1. Bölüm

503 26 258
                                    

Başlama tarihi alalımmm

Veeee bu satıra da MBTI tipi tabi ki... Bunu yapmasam olmazdı:)

Yazarınız INFJ olduğunu gururla belirtir. Evet, yazar Kumsal'ı kendisi olarak yazdı (çok şaşırtıcı)

Çok eğlenceli bir kitlesi olmasını bekliyorum bu kitabın ama hadi bakalım;)

Satır araları boş kalmasın, iyi okumalar dilerim<3

...

Hayattan her an her şeyi beklemek gerekti.

Her anında olası her geleceği planlamak, kafanda senaryolaştırmak... Partiye giderken kaçırılacağın ihtimali mesela. Uçuk bir şeydi ama her anımı planlardım, teoride her olasılığa hazırlıklı olsam da asla olacağına dair beklentim olmazdı.

Normal bir gece olmasını beklemiştim.

Olmamıştı.

Gözlerimi hastane odası gibi bir yerde yatarken açtım.

İçinde bulunduğum durumu idrak etmem biraz vaktimi aldı. Pekala, kaçırılmıştım. Olumsuz taraf, elbette. İyi yanıysa yüzüme o bez bastırıldığı anda oracıkta öleceğimi sanmıştım. Ayrıca durumum gayet iyiydi, kaçırdıkları insanları bu kadar temiz ve güzel bir yerde bırakmamaları gerekmez miydi?

"Tamam," diyerek nefes verdim kendi kendimi sakinleştirmek için ve sonunda yataktan kalkabildim. Neler oluyordu? Bir çeşit deneyin ortasında mı kalmıştım, izleniyor muydum? Burada yüzlerce böyle oda ve benim gibi ne olduğundan haberi olmayan insanlar mı vardı? Bizi satacaklar mıydı? Kahretsin, bu berbat bir ihtimaldi.

"Sakin oluyoruz," diye mırıldandım. "Ve buradan çıkmaya odaklanıyoruz." Belki de bir çıkış yolu vardı, çıkabilip çıkamayacağımı ölçüyorlardı.

Ya da ben çok fazla kitap okuyordum!

Pekala.

Kilitli kapının yanına yere çömmüş, bir yerlerini kurcalıyordum; belki açabilirim diye. Kapının altına elimi sokup bir yerleri yokladım. Umutsuz bir arayıştı.

"Nerede bir şey olabilir ya!" Bir anda kapının açılmasıyla şaşırarak oturduğum yerde geriledim, biri odaya girmişti! Toparlanıp ayağa kalktım.

Bu iyi bir şey miydi? Beni kaçıran kişi olabilirdi, ya da benim gibi bir tutsak... Korkmalı mı, çıktığım için sevinmeli miydim? Her durumda iyi birisi olduğuna asla emin olamazdım, kimseye güvenmemem gerekiyordu.

Düşüncelerimi konuşarak böldü.

"Yürü. Benimle geliyorsun." İtiraz etmeden peşinden yürümeye başladım, başka şansım var mıydı ki? Nereye gittiğimizle ilgili ciddi korkular büyümeye başlamıştı içimde.

Yol boyu sessiz kalmayı tercih ettim. Sadece etrafı gözlemleyip işime yarayacak bir şeyler yakalamaya çalışıyordum.

Odamdan upuzun, beyaz bir koridora çıktık. Başka kapılar da vardı, benimkinden sonra 9 tane saymıştım ama öncesinde de en az 5 tane vardı. Tamamen boştu burası ve adam maske taktığı için elimde çok uzun ve yapılı olmasından başka işe yarar bir şey yoktu. Sesi kalın ve belirgindi, tekrar duyarsam tanıyacağımı düşündüm.

Koridor bittikten sonra karanlık merdivenlerden yaklaşık 3 kat çıktık. Birkaç kez düşecek gibi olmuştum, muhtemelen asla bastığım yere bakmadığım içindi. Başım hep yukarıdaydı, turistik bir yeri geziyormuş gibi inceliyordum. Bunu özellikle yapmaya çalışıyordum çünkü normalde gözünün önüne olanı görmeyen biriydim ve şu an dikkat etmem gerekiyordu.

Kişilik Karmaşası (MBTI hikayesi) (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin