06

2.3K 148 104
                                    

içerideki yoğun alkol kokusu minho'nun burnuna ulaştı, alışkın olduğu bir şeydi, garipsemedi. kendinden emin adımları ile birçok masanın önünden geçti, insanların meraklı bakışları ona döndü. girdiği bütün ortamlarda dikkat çekerdi. lee minho'ydu o, şaşırmamak gerekirdi.

sonunda masada bacağını diğer bacağının üstüne atarak oturmuş kadını gördü; hwang yeji'yi. içkisinden yudumlarken keskin keskin bakan ve kediye benzeyen gözleri etrafı turluyordu, büyük ihtimalle kendisini arıyordu ve bulmuştu.

"ah, lee know-shi, hoş geldiniz."

insanları sinir etmekte bir numara olan bu kadın her zaman minho'nun sinirlerini hoplatıyordu, ama o kendini kontrol edebilen bir insandı, hemen pes etmeyecekti.

"uzatma. hyunjin nerede?"

kendisine de bir içki söyledi ve gözlerini yeji'ninkilere çevirdi. kadın, elini takım elbisesinin cebine atıp telefonuna baktı. minho onun duvar kağıdında hyunjin'in resmini gördüğünde yumrukları kendisinden habersiz sıkılaştı.

"sanırım birazdan burada olur. ona senin burada olacağını söylemedim, o yüzden gelmek için pek hevesli değil galiba, hm?"

minho umursamazca gözlerini yuvarladı. neden yeji'yi dinleyip de buraya geldiğini bile bilmiyordu, düpedüz aptallık etmişti. içinden kendisine kızıp küfürler ederken, ikisinin oturduğu masaya doğru yaklaşan silüeti farketti.

siyah saçlarını geriye doğru savurdu hwang hyunjin, oldukça uzamışlardı. minho'yu gördüğü gibi yüzünde sorgulayıcı bir ifade oluştu, kahverengilikleri yeji'ye 'burada ne arıyor?' diye sordu.

"sana da selam, hwang."

dedi minho ona, muzip bakışları oğlanın vücudunu turladı birkaç kez.

hyunjin'in burada olmasından hoşlanmayacağını biliyordu, buraya tamemen minho'dan uzaklaşmak için geliyordu zaten.

"niye buradasın?"

rahatsız olduğunu minho ve yeji'nin gözüne sokmak istermişçesine oflaya puflaya deri ile kaplanmış koltuğa oturdu.

"sen gördüğün herkesle yatıyorsun hyunjin, ben barlarda gezemez miyim?"

yüzündeki sahte hüzünle dudağını büzdü. hyunjin'i sinir etmenin yollarını çok iyi biliyordu ama hyunjin de bu adama karşı o da kolay pes etmeyecekti.

"ne demek istediğimi biliyorsun, lafı dolandırma."

dedi hyunjin, doğrudan büyüğün gözlerine bakıyordu. yeji muzipçe gülümseyip arkasına yaslandı, şu an manzarası gayet hoştu ve eğer hararetli bir kavgaya tutuşsalar onları ayırmaya bile gayret etmezdi, sonuçta her şey yatakta bitecekti ikili için.

"niye benim olduğum her yerdesin lee minho?"

dedi hyunjin, bir cevap almadan buradan gitmeyecekti. yeji sırıtıp arkasına yaslandı, hareretli bir şekilde konuşan iki adama çaktırmadan telefonundan ses kaydını başlattı.

"çok eğlenceli olacak."

---

minhoyu yerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

minhoyu yerim

he calls me daddy,, hyunho. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin