Bölüm 4

385 10 3
                                    

(Resimdekiler Destiny'nin kıyafetleri)

Tam 1 buçuk saattir hazırlandığımı söylesem yalan söylemiş olmam.Ne giyeceğime hala karar veremedim.Yani bir düğüne ne giyilir ki.İki elbise arasında kararsız kaldım ve karar vermek cidden zulüm gibi.Birisi sırtı açık lacivert diğeri ise göğüs ve bacak dekolteli düz siyah bir elbise.En son siyah elbiseyi seçtim ve banyoya girdim.Çıkınca saçlarımı kurutup maşayla hafif dalgalar verdim.Makyaj yaptım.Hayatımda yaptığım en dikkat çekici ve abartılı makyajdı diyebilirim.Ayağıma siyah ince bantlı ayakkabılarımı giydim.Kırmızı ve nar çiçeği arası bir ruj sürdüm.Aynadaki kendime bakınca bir an kendimi tanıyamadım.Makyaj bir insanı bu kadar mı değiştirir.Tam o esnada annem seslendi.
-Des,kapının önünde bir araba var galiba arkadaşın geldi!dediğinde bu kişinin Jamie olduğunu anladım.
-Geliyorum.diye bağırdım.Düğüne gittiğimi biliyordu.Ama sıradan bir arkadaşımın ablasının düğünü sanıyordu.Halbu ki benim kavalyem Calvin Klein modellerine taş çıkartırdı.Telefonumun yanıp söndüğünü gördüğümde kalbimde oluşan ağırlık yürümemi engelledi.Sakin ol Destiny dedim ve kapıya doğru yürüdüm.Rosalie ve anneme veda edip kapıdan dışarı çıktım.Dışarıda beni bekleyen arabaya doğru yürüdüm.Yan koltuğa geçip Jamie ye gülümsedim.Ama o daha çok transa girmiş gibi bakıyordu bana.
-Ço-ço-çok güzel olmuşsun.dedi kekelerken ne kadar da tatlıydı.
-Teşekkür ederim.dedim gülümseyerek.
-Düğünde herkesin gözdesi olacaksın.dedi tekrar yüzümü incelerken.
-Saçmalama.dedim hafifçe gülümserken.Beğenilmeyi seviyordum tamam ama hiçbir zaman kendimi güzel ve ilgi çekici bir kız gibi görmedim.Ben hep şu arka sıralarda oturup kendi başına kitap okuyan kitaplardan başını kaldırıp aynaya bile bakmayan bir kızdım.Sadece lise hayatımda sosyal olmaya adım atmıştım yoksa 5 yıl önce beni görse koşarak kaçacağı bir kız modeliydim yani.Belki de insanlar kızıl saçlı bir insan nasıl güzel olamaz diye bir deney yapmışlar ve beni kobay faresi olarak kullanmışlardı.Abartmıyorum cidden bazen böyle düşünüyorum.O kadar uzun boylu göt göğüs yerinde kız varken Jamie neden beni seçmişti.Sanki onlar Chanel parfüm şişesi bende adidas ın dibinde iki damla kalmış dedorantıydım.

Arabada Jamie bana öğütlerde bulundu annesine ne kadar güzel olduğunu falam söylersem beni çok severmiş,biraz samimi davranmamız gerekirmiş,annesi beni çok merak ediyormuş,sevgili olmadığımızı asla çaktırmamam lazımmış.Bla bla bla.Bu kadar programa gerek yok.Akışına bırakırım gider yani.

Arabadan indiğimiz zaman Jamie yi inceleme fırsatı bulmuştum.Her zaman giydiğinin aksine üstünde jilet gibi bir takım elbise vardı.Normalde rahatlığından asla ödün vermezdi.Ama bugün şık olmak için eksra çaba sarf etmiş gibiydi.Ama onun çaba sarf etmesine gerek yoktu ki.Çuval giyse yakışırdı.Ama ayakkabılarına baktığımda gülümsememi alamadım.Ayağına yeşilli siyahlı nike air max spor ayakkabılarını giymişti.Ama o spor ayakkabı o kadar mükemmel durmuştu ki onda.Sanki nike gelip bu ayakkabıyı en güzel şekilde tanıt demişti.Jamie elini belime koyduğunda gözlerimi artık çektim ve adımlarına uyum sağlamaya çalıştım.Kapıya gidene kadar en az 7 kişiyle selamlaştı ve sonunda içeri girebildik.Düğün salonuna girdiğimizde Jamie beni sürükledi(tabi el ele tutuşuyoruz) ve annesiyle tanıştırdı.Aynı annesine benziyordu yüzü.İkisinin de güzel burunları vardı,Sadece gözleri kadının kahverengiydi ama olsun.Jamieden duyduğum taktikleri deneyerek kadına çok güzel olduğunu söyledim.Kadında bana iltifat etti durdu.Oğlunun sevgililerinden ilk benimle tanıştığını söyledi ve ne kadar terbiyeli ve kibar olduğum hakkında beni övdü.Sadece 2 dakika oldu tanışalı ya beni yerden göğe sığdıramadı.İyi iyi en azından kaynana konusunda sıkıntı çekmem değil mi ;)Annesiyle konuşurken ben, Jamie sürekli beni izliyordu ve arada söze karışıp sevgilimli bitanemli cümleler kuruyordu.Bir an Jamie nin çocuklarımın babası olduğunu düşündüm.Sabah birlikte bebeğimize kahvaltı yaptırıyoruz.Mükemmel bir aile tablosu canlandı gözümün önünde.Müstakbel kayınvalidem birşeyler anlatmaya devam ediyordu fakat ben hayal alemimde şuan 3.evlilik yıl dönümümü kutluyordum Jamie ile.Jamie sırıttığım ve konudan koptuğumu fark edince elimi tuttu ve hafifçe sıktı.Bu gözlerinden de anladığım kadarıyla annemi dinle demekti.Kadına tekrar yöneldiğimde kadın yine bişeyler söyleyip duruyordu.Amma da gevezeymiş.İlerleyen dakikalarda Jamie ile yerlerimize oturduk.Jamie bana teşekkür üstüne teşekkür etti.Mutluydu,bende çok mutluydum.Birkaç akrabasına beni "sevgilim"diye tanıştırmıştı ve ben bu esnada kalp krizinin eşiğindeydim.Ailesi gerçekten sevgi doluydu,bana çok iyi davranmışlardı.Tam gelin çıkıcak herkes heyecanlı böyle,Jamie nin gözleri dolu dolu oldu.O kadar üzüldüm ki onun o halini görünce.Acaba bizim düğünüzümüzde de ağlar mı diye içimden geçirmedim değil.Ablası da Jamieyle annesi kadar çok olmasa da biraz benziyordu.Masmavi gözleri güzel yüz hatları vardı ve incecik bir fiziği vardı.İsmi Mia ymış.Hem ismi hemde yüzü güzel şansa bak.Kocasıda gayet yakışıklıydı.Onunda masmavi gözleri vardı ve adeta sarı bombaydı.İkiside birbirlerine aşırı derecede çok yakışıyordu.Kendimi o kürsüde hayal ettim bir an.Büyük ihtimalle biz Jamieyle yakışmazdık.O uzun boylu ve ilgi çekici biriydi.Ben ise gayet sıradan ve orta boylu bir insandım.Ardından Jamie nin gözyaşlarını kızgın bir surat ifadesi aldı.Kaşları yavaşca yukarı çıktı ve sinirle ayağa kaltktı.
-Nereye.dedim endişeyle onu süzerken beni burda yanlız bırakmazdı değil mi?Bırakır mıydı yoksa?
-2 dakikaya geliyorum.dedi çenesi kasılmış gözleri öfkeyle dolmuştu.Korkup koltuğuma sindim.Az ileride Jamie nin birisiyle konuştuğunu fark ettim.Sinirliydi ve adama bağırıyordu.Adam da Jamie gibi uzun boyluydu.Mavi gözleri vardı.Biraz andırıyorlardı birbirlerini.Akrabalardı büyük ihtimalle.Yani bence öyle.Jamie adama o kadar kindar bakıyordu ki.Ürkmemek elde değildi.Adam ne kadar sakinse Jamie o kadar sinirliydi.En son adama kapıyı gösterdiğinde adam sırıttı.Jamie küfrede küfrede yanıma geldi.
-Gidiyoruz.dedi kaba bir şekilde.Ürkünç tavrımı koruyordum.Neden falan diyemedim ve çantamı ve ceketimi alıp Jamie yi takip ettim.Daha düğün neredeyse yeni başlamıştı ve biz gidiyorduk.Anlamadığım şeyler dönüyordu.Jamie hızlı yürüdü ve arabanın önünde durdu.Tam şöför koltuğuna adım atacağı sırada onu durdurdum.
-Fazla içtin,bırak ben süriyim.dediğimde eliyle geçmem için yol verdi ve kendiside yan koltuğa geçti.Arabayı çalıştırdım ve Jamie ye döndüm.
-Nereye gidiyoruz?dediğimde gözleri anlamsız bakıyordu.
-Sahile gidelim mi?Daha vaktin var.dedi saatine bakarken.ama gerginliğini hala koruyordu
-Tamam.dedim bende ve sahile sürmeye başladım.Sinirinin yatıştığını görünce ağzımı açmaya cesaret ettim.
-O adam kimdi?dediğimde alayla sırıttı.
-Babam.dedi kestirip atarken.Daha fazla soru soramazdım.Sinirini benden çıkarmasından ölesiye korkuyordum.Ama ilerleyen dakikalarda dili çözüldü.
-Alay edermiş gibi birde düğüne gelmiş.dedi camdan dışarıyı seyrederken.
-Babanla küs müsünüz?dediğimde gözlerimin tam içine baktı.
-Küs mü,o adama değer vermiyorum,küserek kendimi üzemem.dediğinde bu kininin sebebini sordum.
-O adam yıllar önce annemi aldattı ben 6 yaşındaydım boşandılar.Sonra yeni karısından 2 tane çocuğu daha oldu.Ama bu sürede hiç görüşmedik,bizi terk etti.Şimdi de gelmiş bana görüşelim falan diyo,peki 11 yıldır nerdeydi.dedi sinirle ve gözleri dolu doluyken ve devam etti.
-Ondan o kadar nefret ediyorum ki.Böyle bir babanın çocuğu olduğum için kendimden de nefret ediyorum.
-Annem onunla kalmam için ısrar edip duruyo en azından bir baba oğul ilişkisi yaşıyım diye.Annemin gönlü olsun diye bazen kalıyorum ama o zamanlarda onu boğmamak için mücadele ediyorum.Bugün de düğünün içine sıçmaya geldi kesin.Çünkü ablam onu görse ortalığı birbirine katar.Ben biraz olsa da kabullendim ama o babamı beyninde öldürdü.dediğinde onun için o kadar üzülmüştüm ki kaderlerimiz çok benziyordu.
-Yıllar önce bizide babam terk etti.dedim zor bir şekilde.
-Gerçekten mi?dedi şaşımıştı.
-Evet,ama ben onun yüzünü bile hatırlamıyorum,annem Rose a hamile kalınca gitti.Rose onunla hiç vakit bile geçiremedi.dediğimde benimde gözlerim dolu doluydu.Arabayı sağa çektim.Çünkü ağlama krizine gireceğimi fark etmiştim.Jamie bana doğru eğildi.
-Sakın üzülme tamam mı?dediğinde yanaklarımdan bir damla yaş süzüldü.
-Biliyosun işte olmuyo.dedim elleri yüzümü kavradı.
-Ağlamana dayanamam.dediğinde daha da ağlamaya başlamıştım ben ağladıkça o da ağladı.Uzun kollarını bana sardı.Sanki babama sarılmış gibi hissettim kendimi bir an.Gerçi hafızamda onunla nasıl sarıldığımız bile yoktu ama o kadar güven vermişti ki Jamie bana.
-Sana bir şey söylemeliyim.dedi başımı yavaşca kaldırdım ve yüzüne baktım.
-Ama çok korkuyorum.dediğinde ne diyeceğini ölesiye merak ettim.
-Söyle gitsin.dedim rahatlatmaya çalışırken onu.
-Ben galiba seni seviyorum.dediğinde dilim damağım birbirine yapıştı.Hayal görmüştüm galiba.Uyan artık Destiny diye kolumu cimdiklediğimde hayal olmadığını anladım.Karşımda duran mükemmel yüze baktım ve söylediği şey karşısında sersemledim.

Beyaz LekeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin