Chapter One, Muerte con vida.

33 3 0
                                    

Güzel deniz kızına ithafen, gerçek hayattan kurgulanmıştır.

®

Bakışlarım etraftaki aynalarda gezinirken kopmuş olan kanatlarımın eski yeri sızlıyor, suratımı buruşturmama sebep oluyordu. Dolan gözlerim ile derin bir nefes verirken başımı öne eğmiş, yenilgiyi kabullenmiştim. Bitmişti, onlar kazanmıştı.
Gözyaşım ayna ile buluştuğunda çatlamaya başlayan ayna ile kaşlarım çatılmış, doğrularak geri çekilmeye çalışmıştım. Her yerimi sarmalayan aynalar buna engel olurken korkuyla tek tek çatlamaya başlayan aynalara bakmış, yutkunmuştum.

Ben, Kim Taehyung,
Cehennemin baş iblisi, Tanrı'nın acımasız düşmanı. Sevdiklerinin ihanetine uğrayarak kanatlarımdan olmuş, mahşerden aşağıladığım insan denen varlıkların dünyasına siktir edilmiş, bedenim kabullenemediği için burada sıkışmış kalmıştım ve korkuyordum.

Çatlayan aynalar bir bir kırılırken bedenimin boşlukta kalmasıyla gözlerimi kapatmış, sesli bir küfür savurmuştum. Siktiğimin tanrısı bu dünyada bile yaşamaya layık görmemişti beni. Bedenim acımasız sularla buluşurken nefesimi tutmuş, uçsuz bucaksız maviliğin beni yutmasına izin vermiştim.

Sonra onu gördüm.
Aşağıladığım insanlar kadar çirkin veya yücelttiğimiz tanrılar, iyi sandığımız melekler kadar egoist değildi.
O çok güzeldi.

O kadar güzeldi ki, kulağıma dolan sesler arasında beni sarmalayan bedeni rüyada olduğumu zannetmemi sağlamış, nefes almamı sağlamıştı.
Bilincim kapanırken son gördüğüm şey olan pembe ile mor arası bir rengi olan gözleri, hatrımdan silemeyeceğim kadar mükemmeldi.

Başıma giren ağrıyla gözlerimi araladığımda bana sorular soran endişe dolu gözlere ve acınası varlıklara baktım, onlara neler yaptığımı bilseler beni tekrar atarlardı o denize. Gelen araç ile kaşlarım çatılırken hafızamı zorladım, beni hastaneye götürüyorlardı. Ah şu acınası insanlar, tanımadığı birisi için ne kadar uğraşıyorlar.

Gözlerimi tekrardan araladığımda karşımda dikilen önlüklü bedene kısa bir bakış atmış, omzumu silkerek doğrulmuştum.

"Parmak iziniz incelendi, lakin hiçbir ırkın vatandaşına uymuyor. Siz kimsiniz, bir şey hatırlıyor musunuz bayım?"

"Hatırlamıyorum."

Kısa ve net cevabımın ardından tekrardan bir şeyler yazmaya başlayan doktor ile gözlerimi devirdim. Başımı sola doğru çevirdiğimde camla kaplı duvarın arkasında kalan şehre bakarak sırıttım, ufuktaki sahile bakarken kaşlarımı çattığımda kulağıma dolan sesle tekrardan bakışlarımı sesli bir soluk vererek karşımdaki bedene çevirdim.

"Sizi orda bulduk, lakin sahile vurmuş gibi görünüyorsunuz çünkü yağıştan dolayı ne turistler ne de yerli halkımız deniz yolculuğuna çıkmadı. Tahminimizce suda yalnızca 4 ile 6 dakika arası kalmışsınız, bu oranlar arasında bayılmanız normal ama hafızanızı kaybetmeniz değil. Birkaç kontrol sonrası çıkabilirsiniz, eminim şoktan dolayı geçici bir hafıza kaybı yaşıyorsunuz, bayım."

"Taehyung."

"Anlamadım?"

"Adım, Kim Taehyung."

©

Tanıtım amaçlı olduğu için başlangıç bölümünü kısa tuttum, hikayede Taehyung'un duygu ve düşüncelerine ağırlık verilebilir çünkü Jungkook bir deniz erkeği ve Taehyung insan formunda, bir araya geldikleri anlar kısa sürebilir ama Taehyung elbette buna bir çözüm bulacaktır.

Aliento : © TaeKookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin