Gerçek Benliğimle Tanışmak

51 13 3
                                    

Şu anda tek istediği buradan kaçmaktı.

Tanrı aşkına, biri dahi olsa o sahneye çıktığı zaman sıradan şeyler yapamaz mıydı? Mükemmel dans yetenekleri, mükemmel heykeltıraşlar, mükemmel yazarlar arasında çok ama çok sıradan kalmıştı. Sahneye çıkacağı zaman ne yapacağını dahi bilmiyordu. 

Bir de yetmezmiş gibi, Dahyun tam yanına oturmuştu. 

Yanına dönüp baktığında, Dahyun'un yüzünde güller açtığını görmüştü. Parlak, gururlu bir gülümseme ile sahnedekileri izliyordu. Dahyun dönüp kendisine baktığında utanmıştı. Dahyun'un onu izlediğini düşünmesi yanaklarında kanın toplanmasına sebep oluyordu. 

Dahyun: Seolhyun'dan sonra sen çıkacaksın, hazırlan. 

Sana: Ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yok... Ben çıkmasam olmaz mı?

Dahyun: En iyi yaptığın şeyi yap. Bu seni bugün için tatmin edecektir. 

Sana: Benim en iyi yaptığım şey mi? 

Dahyun gözleriyle elinde tuttuğu bagetleri işaret etti ona. Gözleri bagetlerinde takılıp kalırken Dahyun gülümsemesini genişleterek önüne döndü. Evet, bateri çalabilirdi sanırsa. Ama burada bir bateri var mıydı ki?

Seolhyun denen kızın muhteşem tablosunu yalnızca yarım saat kadar kısa bir süre içerisinde çizmesinden sonra, sıra Sana'ya gelmişti. Çok gergindi bagetlerini tutarak sahneye çıkarken. Rezil olmaktan korkuyordu. Ne çalacağını dahi bilmiyordu. Önünde bir bateri de yoktu, tabii. 

Sana: Burada bir bateri var mı acaba? 

Dahyun: Kuliste var. Nayeon ve Jeongyeon, bana yardım edin bateriyi taşımamda. 

Sana: Onlara gerek yok, ben de yardım edebilirim. 

Dahyun: (omuzlarını silkip) Peki. 

Dahyun'un sahneye çıkmasına yardımcı olmak için elini uzattı. Şu anda bunları neden yaptığını dahi bilmiyordu ama mutluydu. Birlikte kulise gittiler, kulis pek çok eşya ile doluydu. Bateri ise sanki yıllardır kullanılmıyormuş gibi en köşede kalmıştı, bu görüntü Sana'yı üzdü. 

Dahyun: Bu kadar gerilmene gerek yok. Sadece içinden gelen ne varsa o anda dışarıya dök. Anlaştık mı?

Sana: Pekala Dahyun. Yapacağım. 

Baterinin arkasına oturdu, elindeki bagetlerine baktı. Kendini insanlara kanıtlayacaktı. O bundan daha fazlasıydı. Derin bir nefes alıp elindeki bagetleri dilediğince vurdu baterinin davullarına. 

Bitirdiği zaman nefes nefese kalmıştı. Salondakiler onu alkışlıyordu, Dahyun da buna dahildi tabii. Bu duygudan çok memnundu. Bir gün başarılı bir baterist olabileceğine dair içinde büyükçe bir özgüven doğmuştu. 

DrummerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin