9-Yalvarmayı dene.
Taehyung arabasından gülümseyen yüzüyle çıktığında karşılaştığı görüntü gülümsemesini soldurmuş, büyük bir şaşkınlık ve öfkeye bırakmıştı yerini.
Çünkü Jeongguk kalçasını zorlukla kapatan kısacık kırmızı, pileli bir etek giymişti. Etek her hareketinde uçuşuyordu. Şortlu bir amigo kız eteğiydi ama alttaki şort da kısacık ve dardı. Tüm bunlar yetmezmiş gibi Jeongguk belini kapatmayan, üzerinde rakip okulun logosunun olduğu bir tişört giymişti. Bütün bunlar Taehyung'un delirmesine sebep olmak üzereydi.
Boğazı resmen bir çöl gibi kururken kendini omegaya ilerlerken bulmuştu. Yere düşürdüğü kırmızı ponponu almak için eğilen omeganın hemen arkasına geçip gözlerini Jeongguk'tan çekmeyen alfaların önünü kapattı.
Omega ise hissettiği oldukça sertleşmiş kahve kokulu feromonlar yüzünden içten içe gülerken hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi ponponu alıp dikeldiğinde sırtı Taehyung'un sert göğsüne çarpmıştı. Arkasını kontrol etmek için kafasını çevirdiğinde ise kırmızıya dönmüş, alev alev yanan irisler ile karşılaştı.
Alfa elini tişörtün kapatmadığı çıplak karna sarıp omegayı kendisine yapıştırdı bir anda. Diğer eli omeganın boynuna yerleşti. Uyarmak ister gibi çok hafif sıkıp Jeongguk'un kafasını göğsüne yapıştırdı. Omeganın kulağına eğilip sıcak nefesini üflediğinde Jeongguk karnının kasıldığını hissetmişti.
"Görüntün hoşuma gitti." dedi fısıltıyla. "Ama bunu başka alfaların da görmesi," sinirli bir gülüş bıraktı. "Delireceğim."
Tüm bu olanları beklemiyordu omega. Aniden geldikleri pozisyon onu şaşırtmıştı. Fakat bozuntuya vermedi. "Daha çok delireceksin." diye karşılık verdi Jeongguk. "Karşı takımın amigo çocuğuyum."
"Siktir," dedi Taehyung daha çok kendi kendine. "Arabaya bin. Orada da amigoluk yapmayacaksın. Yalnızca tribünde oturacaksın."
Omega alayla gülerken Taehyung'un kollarından kurtuldu. Ona dönüp kollarını boynuna sararak parmak ucuna kalktı. "Sen kimsin ki seni dinleyeceğim? Bana emir verme hakkın olduğunu mu düşünüyorsun gerçekten?"
Taehyung yeniden sinirle gülümserken ne yapacağını bilememişti. Omeganın belini kolları ile sarıp onu Namjoon'un arabasının kaportasına yasladı hızla. Omeganın bacaklarını kendi bacakları arasında sıkıştırırken omegaya doğru eğilerek onun hafifçe geriye yatmasına sebep oldu.
"Beni sınama."
Alfanın sinirle kalınlaşmış sesiyle söylediğine Jeongguk çok komik bir şeymiş gibi kafasını geriye atarak kahkaha atmıştı. Lakin kahkahası adem elmasına sürtünen dudaklar yüzünden boğazına dizildi bir anda. Titrek bir nefes verdi.
"Ne istediğini söyle." dedi alfa bir anda. "Kibar olmamı mı istiyorsun? Yalvarmamı mı? Ne istediğini söyle."
Buna karşılık omega düşünür gibi uzun bir mırıltı bırakmış, sonra da gülümseyerek "Buldum," demişti. Alfanın boynundaki kollarını sıkılaştırarak yüzlerinin yakınlaşmasını sağlamıştı hemen sonra.
"Yalvarmayı dene. O zaman kararımı yeniden gözden geçireceğim."
"Lütfen omega," dedi Taehyung, derin bir nefes verdikten sonra. "Lütfen sözümü dinle ve bugün uslu dur."
"Tekrar söyle." dedi Jeongguk, ciddi bir sesle. Alfanın suskunlaşmasına karşılık üzerine bastıra bastıra "Söyle," demişti. "Daha yüksek sesle." diye de eklemişti.
Taehyung bu omegaya başka hiçbir şekilde söz geçiremeyeceğini bildiği için çaresizdi. Alfa gururu ve alfasının kıskançlığı arasında bir çatışmadaydı. Eğer bu çocuğa istediğini vermezse katil olacağını biliyordu.