√ 3. BÖLÜM

5 1 0
                                    

Arkadaşlar oy ve yorumlar çok az. Lütfen biraz destek olun. İyi okumalar:-)

Genç kız, iki katlı, bahçesi güllerle dolu evine gelmişti. Mutluluğuna diyecek yoktu. Bahçenin ortasından seke seke geçti. Her şey gözüne çok güzel görünüyordu. Kuşlar farklı cıvıldıyor, kelebekler dans ediyor gibiydi. Beyaz renkteki, yıllanmış kapının önüne geldi. Yavaşça kapıya vurdu. İkinci vuruşunda kapı hafifçe aralandı, sonra tamamen açıldı. Küçük kardeşi Zeynep' in beline kadar uzanan kestane renginde olan saçlarını gördü. Zeynep, ablasını korkutmak için kapının gerisine saklandı. Hazal, kardeşinin ne yapmak istediğini anlamıştı. Her seferinde aynı numarayı yapıyordu bıkmadan usanmadan. Hazal, kafasını yavaşça içeri uzattı.

'' Kimse yok mu? Allah Allah bu kapı tek başına mı açıldı. Bu imkansız!'' dedi genç kız komik bir ses tonuyla. Kapının arkasından kıkırdama sesleri geldi. Hazal, ağır adımlarla içeri girdi. ''Hey! Kim var orada? Hemen çık. Yoksa...seni sihirli güçlerimle bayıltırım. Ben çok ciddiyim.''dedi Hazal gülmemek için dar ama, kalın dudaklarını birbirine bastırıp.

Genç kız evin içini gözleriyle taramış gibi yapıyordu. Hazal, Zeynep'in kapının arkasında olduğunu adı gibi biliyordu.

''Böööö!'' diye çıktı küçük kız kapının ardından. Ağzını açmış, kollarını yukarı doğru kaldırmış, gülerek ablasına bakıyordu. Hazal'ın bacağına kadar geliyordu küçük kız. Hazal, geriye doğru sıçrayarak, korkmuş gibi yapıp, parmağıyla damağını çekti.

''Zeynep ödümü kopardın! Ne işin var senin orada bakayım?'' dedi genç kız gülerek.

''Çok mu korktun ablacım? '' dedi Zeynep alayla gülümseyip.

Genç kız eğilip, kardeşiyle arasındaki boy farkını kapattı. Zarif ellerini, küçük kızın minik ellerine uzatıp tuttu.

'' Evet yaramaz kız çok korktum. Aslına bakarsan.... yaptığın şey çok akıllıcaydı. Yani...kapının arkasına saklanmak. Bu benim bile aklıma gelmezdi.'' dedi genç kız gülümseyip.

'' Biliyorum.'' dedi Zeynep ukala bir şekilde kafasını yukarı kaldırıp, burnunu kırıştırdı.

'' Seni ukala şey.''dedi genç kız Zeynep'in minik burnunu sıkıp. Bunun üzerine ikiside

gülmeye başladı.

'' Annem nerede Zeynep? Yoksa seni tekmi bıraktı.''dedi küçük kızın karemel rengi, iri gözlerine bakıp.

'' Saçmalama Hazal! Ben öyle bir kadınmıyım.''dedi annesi Seval Hanım oturma odasından çıkarak. Karemel rengi gözleri endişeli bakıyordu. Gergin gibiydi Seval Hanım. Üzerindeki giysiler çok şıktı. Beyaz, dantelli ve yarım kollu dizlerine kadar gelen bir elbise giymişti. Koyu kahverengi saçlarını,ensesinde biten sıkı bir topuz yapmıştı. Hafif makyajı ve şarap renginde topuklu ayakkabılarıyla harika görünüyordu.

Hazal, bugünün özel bir gün olduğunu anlamıştı. Evlilik yıldönümleriydi!

Seval Hanım yavaşça kızlarının yanına geldi. Her evlilik yıldönümünde olduğu gibi yine gergindi. Aynı zamanda çok heyecanlı ve mutluydu.

'' Anne.... Harika görünüyorsun. Şu anda benden küçük duruyorsun, inan ki!''dedi genç kız gözlerini pörtletip.

''Deli kız seni, abartma... Cidden nasılım kızlar? Ha...'' dedi Seval Hanım elini elbisesinin üzerinde gezdirip, endişeli bakışlarını kızlara yöneltti.

Gönül KuşlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin