Yine başlıyor hüzün,
Keder dolu mısralar.
Aksini iddia etmek ne mümkün?
Buraya kadarmış bahar...
Nasıldı acaba ellerin?
Fikirlerin kadar sert miydi?
Yoksa duyguların kadar zarif mi?
Peki ya dudakların?
Peki, ya kokun?
Saçların bebeğim,
Saçların yumuşak mı mesela?
Nasıl yürürsün Kadıköy sokaklarında?
Aşk ile sarhoş olduktan sonra?
Arkana bakmadan çıkacaksın huduttan
Ben esaretten kurtulduğum zaman.
Çık ya!
Alt tarafı huduttur bu,
Kalbimden çıkamayacaksın ya...
Yapar mısın bilmem ama,
Korkma! Üzülmüyorum asla.
Ne zamandan beri suç ki
Cennete koşmak fütursuzca?
Aklında kalmak niyetim değil
Anılarında yer bulmak yeter bana
İki satırdan ibaret olsa da...
Belki de;
Son satırlarımı yazıyorum sana bu gece.
Evet bütün köprüleri yakıyorum.
Ve ''Elveda..'' deyip güzel gözlerine,
Yürümeye başlıyorum bu çukurun içine...