1-Serseri ama harbie barbie

1.6K 63 24
                                    

Alarmım çalmadan biraz önce uyanmıştım. Vakit nakittir diyerek aynada hayatı ve yüzümü sorgulamaya başladım. Sarı olmuşum, rengim atmış...

Bu gidişle evde kalacağım.

Çantamı da alıp aşağıya indim. Olabileceğim en sessiz şekilde kahvaltıya geçtim. Niye dik dik bakıyor bu ikisi? Birşey mi yaptım? Derslerim mi düşmüş? Geçen kıçına tekmeyi bastığım kız mı şikayet etmiş? Bak gerildim yine elim ayağım tutmuyor.

Annem arkasındaki dolaptan birkaç ilaç -sanırım ağrı kesici- çıkardı. "Bugün antrenmana ve etüte gitmene gerek yok. Eve gelince dinlen." Dedi. hayret siz beni düşünür müydünüz çok sağol ya.

"Peki." Dedim annemin elime sıkıştırdığı şeylerle dışarı çıkarken. "Alırım ilaçları." Diye ekledim.

Vee çöpe attım 😏. Gerek yoktu, hem hasta olmaktan bir şey olmazdı. Biraz beni düşünmeye başlarlardı belki

Her neyse

Hinalara gelmiştim. Kapıyı tıklatınca annesi açtı. "Hoşgeldin canım, içeri geç birazdan gelir süslü." Süslü demesine kıkırdadıktan sonra içeri geçtim.

Anlamıyorum podyuma mı çıkacak ne bu hazırlık.

Aha geldi. Gelir gelmez üstüme atladı. "Günaydınnnn iree~"

Karşılık olarak gülümsedim. "Günaydın"

"Takemichi de bizimle geliyor." Dedi, kaşlarımı çattım

"Hayır gelmiyor. O gelince ben yokmuşum gibi davranıyorsun. Hayır hayatta olmaz kesinlikle hayır!" Cevap vermesine izin vermeden kolundan çekiştirdim ve sözüme devam ettim. "Hem annemin bir daha ne zaman seninle birlikte gitmeme izin vereceğini bilemeyiz değil mii."

Başıyla onayladı. "O zaman takeyi ekiyorum." dedi kendinen emin bir sesle. Hina'm da Hina'm yaa. Sonuçtan gayet memnundum.
götsüz takemichi

Hiç vakit kaybetmeden okulun yolunu tuttuk. Hinanın da dik bakışlarının etkisinde kaldım... "Dün iyi uyuyamadım da ondan böyle."

Somurtarak cevap verdi. "Sana biraz çalışmaya ara vermen gerektiğini söylemiştim. Böyle bir yere varamazsın. Ah hiç dinlemiyorsun kii." dedi.

Sanki ben çok istiyorum da.

Gözlerimi devirdim. "Bugün ara veririm. zaten annem antrenmana ve etüte gitme demişti"

Somurtmuş olduğu yüzünü daha da somurttu. "İyi bari onu akıl edebilmiş." Eh daha iyisini de akıl edebilirdi ama işte ölenle ölünmüyor.

"Benim iyiliğimi istiy-"

Lafımı bölen Takemichinin sesi oldu. "Hina günaydın, gelmediğini görünce gittim de... Ekilmişim sanırım." dedi endişeyle ensesini kaşırken.

Hinata da aynı gerginlikle cevap vermeye çalıştı. "A-ah şeyy... Unutmuşum..."

Karı kocanın arasına girmek olmaz ama bir el atayım. "Ben istedim." Ardından Hinayı peşimden sürükleyerek, "Kız kıza konuşuyoruz biz. Sonra görüşürüzz." dedim arkama bakmadan el sallarken.

Okula gelmiştik -yol boyunca tartıştık- Hinaların sınıfının önüne geldiğimizde durdum. "Görüşürüz İrenee" der demez sınıfına koştu.

Eh görüşürüz...

neyse, nöbetçi yok sanırım iş başa düştü.

şu sınıf defterlerini dağıtmak kadar gıcık birşey yok

9,4 dakikada dağıtmayı bitirdim yeni rekor.

Lan o kim
Sınıfın kapısını mı kırmaya çalışıyor?
Vay devlet düşmanı
Serseriye benziyor
Hello kitty
"Ne yapıyorsun sen?"

Kapıyı zorlamayı bırakıp bana döndü. "Açamadım." Ne açamaması kardeşim.

"Nasıl açamadın?" Hello kitty'in de ağzı yoktu o da bu yüzden mi maske takıyor acaba...

Aval aval yüzüme bakan çocuğa döndüm 'beceriksiz' diye mırıldandım ve kapıyı açmak için yöneldim

Eh?
Ney
Nasıl
Açılmıyor bu
'beceriksiz' diye mırıldandı maskesinin altından bile görünen bir sırıtışla. çok sinir oldum.

Aramızdaki gerilimli bakış devam ederken Naomi sensei'nin cin gibi bir anda yanımızda belirmesiyle irkilip örnek öğrenci duruşuma büründüm. Kadın göz devirip sınıfın kapısını açmaya çalıştı. ve açamadı. Nasıl da uğraşıyor açmak için SHSGKRSRUIDIDFHJKDISSGJRK

Yanda benim gibi gülmemek için kendini zorlayan çocuğa baktım. Göz göze gelince ikimizden de bir kıkırtı kaçtı. Naomi arkasına döndüğünde ciddi bir tavırla konuştum. "Sensei müdürü çağırayım mı? kapı takılmış yine." Başıyla onaylayınca hızlıca yol aldım.

Müdürle birlikte geldiğimde sınıfın içindeki angutlar daha yeni sınıfta kaldıklarını fark etmişlerdi. Pembiş de köşede somurtarak oturuyordu. Yanına doğru adımladım.

Sanırım şu sınıfta kalıpta daha önce hiç gelmemiş çocuk olmalıydı. Neydi ya adı... Akane- gerçi o kız adı. Yani kıza benzemiyor da değil tabi. Akami miydi? Yok yok değildi. Aka'lı bir şeydi ya.

Ah evet, Akashi.

"Akashi miydi?" Diye sordum.

"Sanzu." dedi ve devam etti. "Akashiyi kullanmıyorum." Ney, nasıl kullanmıyorsun ya. O zaman bende kullanmıyorum. "Sen?"

"İrene." aramızdaki kısa sessizlikten sonra müdür birkaç çalışanla kapıyı açmayı başarmıştı. Helal lan sana Yusufi

Sınıftakiler içerde çok korktuklarını ve stresten ders işleyemeyecekleri gibi saçmalıklarla ilk dersi kaynatmışlardı. Gözüm arkada uyumaya çalışan hello kitty'e takıldı. O kadar da serseri gibi durmuyordu.

sanırım

ᴛᴏᴋʏᴏ ʀᴇᴠᴇɴɢᴇʀs x ʀᴇᴀᴅᴇʀ +sᴀɴᴢᴜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin