Giriş

487 24 27
                                    

Eda: Hadi artık Kumsal, seni bekleye bekleye ağaç oldum burada...

Eda: Hala geliyorsundur umarım. Sakın vazgeçeyim deme bak, çok eğleniyoruz.

Eda: Kumsallık yapma.

Telefonumun ekranını kilitleyip yatağımın üzerinde fırlattım.

En yakın arkadaşım olan Eda, her zaman olduğu gibi beni zorla dışarı çıkarmaya çalışıyordu ve ben bu sefer onu tatmin edecek bir bahane bulamamıştım kendime. Çok da yakın olmadığımız bir sınıf arkadaşımızın doğum günü partisine gitmemize gerek olduğunu düşünmüyordum. Benim için bu sıkıcı, vakit kaybı ve anksiyete sebebi iken Eda için oldukça eğlenceli bir gece anlamına geliyordu.

Onu kırmamak için gidecektim çünkü en iyi arkadaşımdı, kendi sevdiği ortamlarda benimle takılmak istediğini biliyordum. Sınırlarıma saygı duyardı, kendimi eve kapatıp yaşam belirtisi vermeden kitap okuduğum zamanlarda bunun benim için bir ihtiyaç olduğunu anlardı. Ki bu da bir INFJ ve bir ESFP'nin anlaşabilmesi için tek yoldu.

Tabi bir görevim de Se dominant arkadaşımı saçma şeyler yapmaktan kurtarmaktı. Evet, ben onun yerinde de düşünüyordum çünkü bazen aklıyla bağlantısını kaybedebiliyordu kendini kaptırdığında.

Onun da benim eğlenmemi sağlamadığı söylenemezdi. Unutulmaz derecede heyecan yaşadığım sayılı günler hep onun sayesinde olmuştu. Hazırlanmaya çalışırken bunu düşünüp kıkırdadım.

Kot pantolonumu da giydikten sonra üzerimdeki tişört gibi beyaz olan spor ayakkabılarımı ayağıma geçirdim ve evden çıktım.

Çağırdığım taksi geldiğinde hemen bindim ve adresi verdim. Partinin nerede olduğunu bilmiyordum ama bana konum atmıştı.

Kulaklığımı kulağıma geçirmemle derin bir nefes verdim ve arkama yaslandım, hayat buydu. Araba yolculuğu ve müzik... Yağmur da yapıyor olsaydı ortam mükemmel bir şekilde sağlanacaktı ama şimdilik huzura kavuşmam için bu da yeterliydi.

Yaklaşık 20 dakika geçtiğinde hala yoldaydık, bu durumdan biraz işkillenmeye başlamıştım. Bu parti tam olarak ne kadar uzaktı? Bu kadar sürmemesi gerekiyordu!

"Pardon," dedim kulaklığımı çıkararak ve öne eğildim. "Ne kadar kaldı acaba?"

"Çok değil," dedikten birkaç dakika sonra durduğunda rahatladım. Gelmiş olmalıydık. Çantamı koltuğun üzerinden aldım ve elim kapının koluna gitti.

İlk denememde açılmayınca kaşlarımı çatıp daha sert bir şekilde bir daha denedim. Neler oluyordu? Bir şeyler kesinlikle ters gidiyordu! Bu sokak çok ıssız gibiydi, bağırsam da arabadaydık ve kimse duymazdı, ayrıca ben...

Ağzımın üzerine kapanan bezle inlercesine bir ses çıkardım ve bir faydası varmış gibi nefes almamaya çalıştım. Gözlerim benden habersiz kapandı, koltuğa koyduğum elim aşağı düştü.

Sonrası karanlıktı.

354
11.09.2022, 02.00

Kişilik Karmaşası (MBTI hikayesi) (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin