Bugün güne mutlu başlamadım. Çünkü fransızca kursundan sınavım aklıma geldi. Kahvaltımı yaptıktan sonra Cafer abi beni kursa bıraktı. Sınavım iyi geçti. Yanımda da Arda vardı çünkü sınıfları birbirine karıştırarak yaptılar. Aslında daha önceden tanıştığımız için işimiz daha kolaydı. Kopya. Silgi üzerinden notlaştık. Yoksa bu kadar iyi geçmezdi. Kurs çıkışı Arda beni eve kendi bırakmak istedi ama ben kibarca isteğini geri çevirince beni hiç zorlamadı. Aslında çok iyi çocuk. Sevmeye başlamıştım. Yani o anlamda değil arkadaşça sevmeye başladım. Cafer abi sağolsun beni kütüphaneye götürdü. Orada kitap okuyup biraz kafamı dağıttıktan sonra Cafer abi ile birlikte eve geldik. Öğlen yemeğini yememiştim çünkü canım istemiyordu. Bugün Deniz, Umut, Dilara ve ben dışarıda takılacağız yemeğimi orada yerim diye düşündüm. Evet buluştuk. İlk önce Deniz geldi çünkü onun evi bize daha yakın ve sonra Dilara ve Umut beraber geldiler. Sonra hep beraber AVM'ye gittik. Benim öğlen yemeğim her zaman ki gibi pizza. Umut'un gitmesi gerekti çünkü babasına söz vermiş maç izlemeye gideceklermiş. Dilara ve Deniz ile birlikte bir giysi mağazasına girdik. Aslında bir tane değil bütün mağazaları işgal etmiştik. En son çıkmadan önce bir çantacıya girdik. Çıkışta Çınar ile karşılaştım. Yanında Arda ile gelmiş. Bana gülümsedi.
" Selam. " dedi!
" Selam. Sizi bura görmeyi hiç planlamıyordum. " dedim. Gerçekten bunu ben mi dedim?
" Biraz gezelim mi? Yani topluca ? " dedi. Dilara bana 'bu kim?' der gibi bakarken ben ona ifadesizce bakıyordum.
" Olmaz bizim gitmemiz gerekiyor. "dedim. Gerçekten onunla gezmek istemiyorum çünkü ne biliyim işte utanıyorum mu, yoksa ııımmmm aklıma bişi gelmedi o zaman utanıyorum tamam. Kabul!
" Neden ki? Eğlenirdik. ". Çok ısrarcı!
" Biz sabahtan beri buradayız. Çok yorulduk. Maaleseff. "
" A bu da kim. Ela arkadaşınla bizi tanıştırmayacak mısın? " Arda söyledi. Çok sağol Arda sen olmasam ne diyeceğimi bilmiyorum.
" A evet bu Dilara, Dilara Arda. Sizi daha önceden tanıştırmadığım için afedersiniz. " dedim ve noktayı koydum. Konuyu fazla uzatmadan " Hoşçakalın. Yarın kursta görüşürüz. " dedim. Kursta demek zorunda mıydım? Sanki bilmiyorlar. Zaten onlarda pek uzatmadan bizden ayrıldılar ohh bee! Artık gezecek gücüm kalmamıştı. Arkadaşlarla vedalaştıktan sonra (sadece Denizi) bizim eve geldik evde kimse yoktu. Çok şanlıyım. Evet yaşasın gerçekten yemek yapmayı bilmiyorum, sadece yumurta yapabildiğim için kendimi beceriksiz hissettim. Deniz ile sonunda bir kara kıldık; pizza yiyeceğiz. Tamam. Yine mi? Kontur yüklemeyi unuttum.
" N'oldu? " dedi.
" Kontur yüklemeyi unuttum. "
" Tamam benden ararız. ". Sipariş ettik, daha pizzalar gelmediği için eğlenmek istedik. #31# yaptıktan sonra herhangi bir numara tuşladık ve bir adam açtı. Ben ne desem diye düşünürken Deniz konuşmaya başladı.
" Alo? " dedi adam.
" Aşkitooomm! Nasılsın? " deyince Deniz beni kahkaha bastı.
" Sen kimsin be!" dedi ve telefonu kapattı adam. Deniz ve ben gülmek ten kırılıyorduk ki pizzacı adam gelip zile bastı. Ben hemen pizzaları alıp geldim. Bir büyük boy sipariş ettik. Beraber bütün pizzayı yalayıp yuttuktan sonra biraz yabancı dizi izleyelim dedik. Deniz direkt;
" Teen Wolf izleyelim! "deyince bende kabul ettim. Tam izlemeye başladık ki annem ve babam geldi. Yani anahtar almamışlar zile basmak zorunda kaldılar. Ben evde olmasam ne yaparlardı bilmem? Annem içeri girer girmez Deniz'e ve sonra bana sarıldı.
" Deniz'cim hoşgeldin. " dedi sevecen bir şekilde ama tabii yapmacıktı.
Deniz " Hoşbulduk Miray abla. " dedikten sonra dizimize devam ettik. Evet dizi bitince Deniz eve gitti. Bende biraz Tumblr'da gezindikten sonra akşam yemeği yedik. Sahi zaman ne çabuk geçti. Akşam yemeğimi bitirdikten sonra odama çıktım. Biraz tablette araba yarışı oynadıktan sonra saate baktım. Saat tam on iki buçuk. Ben ne yapmışım böyle! Yarın sabah kurs var ve ben hala ayaktayım. Uyusam iyi olacak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARAMSAR
ChickLitHansu ailesinin biricik kızı Ela Hansu. Ailesi onu çok sevdiği için fazla üstüne düşüyorlar. Ama Ela biraz olsun rahatlamak, serbest kalmak istiyor. Ailesi o mutlu olsun diye birgün gitar kursuna yazdırıyorlar. İşte onun kader bu kursta başlıyor. G...