-Okul-
Elleri cebinde yere bakarak yürüyordu turuncu saçlı çocuk. Ona doğru yaklaşan iki öğrenciyle kafasını toplayıp oraya baktı.
"Hey akito! Günaydın!" Elini salladı lacivert saçlı kız. Tabii ki bu Akito'nun çocukluk arkadaşı An'dan başkası olamazdı ve yanındaki ise Mizukiydi. O da selam verdi;
"Günaydınlar! Biraz yorgun görünüyorsunuz Akito bey? Şaşırdım açıkçası, yoksa yine Ena seni yürüttü mü?" Kıkırdadı ona bakarak
Göz devirdi ve an'a bakarak "Günaydın" dedi. "Yorgun değilim sadece rahat uyuyamadım"
"Peeki pekii" dedi mizuki. Ardından yanlarından gitti akito.
Sınıfına girdi ve çantasını koydu sonrasında masaya kafasını koyup uyumaya karar verdi.
--öğlen saati--
Sıradan kalkıp sınıftan çıkarken kolu tutuldu oğlanın
"Hey Akito! bizimle yesene senin de kankanda gelmemiş hem" onayladı kafasıyla mizuki
Akito iç çekti, sıkılıyorum zaten bir kerelik katılalım bakalım diye düşündü. Beraber bahçeye gittiler.
An ve Mizukinin dedikodularının arasında kaybolan Akito, verdiği kararı sorgularken Adeta canlı bir ses bombası gibi yürüyen Tsukasa'ya baktı.
"Hadi Toya! Yerimiz kapılacak!"
"Tamam tamam geliyorum Tenma-san.."
Bir anlık şaşırdı, dünkü çocuktu. Tam bir şey diyecekken Mizukinin sesiyle duraksadı
"Heyy Tsukasa senpai, merhabaa!"
Tsukasa toya'yı da sürükleyerek onlara yaklaştı
"Selam Akiyama ve Akito! Ah ve Shiraishi tabii ki"
Gülümsedi mizuki "Bu arkadaşında kim Tsukasa senpai?"
Akito da merak ediyordu ve onlara baktı.
"Haa o mu? O Toya! Okula daha yeni nakil oldu. Sizin karşı sınıfta olması lazım- Sanırım akito ile aynı sınıftaydı"
Akito biraz şaşırmıştı ama tabii ki normal davrandı
"Öyleyse memnun oldum. Ben akito shinonome"
Gülümsedi diğer oğlan "Ben de Toya Aoyagi "
Bir saniye; bizim sınıfa nakil olduysa sabahtan beri onunla aynı sınıfta bulunduğum anlamına mı geliyor? Hem de hiç fark etmedim?! Agh..kafam çok dalgın bugün
Akito kendi kendine söylenirken an atladı;
"O zaman yemekte bize katılsanıza hem iyice tanışmış oluruz"
Mizuki yaklaşıp tsukasa ve toyanın koluna girdi
"hadi hadi! Naz yapmayın beyler!"
Tsukasa her zamanki gülüşünü takındı "Tabii benim gibi havalı bir senpainizle yemek yemek istersiniz! Tamam tamam size bu fırsatı veriyorum"
toya gülümsedi ve oturdu.
Mizuki ve An konuşmayı kesmediği için, artı olarak Tsukasa da onlara katıldığı için sohbet devam etti tabii zil çalana kadar. Zil çaldıktan sonra el salladılar birbirlerine ve ayrıldılar.
Akito tam gidiyordu ki Toya ona seslendi;
"Shinonome-san'dı, değil mi? Beraber gitmek ister misin?"
Akito başıyla onayladı. Yolda pek konuştukları söylenemez ama beraber gitmelerine sevinmemiş sayılmazdı akito.
Sınıfa gittiler ve yerlerine oturdular.
--Okul çıkışı--
Kafasını kaldırıp baktığında çoktan herkes gitmişti. Çantasını topladı ve aşağıya indi.
Enadan 1 yeni mesaj
Ena: Airiyle dışarı çıktık. Önden gittim.
Akito: *görüldü*
Yolda yürürken arkasında bir el hisseder
"Selam Akito!". An'a baktı Akito
"selam. Ne oldu mizukiyle gitmiyor musun?"
"Işi olduğunu söyledi, birazdan babam gelecek seni de bırakalım mı?"
Boğazını temizledi. Ken-san demek..
"Aslında gerek y-" an lafını böldü. "Tamam bizimle geliyorsun"
Akitonun işine geldiği için bir şey demedi.
"Toya biraz değişmiş." Akito ona baktı "Ha- onu tanıyor musun?" Gülümsedi an.
"Yani birkaç kez görüşmüştük, Tabii eskidendi o da ailelerimiz yüzünden"
"Ha.. anladım. Değişti derken ne demek istedin?"
An gülümsedi ve akitonun omzuna vurdu "Vay be bu konu ilgini çekti demek! Yani şöyle, kişilik olarak pek değiştiğini söyleyemem hâlâ kibar biri. Fakat eskiden daha içten gülümsüyordu sanki"
"Ha-" an'ın telefonunun çalmasıyla sözü kesildi akitonun.
"Geldin mi baba.. ha tamam..hmhm.. Akito da bizimle gelecek..heh olur" kapattı.
"Hadi gidelim Akito!!" Çekiştirdi akitoyu
"Bekl ama bitmemişt-"
Ilerleyip arabaya bindiler bu şekilde de konu kapandı.
Daha mutluydu ha?
