-Deniz'den-
AZRA!
karşımdaki Azraydı.Azra: İyi misin "boncuk"?
Deniz: Boncuk mu?
Azra: Konumuz bu değil, Düşmanlığı bırakmalıyız şuan.Cebinden çıkardığı peçeteyle dudaklarımı siliyordu, Çok bastırmamaya özen gösteriyor, Arada bir canımın yanıp yanmadığını soruyordu.
Deniz: Tamam! Bırak beni artık.
Azra: Öyle olsun bakalım!Kapıdan çıkmadan elime yara bandı sıkıştırdı.
-Azra'dan-
Aptalım ben! Neden ona yardım ediyorsam! Bencil şımarık! ama güzel. Yani güzel yani kısmen. Eve doğru koştum, Eve vardığımda annemin evde olmadığını fark edip gülümsedim. Elektro gitarımı aldım, Deliler gibi çalmaya başladım. Elektro gitarım zor zamanlarımda hep yanımdaydı. Cansız varlık olması umrumda değildi. Ama... Gitarı çalarken Deniz aklımdan çıkmıyordu. "Her akorum, her ritmim o olmuş haberim yokmuş." Derken, Kapının açılma sesiyle irkildim. Annem gelmişti...
Seda: Azra! nerdesin!
Azra: Ne var anne?
Seda: Defol git evden çabuk!
Azra: Nereye gideceğim anne?
Seda: BENİM UMRUMDA MI SENCE? BABAN NEREYE GİTTİYSE ORAYA GİT!
Azra: Anne...
Seda: BANA ANNE DEMEYİ KES.Annemin tokadıyla irkildim, ama artık canım acımıyordu, Canımın yanmasının sebebi bunu yapanın annem olmasıydı.
-Deniz'den-
Sıkıntıyla kitap okuyordum, Arada bir Azra'nın pansuman yaptığı yaraya dokunuyordum. Bir anda kot ceketimin cebinden düşen, Ayracı fark ettim, Bu Azra'nın ayracıydı. Kitabımın arasına koyup "teşekkür ederim" dedim kendi kendime. Yatağıma uzandım, Aklıma Azra'yla olan kavgamız geldi, Gerçi.. tek taraflı bir kavgaydı. Büyük ihtimalle tek istediği ders notlarıydı.
-Azra'dan-
Deri ceketimi çekiştirerek yürüyordum. O an işe gitmem gerektiğini fark ettim. Aptal bir barda çalışıyordum. İşe vardığımda En ön masada Deniz'i gördüm, Yanında yaşlı bir adam vardı, Deniz çok mutsuz gözüküyordu. Zorla geldiği her halinden belliydi. Masaya birkaç şampanya götürdüm.
-Deniz'den-
Azra? Burada çalışıyormuş, burslu girmiş sanırım okula, Babam iş ortağıyla buluştu, Benide yanında getirdi çünkü... Ortağının aptal oğlu Murat'ı bana sevgili diye bulmuş aptal herif! Bugün istediğim kadar içebilirim gerçi içince biraz saçmalıyorum... Sanırım... Teknik olarak.
-Azra'dan-
Deniz birkaç içkiden sonra bağırıp olay çıkarmaya başladı, diğer müşteriler bağırmalara dayanamayıp kaçarken bende denizi uyarmaya gittim.
Deniz: Bu sümüklüyle evlenmem ben! Tipe bağk bokuma benziyoo
Azra: Biraz saki-
Deniz: UuuU Geldi ezeli düşmanım dıdıdı!!!
Azra: Bak deni-Deniz bir anda sırtıma atladı;
Deniz: Kaçır beni Romeom!!!
Azra: Romeo mu?
Deniz: Puff Juliette olur?!?!?!!Gülümsedim, çünkü çok tatlı görünüyordu ve hala sırtımdan inmemişti.
Murat: Bıraksana sevgilimi ya!
Deniz: Ben senin nerden sevgilin oluyorum!?!?!?! bok surat!!
Azra: Deniz-
Deniz: Ayyy bıktım bu Murattan!!?!Deniz sırtımdan inmemekte ısrar ediyordu. Denizin babası;
Demir: Sen arkadaşısın sanırım Deniz'in, Al götür şunu bir dakika bile görmek istemiyorum hemen!
Azra: Aslında değili-Lafımı bitirmeden Deniz'in babası ve Murat oradan uzaklaştılar. Bir babanın nasıl bu kadar sorumsuz olabileceğini düşündüm. Deniz sırtımdan inmediği için bütün yol onu sırtımda taşıdım.
-Deniz'den-
Büyük bir baş ağrısıyla uyandım, Gözlerimi zorla açtığımda buranın benim odam olmadığını fark ettim. Derken yatağın sol tarafındaki komidinde Azra ve arkadaşlarının bir resmi vardı. Sağımda ise simsiyah bir elektro gitar vardı. Yemek kokularını takip ettim. Ve mutfağa geldim.
Azra: Günaydın boncuk!
Deniz: Bana boncuk demeyi kes! Benim burada ne işim var?
Azra: Oh uzun hikaye, ama kısaca baban istedi.
Deniz: Beni bidaha bu iğrenç yere getirme. Ayrıca bu üstümdekiler!?
Azra: Üzgünüm üstüne kusmuştun ve değiştirmek zorunda kaldım,
Deniz: İğrenç!Koşarak ayakkabımı giydim, hiçbir arkadaşımın beni görmediğini düşünerek eve doğru ilerledim.
-Azra'dan-
Deniz gidince sofraya baktım, Bir tane salatalığı ağzıma attım, Deniz için ayırdığım tabağı masadan kaldırdım ve yine tek başıma oturdum o masaya. Her zaman ki gibi.
-Deniz'den-
Deniz: Baba! Beni neden o iğrenç kızla gönderdin!
Demir: Bana baba demeyi kes! Bu saatten sonra benim kızım değilsin sen! Defol git bu evden!
Deniz: baba..Babamın isteğinin Murat'la çıkmam olduğunu anladım.. Sol elimi başıma götürdüm.
Deniz: Tamam.. Murat'la çıkacağım. Ama yalvarırım beni kovma..
Demir: Tamam!Babam bana zorla gülümsedi, gözümden düşen tek damla yaşı sildim, Bir an keşke Azra yanımda olsaydı dedim. Ona ne kadar iğrenç davranırsam davranayım beni üzmüyordu. Keşke.. keşke Azrayla arkadaş olabilseydim! Ama artık çok geç sanırım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enemies to Lovers "AzDen"
RomanceBiliyorum.. Avlu biteli 4 yıl oldu ama, Azden benim gözümde bitmedi ve bitemez..