kupa ikili | taylan antalyalı

♡, kupa ikili, son.

⠀
Genç çocuk aynadaki yansımasıyla bakışırken hâlinden bir hayli memnundu. Eski tatsız günleri anımsama gereği dahi duymuyordu artık. Mental açıdan çok daha dinç hissediyordu kendini. Aylar önce hayatına giren bir kadın sayesinde yeniden anlam kazanmıştı her şey. Hızlı başlayan ilişkileri aynı güzellikle sürüp gidiyordu.

Papyonunu düzelttiği esnada kapı açıldı ve Başak içeri girdi.

Üzerinde vücudunu saran hâkî tonlarında bir elbise vardı.

Taylan önce sevgilisinin aynadaki yansımasına baktı, ardından bedenini kıza çevirdi. Gözlerini kıstı, dudaklarını ıslattı. Karşısındaki kadını hiç acele etmeden, her detayın üzerinde oyalanarak süzdükten sonra başını iki yana salladı ağır ağır.

"Anlaşmıştık. Gelinden daha güzel olmayacaktın."

Diğeri güldü. Elinde tuttuğu ayakkabılarla birlikte Taylan'a doğru yürüdü. Aralarında böyle bir konuşma geçmemişti daha önce. İltifat etmek üzere Taylan tarafından uydurulmuş bir kılıftı yalnızca. Başak da bunun farkında olduğu için rahattı. Sevgilisinin yanına ulaştığında elindekileri hemen sağda duran berjere bıraktı ve mırıldandı.

"Sana ne demeli peki?"

Uzanıp erkek arkadaşının papyonuyla oynadı. Gömleğinin yakalarına geçip orayı da toparladıktan sonra dudaklarını yalayıp bakışlarını Taylan'ın bakışlarına çevirdi.

"Böyle yakışıklı olmaya devam edersen silahları kuşanacağım."

Aslında Taylan için en büyük silah, kızın koyu yeşil gözleriydi.

Bu silah kendine doğrultulunca sevgilisinin dudaklarına kapanması doğal olarak pek uzun sürmedi. İlk saniyelerde karşılık da almıştı fakat omuzlarına yerleşen bir çift el uzaklaştırdı onu.

"Rujumu dağıtıyorsun." diye sızlandı genç kız. Bir taraftan Taylan'ın dudaklarına bulaşan izi silmeye çalışıyordu. Yalnızca birkaç saat sonra Oğulcan'ın düğününde olacaklardı ve konukların karşısına dağınık hâlde çıkmak gibi bir planı yoktu.

Taylan'ın pek umrunda değil gibiydi bunlar.

Bileğini kavrayıp kızı durdurduğunda "Öyle kalsın." demişti hiç beklemeden. "Hatta şuraya da bir öpücük alabilirsem güzel olur."

İşaret parmağıyla çenesinin hemen altında kalan bir noktayı gösteriyordu bunu söylerken. Yine arsızlığı tutmuş olacak ki suratına klasik gülümsemesini yerleştirmekten de geri kalmamıştı.

Genç kız gözlerini kıstı.

"Uslu bir çocuk ol."

En azından yakın arkadaşının düğün gününde libidosuna sahip çıkmalıydı ancak Taylan'ın savunması gecikmedi.

"Nasıl?" diye sordu tek kaşını havalandırarak. "Nefesimi kesiyorsun. Nasıl uslu kalabilirim?"

Belki bir noktada haklıydı.

Diğer cephede yelkenler suya inmiş bulundu bu sözler karşısında. Genç kız sevgilisinin ellerini kavrayıp geriye doğru minik adımlar attı ve arkadaki masayı buldu. Oraya tek hamlede yerleşip Taylan'ı bacaklarının arasına çekti. Kısa elbisesi mümkünmüş gibi biraz daha yukarı kıvrılmıştı bu pozisyonda ama orayla hiç ilgilenmeden omuz silkti.