1.BÖLÜM

398 20 16
                                    

1.BÖLÜM
Gözlerimi güneşli bi güne açtım. Haziran ayının ilk günü perde arasından sızan güneş yüzüme vuruyor. Bu da uyanmama yardımcı oluyor. Aşağıya inip bir fincan kahvemi alıp odama döndüm. Hazırlanmam gerektiğinin farkındayım 8'e 10 var. çalışma masama doğru döndüğümde bir karmaşa içinde olduğunu fark ettim. ah son sınıf öğrencisi olmak ve üniversite sınavına çalışmak gerçekten yorucu. ne kadar şaçma di mi? eğer güzel bir puan alamazsan koca bir yılın çöpe gidecek. Tabii ailenin beklentileri istediğin bölüm istediğin okul puanları.. bir bölüm aklımda var mı bilmiyorum. lise zamanlarım hep en arkada eğlenmeye giden asi öğrenciyi moduydu. cidden çok şaçma geliyor okul kuralları olsun sınavlar olsun. ama bazı şeyler için yapmak zorundasın. elimde ehliyetim olduğu için hazırlanıp.çantama okuduğum kitabı atıp kapıdan ben çıkıyorum diye bağırıp beyaz arabama doğru yöneldim. kapısını açıp aynadan dudak balmı sürüp araba anahtarını takıp yola çıktım. radyoda kafama göre şarkılar olmadığı için telefonumu radyoya bağlayıp BTS I NEED YOU açtım. son ses muzik dinlerken daha rahat araba sürüyordum. Okulun tabelasını görünce muzik sesini kısıp okul kapısından içeri girdim. ah yine lanet şu son model siyah arabanın benim günlerdir park ettiğim yere park etmesi! hangi baba parası yiyen züppenindi bu araba? anahtarla arabasını çizmemek için zor tutuyorum. şimdi demeyin bana neden bu kadar agrasif? bir sürü boş alan varken neden benim sürekli park ettiğim yer? herneyse ki ondan uzak bir yere çekip anahtarımı çantama atıp kantine gidip kendimi bir bardak kahve aldım ders başladığı için ilk derse girmeyip 2. dersi bekledim. son sınıf olduğumuz için sivil gelmemize kızmıyorlar sınıfta belli bir yerimiz yoktu. Hocalar ne kadar okula gelmesiniz desede eğlenmek için geliyorduk. tenefüs zili çaldığında sınıfa doğru yürüdüm. yanımda adı ve tipi türklere uymayan çocukla karşılaştım. her gördüğümde değişik baktığı için haz almazdım biraz kendini beğenmiş biriydi. sınıfa girdiğimde en arkada tek bir boş sıra buldum ve oturdum. Zil çaldı tipi ve adı benzeyemeyen çocuk başımda dikilmeye başladı. ters bi bakış atıp neden dikiliyordun ?
- : benim yerim burası bilmem farkındamısın ama izinsiz oturuyorsun
içimden ah küstah şey nasıl bunu bana der? sanki okul ona ait gibi davranıyor ?! gelde sev bu çocuğu uyuz ya!
: doğru dürüst söyleseydin yer verirdim al geç!
gün bu çocukla nasıl geçecek kendini beğenmiş pislik ! hergün kendi çapında değişik değişik şeyler yapıyor! tam kıl bir erkek!
3.ders 4.ders 5.ders hala telefonumu eski okulumda ki kızlarla grup konuşmasına kaptırıp onlarla konuşup gülmekten kendimi alamadığım sırada
-: ben JUNMYEON.
kafamı kaldırıp sadece süzdüm ve geri mesaj yazmaya devam ettim.
junmyeon: sana ben junmyeon'um dedim
diyerek elimden telefonumu çekti. bu uyuz çocuk ne yapmaya çalışıyor derken
junmyeon : sende ervasın! tanıştığıma memnun oldum
diyerek kendine çeken bir gülümseme atıp elini uzattı. elini sıkıp bende diyebildim sadece.
junmyeon : bana kendinden bahset neden bu kadar asi bir şekilde etrafa bakıp sadece gülüp 3 saat aralıksız telefonla uğraşabiliyorsun ? erkek arkadaş muhabbeti mi?
-: bu seni yüzde kaç ilgilendiriyor bi bakalım! bence %0 haddin olmayan şeyler konuşma çok sinir bozucusun.
galiba hergün her saniye bi çocukla kavga edeceğim. nasıl bir insan anlamış değilim. nasıl beni adıma kadar bilip onunla ilgili hiç birşey bilmiyorum! ah evet zil artık eve gidebilirim.
eşyalarımı alıp kapıya yöneldim. o sırada
junmyeon kolumdan tuttup e numaranı vermeyecek misin? sonucunda tüm gün yanyana oturduk arkadaş olduk sanmıştık!
e yuh bu çocuk benide kendini ne sanıyor böyle ! cevap vermeden yoluma devam ettim çünkü gerek yoktu.
..
arabama bindim camımı açtım ve radyo tuşuna bastım. arabamı yola çıkartıp otobana çıktım hız düşkünü bir insandım. insanların 1,5 saatte gittikleri yolu 50 dakikada gidebilen bi insandım. beşiktaşda durup kendime kahve alıp sarıyer de sesiz bir kenara çektim güneşin batışını izleyip arabamdan gelen hafif müzik sesi ile kahvemi yudumluyordum. içimden tam şuanda huzurumu kimse kaçıramaz derken telefonuma bilinmeyen bir numaranın çağırı bıraktığını anladım ve gelen mesajı açtım. o saniye küplere bindim..

RECKLESSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin