1

3.8K 78 39
                                    

Açıklama:
Bölüm aralarında birkaç yorum canımı sıktı, haliyle yavaşça kitap ile ilgili heveslerimi yitirdim. Tek tek hepinize cevap vermek isterdim ama özel hayatım ile buradaki yorumlar üst üste geldi, kitap hakkında konuşmak istemedim haliyle. Kitabı okuyan, destek olan herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum, ciddi anlamda bazılarınızın yorumları mutlu etti. Kitapta cringe bulduğunuz yerler olabilir, bunu düzgün bir üslupla dile getirmediğinizde öz güvenim yıkılıyor.

Yukarıdaki ilk yazdığım nottu, tekrar söylüyorum cringe olacağınız sahnelerden sorumlu değilim.

Çünkü ana hesapta bile yayınlamıyorum.

Sırtıma taktığım çanta gördüğüm görüntüyle daha da ağırlaşırken, omzumu uyarırcasına sıkan arkadaşıma baktım dolu gözlerimle. Barlas kolunun altındaki sarışın kızı öperken, yutkunduğum boğazım artık isyan bayrağını çekmişti.

Yanlarından geçmemiz gerektiği için kafamı eğmem gerektiğini biliyordum. Ona bakmamdan bile nefret ediyordu.

Başkası bunu benden isteseydi bu kadar aptal olmayacağım gerçeği ile yüzleştim. Bu sefer eğmedim başımı, gözlerim gözlerine değsin diye inatla başımı dik tuttum. Belkide bir isyan bayrağı çekişimdi bu. Kimin ülkesine zarar verir bilmiyordum ama benim başkaldırışımdı.

Tek kaşı havalanırken, kızdan ayrıldı. Dik tuttuğum omuzlarımdan yanlarından geçtim. Nedensizce arkamdan baktığını hissediyordum, ya da zihnim bir aptallık güncellemesinden de geçiyor olabilirdi. Sınıfa girip yerime oturduğumda Gözde yanıma oturup yüzüme baktı.

"Barlas'ın nasıl biri olduğunu biliyorsun oğlum, niye kendini üzüyorsun aptal gibi?"

Yüzümü buruşturdum. Gözde her seferinde haklı olmayı başaran anneler gibiydi gözümde. Onunla annelerimiz en yakın arkadaş olduğu için yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmiyordu. Barlas aşkımı bilen ve saygı duyan, beni ben olduğum için seven tek arkadaşımdı. Her Barlas krizinde yanımda olup benimle depresyona giriyordu. Benimle birlikte sevdamı sahipleniyordu.

Sınıfa giren Barlas ile bakışlarımı defterime eğdim. Gözde telefonuyla uğraşırken, her zaman olanın aksine yanımızda dikilen bedenle başımı kaldırdım.

Bana bakmıyor direkt Gözde ile muhattap oluyordu. Elini onun omzuna koyup arkadaki kendi yerine işaret ettiğinde kaşlarım çatıldı.
"Hadi arkaya sen." Gözde dediği ile bana bakış atıp arka sıraya ilerledi. Barlas inatçı biriydi, sıradan kalkmadığında burnundan getireceğini biliyordu.

Ben cam kenarında, en arka sıranın bir önünde oturuyordum. Yanıma oturup çantasını masanın üstüne koyduğunda, çatık kaşlarımla ona baktım. "Bizi Tuğçe ile görünce bozuldun mu?" Kurduğu  cümleyle ona bakarken çatık kaşlarım olabilirmiş gibi daha çok çatılırken, kalemimi defterin üstüne bıraktım.

"Hasar tespiti yapmaya mı başladın Barlas?"

Kaşları alayla kalkarken sırıttı. O güzel suratına bir yumruk çakmamak için zor dururken, bunu yapması sinirlerimi tetikliyordu. Elini gece karası saçlarına götürüp karıştırdığında, dikkatim dağıldı.

"Evet, özellikle enkazımın sen olduğunu görünce dikkatimi başka yöne verme ihtimalim hiç olmuyor."

Gözlerimi kapatıp sabır çekerken, alt dudağımı sinirle çekiştirdim. Sinir bozan bir tip olması dışında oldukça berbat bir kişiliği vardı.

Tek güzel yönü dış görünüşüydü, yakışıklıydı. Kemikli yüzü, esmer teni, yapılı vücudu, uzun boyuyla ideal biriydi. Mavi gözleri uçsuz bucaksız okyanusları andırırken, kalın ses tonu kirli zihnimi uyandırıyordu.

TAKINTI | GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin