4

32 5 0
                                    

Kapıyı açtığımda her haftaki yerinde oturmayan hatta koridorun hiçbir yerinde olmayan Chan'ın gerçekliği ile karşılaşmıştım. Her zaman saatinde burada olan adam nasıl olmuştu da bugün geç kalmıştı merak ediyordum doğrusu. Kapıyı açık bırakarak masama ilerleyip oturdum ve beklemeye başladım.

Başka şeylerle ilgilenmeye çalışsam da gözüm hep kapıya kayıyor ve gelip gelmediğini kontrol ediyordu. Zaman geçtikçe istemsizce ve neden olduğunu bilmediğim şekilde endişelenmeye başlamıştım.

O gün bana söylediği şarkı aklıma geldiğinde tüylerim diken diken olmuştu. Şarkıyı sözlerinin ona çok uyduğunu düşünüyordum hatta bu yüzden en sevdiği şarkı olduğunu.. Bu kadar çok içine atan birisi olduğu da ortadaydı ve ne olacağını asla kestiremezdim. İyice huzursuz olmaya başladığımdan kalkıp sekreterden iletişim bilgilerini aldım.

Birkaç kere arasam da açmamıştı. Bu daha da endişelenmemi sağlarken iş yerine gitme fikri gelmişti aklıma. Kimse için böyle bir şeye kalkışmamıştım fakat Chan farklıydı bu yüzden toparlanıp çıktım. Geçen hafta laf arasında şirketin adını söylediği için bulmak çok da zor olmamıştı.

İçeri girerek danışmaya yaklaştım. Chan burda ne konumdaydı merak etmiştim tam bu anda. Sahi neden hiç mesleğini konuşmamıştık? Benim tüm süreçlerimi o biliyordu. Sonra düşününce onu strese sokan bir mesleğe sahipse anlatmaması normal geldi.

"Bay Bang burada mı?"

"Hangisi efendim?"

"Bang Chan?"

"Evet"

"Nerede bulabilirim kendisini?"

"Odasında, 3.kat sağ tarafta görürsünüz hemen zaten. Sekreteri size yardımcı olacaktır."

Teşekkür ederek asansöre binerek 3.kata çıktım. Dediği gibi orda biri vardı. Beni fark etmemişti bu yüzden yalancı bir öksürük bıraktım koridora.

"Pardon, Bang Chan odası şurası değil mi? Müsait mi acaba kendisi?"

"Hayır değil. Siz ne için gelmiştiniz?"

"Ne zaman müsait olur?"

"Bilmiyorum beyefendi ama biraz beklerseniz müsait olacağına eminim, yanına girebilirsiniz"

Başımla teşekkür edip odanın kapısının tam karşısındaki duvara yaslanıp beklemeye başladım. En azından buradaydı ve işi vardı diyebilirdik. Ceketimin cebinden telefonumu çıkartarak bir süre oyalandım. Kapı açıldığında içeriden tanıdık gelen bir yüz çıkmıştı.

Sinirli olduğu belliydi. Kavga ettikleri kesindi. Biraz sonra bu çocuğun her hafta Chan ile gelenlerden biri olduğunu anlamıştım, yani arkadaşıydı. Arkadaşı ile mi kavga ediyordu bunca süre yani? O an sevgilisi ile nasıl olduğunu düşündüm eğer onunla da kavga ediyorsa Chanın cidden gerçek anlamda yaslanacağı kimse yoktu.

Yani evet bu insanlar ona iyi geliyor olabilirdi ama kötü bir durumdayken o kişilerle kavga ediyor olması ona hiç iyi gelmezdi. Konu her neyse Chan alttan alamıyorsa diğerleri almalıydı. Bunu düşünecek yaşta duruyordu bence.

Kapıya yaklaşırken girmekte tereddüt etsem de saçmalamayı bırakmamı kendime tembihlemiş ve kapıyı açmaya yeltenmiştim fakat içeride benden önce davranmış ve kapıyı açarak çıkmaya yeltenen bir Bang Chan vardı.

Ufak bir çarpışma kıyısından dönerken ilk başta burada olmama şaşırmış daha sonra da içeriye geçmemi söylemişti. Masanın önündeki tekli koltuğun kol kısmına yaslanırken o da arkada kalan üçlü koltuğa rahatça oturmuştu. (Karsi karsiyalar anlayamadiysaniz die)

forty MinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin