Sinirlenip yatağa doğru atladım. Ege'ye sen istersen eve git dedim. Ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Alnımdaki sıcak nefes ve flaş sesi ile uyandım. Gözümü açtığımda yanımda Ege'nin yattığını gördüm ve bana sarıldığını! Yataktan kalkmak istedim ama öyle bir sarılmış ki kalkamadım yüzümü öne doğru çevirdiğimde annemin elindeki telefonla bize güldüğünü gördüm sonrada gülerek "ben çıkıyorum sizi görmedim sayın" diyip çıktı. Utancımdan kıpkırmızı olmuşken Ege'nin birden kalktığını gördüm bende kollarından kurtulup kalktım ondan açıklama bekler gibi baktığım için "uyurken seni seyrediyordum uyuya kalmışım bakma öyle benimde haberim yoktu" diyip elini ensesine götürdü. Ona bakıp niye sarılıyordun o zaman pislik! Diye bağırdım Ege ise bana bakarak "yanımda kim yatarsa yatsın ona sarılırım" Dedi ayrıca çok güzel uyuyorsun dedi. Utancımdan kıpkırmızı olurken onun bana iltifat etmesi normal değildi. Sakinleşip odamdaki pembe koltuğa oturdum oda yanıma oturdu.
"Baban nasıl biri bütün gün bizdesin birşey demiyor mu" diye sordum "Babam kimseyi gerçekten sevmez" diyince daha çok korktum o zaman annemle işi neydi? Kolundan tutup gel kahvaltı edelim dedim ve mutfağa gittik. Annem masaya zeytin,peynir, reçel koymuştu. Annem yemek yapmayı sevmezdi. Ege bize bakarak "yumurta yemiyor musunuz ben çok güzel yumurta yaparım" diyince ona kaşımı çatıp "yumurtadan nefret ederim" dedim Ege'de yine bir kaşını kaldırdı yine çok tatlı gözüküyordu. Ege peki diyerek yemek yemeye devam etti
Bugün okul yoktu zaten. Ege evine gitmişti bende odamda oturmuş hayatı sorguluyordum ayağa kalkmamla çığlık atmam bir oldu saçımı düzleştirmemiştim ve saçım şipşişdi hızlıca nefes verip düzleştiriciyi elime aldım. Telefonumdan mesaj geldi
Pic olan Ege: o güzel saçlarını düşleştirme.
Ben: saçım deli gibi neyden bahsediyorsun Ege!
Pic olan Ege: bence saçların çok güzel.
Ben: bu saçlarım güzelse adım Helin değil.
Pic olan Ege: tamam prenses sıkıntı yok.
Saçlarımı düzleştirdikten sonra ayağa kalkıp aynadaki halime baktım yüzümü ekşitip iğrenç gözüküyorum diyerek siyah saçlarımı kulağımın arkasına attım.
Düdük sesiyle camdan dışarıya baktım Ege arabasıyla gelmişti. Aşağıya indim arabaya bindim. "Oo bacaksız bugün iyi gününde hiç şikayet etmeden arabama biniyor" diyince göz devirip sür hadi dedim. "Partiye gidiyoruz güzel giyin" dedi ne çirkin miydim üzerimdekilere bakınca tayt, sweat ile partiye gidilmeyeceği aklıma geldi hemen eve çıkıp üzerime lila diz üstü pileli etek, göğüs dekoltesi olan siyah bir crop giydim üzerime lila dericeket giyip siyah çizmelerimle arabaya bindim Ege bana hayran hayran bakıyordu. "Bu güzelliği neden saklıyorsun" diyince hadi gidelim sıkıldım diyip konuyu kapattım.
Parti aşırı kalabalıktı Ege dışarıya sigara içmeye çıkmıştı. Boş boş masada oturup içecek içerken bi adam yanıma gelip "gel hadi gidelim" diyince tokat atıp sapık diyerek adamı ittirdim. Ege'yi aramak için bahçeye çıkdım. Bahçede onu ararken kırmızı elbisesi olan kızla öpüştüklerini gördüm. Hızlıca partiden çıktım eve doğru gidiyordum. Kendimden bağımsız bir şekilde ağlıyordum. Ben kimdim ki ağlıyordum. Koşarak eve doğru giderken yağmur yağmaya başladı.
