Geek Kız-3 Atarlı Model - Holly Smale

Bölüm Bir

model(isim, sıfat, fiil)

1Bir özelliği olan nesne veya kişi

2Tasarlanan ürünün tanıtım veya deneme amacıyla üretilen ilk örneği, prototip

3Resim, heykel vb. yapılırken benzetilmeye çalışılan nesne veya kimse, örnek

4Manken

5Biçim

KÖKEN Latincede "mutlak değer" anlamına gelen modulus

Adım Harriet Manners ve ben âşığım.

Âşık olduğumu biliyorum, çünkü gülümsemeden duramıyorum. Bir genç kız günde ortalama altmış iki kez gülümser. İstatistiksel olarak birilerinin mutluluğunu çalıyor olmalıyım ben, çünkü en fazla otuz ya da kırk saniyede bir gülümseyip duruyorum.

Âşık olduğumu biliyorum, çünkü kendi şakalarıma gülüyor, sözlerini tam olarak bilmediğim şarkılar söylüyor, yüz metre yakınıma yaklaşan her hayvanı kucaklıyor ve ne zaman bir parça güneş görsem kollarımı iki yana açıp küçük daireler çizerek kendi etrafımda dönüyorum. Beynim aşk kimyasalları olan feniletilamin, dopamin ve oksitosine boğulduğundan, bir çizgi film prensesine dönüştüm.

Bir prensese dönüşmesine dönüştüm ama telefon faturam astronomik derecede yüksek geliyor ve erkek arkadaşım görmeden, internette "âşık olmanın belirtileri"ni araştırıyorum.

Her neyse, âşık olduğumu biliyor olmamın son nedeni de yeni, parlak mor günlüğümün arka kapağının iç tarafında şunun yazıyor olması:

SEVGİLİM

Elbette bunu ben yazdım. Başka birinin günlüğünün içine böyle bir şey yazmak gerçekten garip bir şey olur zaten. Bir de kendi resmimi çizip bu resmin altına Aslan Çocuk'la resmî olarak çıkmaya başladığımız tam o anın -dört hafta iki gün önce- anısına o günkü tarihi ve saati not ettim.

Evet, Nick'le ben sonunda resmen çıkmaya başladık.

Resmen bir çift; tuzla biber, peynirle ekmek gibi asla ayrılmaz bir ikili olduk. Burun buruna yüzen ve birbirlerini ne kadar sevdiklerini göstermek için renk değiştiren denizatlarının ya da ne kadar kusursuz bir uyum içinde olduklarını tüm dünyaya göstermek için birlikte öten boynuzgagaların insan versiyonuyuz biz.

Üstelik bu, her şeyi değiştirdi.

Nick'le birlikte geçirdiğim En Romantik Yaz'ın (ERY™) ardından geriye gökkuşakları, gün batımları, günaydın mesajları, iyi geceler telefonları ve saçıma yapışan sakız nedeniyle saçımın otobüs koltuğuna yapışmış olduğunu söyleyecek biri kaldı.

Hayatımda ilk kez, tek bir şeyi bile değiştirmek istemiyorum. Gözlemlenebilir evrende 170 milyar galaksi vardır ve ben bunların hiçbirinin tek bir zerresine bile dokunmak istemiyorum. Hayatım tam olmasını istediğim gibi.

Her şey mükemmel.