatıp can havline gireceği söylenir.İşte bende de öyle bir can havli oldu o an.Şeritleri,ekipleri aşıp gazinodan iceriye girişimi herkes hatırlar ama hiç kimse o an yaşadığım duyguyu bilemezdi.

Ana salona göz gezdirdiğimde hiç kimse yoktu.Tek tek tüm odalara göz gezdirdiğimde son olarak bakmadığım tek bir oda kaldı.O da Park Jimin'in odasıydı.

Yangın gittikçe yükseliyordu bir yandan.Her taraf dumandı ve göz gözü görmüyordu.Kolumu siper ettiğim yüzüm is içinde kalmıştı lakin canımın önemi yoktu.Benim canımın burada olma ihtimali varken,canımın bir önemi yoktu.

Nota Dumanları,Yoonmin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin