Ekine pansuman yapıp evlere dağılmıştık herkes gimişti Gökçe ve Yaren ile eve doğru yürüyorduk, "ekin neden seni böyle korudu?" dedi gökçe gülerek "bilmiyorum amacını"
yaren sırıtarak "shipledim ben sizi" dedi koluna vurdum "saçmalama çocuk daha bugun okula geldi ne shiplemesi daha doğru dürüst tanımıyoruz."
Gökçe ve Yaren güldü.
"Sıra arkadaşın hem yakınlaşırsınız yakında!" heyecanla güldü yaren.
"Ben eve gidiyorum" diye çıkıştım Gökçe ve Yarene
"Peki yarın görüşürüz karıcım!" dedikten sonra binaya girip eve girdim.
"Yusra hoşgeldin!" dedi annem neşeli şekilde
"Merhaba anne." değip odama geçtim
somurtarak yatağa uzandım bugün yaşananlar çok can sıkıcıydı.
"Yusra yemek hazır!" annem mutfaktan bağırıyordu.
"Geliyorum" değip mutfağa yemek yemeye gittim.
**********
Sabah uykulu gözlerle uyanıp yataktan çıkmıştım, hazırlanıp direk evden çıktım.Okula girerken ekini gördüm beni görür görmez gülümseyerek yanıma doğru geldi.
"Günaydın yusra." dedi samimi şekilde
"günaydın ekin nasılsın?" dedim gülümseyerek bende.
"iyi olmaya çalışıyoruz yusra hadi sınıfa gidelim." dedi berber sınıfa girdik girer girmez buğrayı gördük.
"Oo çiftimizde geldi!" diye bağırdı sınıfın ortasında "ne demeye çalışıyorsun?" kızgın gözler ile "ekin bey ile" lafını bitirmeden leyla sınıfa girdi.
"Of belamısınız!" bağırdı ekine doğru
" yok bela değiliz ama bela aramak istiyorsan buğra ile takıla bilirsin." değip sakince sıraya oturdu.
buğra şaşkınca "sen dün gelmedin mi okula ne bu şimdi bence tarafını iyi seçmelisin." kısaca tehdit ediyordu ekini "taraf tuttuğumu kim söyledi?" dedi ekin.
"Dün bana vurduğunda tarafını belli ettin zaten!"
buğra aptal aptal konuşurken "bunu bana kızlara vuran biri demesin ciddiye alamıyorum." sırıttı.
Buğra laf söylemeden oturdu yerine sonrada kimya hocası geldi, dersin ortalarında ekin uyuklamaya başlamıştı kafasını omzuma koydu neden böyle bir şey yapmıştı rahatsız etmek istemiyordum uyanmasınıda. Zaten zilin çalmasına az kalmıştı.
*******
Zil çalınca "ekin pist kalk sabah oldu!" dedim bağırarak. "Oldumu ya o kadar" ekin gülümseyerek kaldırdı kafasını. "Ee hadi kantine inelim"
Ekin hızlıca ayağı kalkı, bende arkasından gittim. Koridordan geçerken herkes ben ile ekine bakıyordu dün olan kavga yüzündendi galiba diye düşünüp geçtik.
********
Dersimiz bedendi beden dersinde nöbetçi öğrenci herkese bilet dağıttı, konser biletiydi "Konsere gidiyoruz" diye bağırdı gökçe "oha en sevdiğim şarkıcı" heyecandan eli ayağı bir birine giren yaren.
Ben ise şarkı dinlemeyi severdim ama yalnız dinlemeyi severdim, ekine baktım oda mutlu gözükmüyordu. Bana bakıp yanıma geldi.
"Konsere gelecek misin?" diye sordu somurtarak "bilmiyorum gitmek istemiyorum müzik dinlemeyi severim ama tek başıma." dedim ekine bakıp, "bende müzik dinlemeye bayılırım. Ama sesiz ortamlarda müziğin içine girmeği seviyorum." dedi gülümseyerek "bence gidelim güzel değilse gideriz" ekin kafasını salladı ve gitti.
*********
Konser alanına gelmiştik. Sadece gökçe yaren ve Ebar'ı göre biliyordum kafamı çevirince Ekini alana girerken gördüm. "Ekin!" diye seslendim ona beni görüp gülümsedi ekin.
o sırada herkesten bir çığlık yükseldi, sahneye çakal gelmişti.Mingoflolar, golden hour'lar
Barbeküde et, yanında salata
Yeni mayolar, sanatsal yapılar
Beyaz evler ve gezilen kıyılarHerkes şarkıyı severek söylerken ekine baktım kulaklarını kapamış bana bakıyordu "gidelim buradan." diye bağırdı seslerinin arasında
"hadi!" diye karşılık verdim.
sesler uzaklaşmıştı ekin sırtında gitar çantası vardı ekin bir, iki adım önde yürüyordu sesiz ıssız bi yere gelmiştik ürpermiştim. "Neden buradayız?" diye sordum tedirgince ekine.
"Burası benim dinlenmek için kullandığım kafam bozuk olduğu zaman geldiğim bi yer senide getirmek istedim senden başka bilen kimse yok." dedi ve gülümsedi arkasını dönüp çimlere oturdu gitarı açıp şarkı söylemeye koyuldu."saf, temiz... biraz özgür olmayı istemiştim sadece..."
ona hayranlıkla bakarken o şarkınıya dalmıştı.
"göremez... o seni duyamaz. eşlik edemez. hayallerine, duyamaz sesini"gitara bakarken bi anda kafasını bana çevirdi ve bana bakıp şarkıya devam etti.
"bilemez istediğini, gözleri görmezdi...
ne geçmişi ne geleceği... melekti kendisi
bağlıydı bilekleri soluksuz bedenleri süzülürken izledi. Melekti kendisi... :)"-Rana TÜRKYILMAZ