-6-

284 16 6
                                    

Merhaba! Biliyorum, biliyorum en son bölüm atalı haftalar geçti ama bir türlü içimde o yazma isteğini bulamadım. Ama umarım beni affeder ve bölümü severseniz. Iyi okumalar<3
Okurken dinleyebileceğiniz şarkı:
Unholy - Sam Smith ft. Kim Petras
(Bu şarkıyı her duyduğumda aklıma gelen tek şey Daemon editleri)

~~~

Daemon ve Rhaenyra sokakların arasında yürüyordu. Rhaenyra şaşkın şaşkın bakıyordu sihir numaraları yapan adama. Onu geçtiklerinde ise arkasından onu izlemeye devam ediyordu. Önüne döndüğünde ise bağıran
ve içen adamlara doğru gözlerini dikti. Çok eğleniyorlardı. Genç kadın hayatında hiç bu kadar eğlendiğini hatırlamıyordu. Büyük ihtimalle de eğlenmeyecekti.

Düşüncelerinden koptuğunda gülme sesleri duyduğu tarafa doğru baktı. Bir sürü insan toplanmış bir şey izleyip gülüyordu. Daemon'un da o tarafa yöneldiğini anladığında sevindi ve adımlarını hızlandırdı. Oraya geldiklerinde Rhaenyra boyu kısa olduğu için parmak uçlarında yükseldi ama hala gösteriyi göremiyordu. Sonunda denemeyi bıraktı ve oflayarak ayaklarına baktı. Daemon bu haline gülümsemişti. Elinden tuttu ve yüzüne yaklaştı.

"Benimle gel" dedi ve başka bir yöne koştu. Rhaenyra onun ne düşündüğünü bilmeden takip ediyordu. Elleri birbirlerine dolanmış koşuyorlardı. Sonunda Daemon durdu ve Rhaenyra'yı önüne aldı. Artık gösteriyi görebiliyordu. Gülümsedi ve dikkatlice izlemeye başladı.

"Bayanlar ve baylar" diye başladı yaşlı adam. "Canımız kralımız kızını vâris ilan etti, bildiğiniz gibi" diye açıkladı. Herkes "Hayır" diye bağırdı. Rhaenyra ne olduğunu anlamayarak seyircilere bakıyordu.

"Kim vâris olacak?" diye sordu yaşlı adam. "Kralın kızı mı, yoksa kardeşi mi?"
Arkadan "Kardeşi!" diye bağrışlar yükseldi. Daemon bu gösteriye anlamsızca gülüyordu. Komiğine gitmişti. Ikisi de tahta geçecekti ama kimsenin daha haberi yoktu. Rhaenyra ise anlamsızca bakıyordu. Bir gün yöneteceği tarafın halkı onu kraliçe olarak istemiyordu. Ağrına gitmişti. Daemon bunu anlayarak eğildi ve kulağına fısıldadı.

"Bu sadece aptal bir gösteri" dedi ve geri çekildi. Rhaenyra sadece gülmekle yetinmişti. Sadece bir gösteri olabilir, ama nihayetinde herkes ondan nefret ediyordu.

"Ahh, Rhaenyra" diye konuşmaya başladı yine gösteride ki adam. "Güzel ve genç. Tüm hizmetkârlar tarafından sevilen kız" dedi ve ahlayarak yere baktı. "Ama güçlü bir kraliçe olabilecek mi?" dedi. "Yada umutsuz ve yerlerde sürünen bir kraliçe mi?" diye devam etti. Halk "Umutsuz" diye haykırdı. Rhaenyra daha fazla burada durmak istemiyordu. Daha beş dakika önce heyecanlı ve mutluydu. Şimdi ise ağlayası geliyordu. Bunları kendine yediremeyerek bağırdı.

"Yalanlar!" diye bağırdı başını eğerek. Daemon bu halinden eğlendi.

"Dalga geçmek istersen geç" diye başladı lafına. "Ama halk cinsiyetin yüzünden tahta geçmeni istemiyor".
Rhaenyra kızgın bir şekilde arkasına bakmadan yürümeye başladı.

"Onların ne düşündüğü umrumda değil" dedi Rhaenyra.

"Eğer bir gün krallığı yöneteceksen umrunda olamalı" diye cevap verdi Daemon. Yeğeni ona bakmayarak yürümeye devam ediyordu. Sokaklarda yürüyorlardı. Etrafta bir sürü ilginç şeyler satan insanlar vardı. Genç kadın onlara merakla bakıyordu. Sonunda bir meyve satan adamın önünde durdu. Gözü limonlara kaçmıştı. Acaba amcası hala arkasında mı diye emin olmak için bir limon alıp hızlıca koşmaya başladı. Daemon ise bu ani hareketten şaşkın bir şekilde arkasından baka kaldı.

"Hemen size geri getireceğim" diye söz verdi ve yeğeninin arkasından koştu. Rhaenyra ne kadar hızlı koşsa da Daemon ondan daha hızlıydı. Ona yetiştiğinde elinden tuttu ve kendine çekti. Rhaenyra amcasına çarptı ve geriye doğru az daha düşüyordu. Daemon onu hızlıca belinden tuttu ve yaklaştı.

"Bir daha beni arkandan koşturursan..." diye başladı sözüne.

"Ne yaparsın, amcacığım" dedi ve sözünü kesti Rhaenyra. Daemon'un dudaklarına odaklanmıştı. Daemon ise yavaşça güldü ve o da Rhaenyra'nın dudaklarına baktı.

"Hayal gücüne bırakıyorum, canım yeğenim" dedi ve kızın elindeki limonu aldı. Meyveyi yere attı ve yeğeninin kolundan tuttu.

"Benimle gel".

~~~

Uzun yolculukları bir evin önünde bitmişti. Rhaenyra anlam veremeyerek amcasına baktı ve kaşlarını çattı. Daemon ise yüzüne pis bir gülümseme takınmıştı.

"Neden buraya geldik? Neresi burası?"

"Istediğini alma yeri".

Yeğenin'in başındaki şapkayı çıkardı ve ardından da cübbesini çıkarttı. Rhaenyra'nın elini tuttu ve genel eve birlikte girdiler. Etrafta bir sürü sevişen ve inleyen insanlarla doluydu. Rhaenyra gözünün önündeki manzaraya şaşkınca bakıyordu. Daemon'la birlikte basamaklardan yukarıya çıktılar ve bir kapının önüne geldiler. Rhaenyra tam neden burada olduklarını soracakken bir kapı açılma sesi duyuldu. Önlerindeki kapıdan kahverengi saçlı ve kahverengi gözlü bir kadın çıktı ve gülümsedi.

"Herşey hazır mı, Myseria?" diye sordu Daemon karşısındaki kadına.

"Emrettiğiniz gibi, Prens Daemon" diye cevap verdi kadın ve arkaya doğru adım attı. Daemon kapıyı açtı ve yeğenini içeri davet etti. Rhaenyra ilk başta ön yargıyla baksa da odaya girdi. Içeride düzenle hazırlanmış bir yatak vardı. Duvarlarda da mumluklar asılıydı. Rhaenyra odayı incelerken amcasına dikti birden gozlerini. Duvara yaşlanmış pencereden dışarıya doğru bakıyordu. Acaba neler düşünüyordu? Rhaenyra birden soracağı bütün soruları yeniden hatırladı ve konuşmak için dudaklarını araladı.

"Neden buraya geldik?" diye başladı sorularından. Bu en kolay sorusuydu. Daemon gözlerini ona doğru çevirdi ve duvara yasladığı kafasını dikti. Bütün ilgisini yeğenine vermişti. Yavaş adımlarla ona yaklaşıyordu. Yüzleri birbirilerini bulduğunda fısıldayarak konuşmaya başladı.

"Sikişmek bir zevktir..." elini Rhaenyra'nın saçına götürdü. "Gördüğün gibi" eli saçlarından çenesine gitti. Başını aşağıya doğru eğerek aralarındaki mesafeyi daha da kapatıyordu. "Erkekler kadar" burunları birbirlerine değiyordu. "Kadınlar için de öyle".

Rhaenyra gözlerini amcasının dudaklarına odakladı ve heyecanlandı. Daemon bir saniye bile beklemeden dudaklarını yeğeninin dudaklarıyla buluşturdu. Rhaenyra ne yapacağını bilemeden amcası gibi dudaklarını hareket ettirmeye başladı. Daemon Rhaenyra'nın bu acemiliğine sırıttı ve onu daha da derinden öpmeye devam etti. Rhaenyra ise ne yapacağını bilemeden kendini duvara yasladı. Ama Daemon onu belinden kavrayarak kendine bastırdı. Yeğeni ise bu harekete karşı sessizce inledi. Daemon bunu fark ettiğinde kızı kendine daha çok bastırdı ve ellerini nereye koyacağını bilemeyen Rhaenyra ellerini adamın yumuşak ve dağınık saçına daldırdı. Öpüşmeleri gittikçe daha da derinleşen Daemon Rhaenyra'yı yatağa doğru yönlendirdi. Uzun öpüşmelerinden sonra ayrıldılar ve uzun bir süre nefessiz kaldılar. Daemon kızı yatağa yatırdı ve Rhaenyra'nın pantalonunu çıkarmaya çalıştı. Kız bunu fark etti ve o da altındaki pantalonu üstünden çıkarmaya çalıştı. Daemon o sırada kendi pantalonunu çıkarıyordu. Sonunda ikisi de yarı çıplak bir şekilde kaldıklarında amcası eğildi ve yeniden derin öpücükleriyle yeğenini öpmeye devam etti. Daemon bir yandan elini Rhaenyra'nın çıplak ayaklarında gezdiriyordu. Yumuşak teninin her bir yanını dokunmak istiyordu. Elleri en sonunda bacaklarının ortasına geldiğinde okşadı. Rhaenyra ise amcasının boynunu tırnaklarıyla çiziyordu ve okşuyordu. Daemon birden elini bastırınca Rhaenyra'nın ağzından sesli bir inleme çıktı ve tırnaklarını daha da bastırdı. Daemon dudaklarını kızın dudaklarından ayırdı ve boynuna doğru yöneldi. Boynuna küçük öpücükler konduruyor ve emiyordu. Rhaenyra'da yataktaki beyaz çarşafları yavaşça tutuyordu.

Daemon daha fazla dayanamadan erkekliğini Rhaenyra'nın bacaklarının ortasına yerleştirdi ve haraket etmeye başladı. Rhaenyra acıyla çarşafı tutuyor ve inliyordu. Gecenin geri kalanı ise bilinmiyordu...

Targaryen || Daemon and RhaenyraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin