can't get you out of my head

161 17 34
                                    

"İddiasına bile girerim Doyoung bu çocuktan hoşlanıyor."

Her zamanki gibi dersten sonra bahçedeki banklarına oturan üçlü son durumları konuşuyorlardı kendi aralarında. Jaehyun onlara son durumlarını yani Doyoung'un sürekli diplerinde oluşunu anlatmıştı.

Yuta ise uzun zamandır aklındaki düşünceyi söyleyivermişti çok uzatmadan.

"Aralarındaki şey beni ilgilendirmez ama orası benim de evim sayılır artık. Haftanın beş günü yatıya kalmak zorunda mı? Önümüzdeki hafta final haftası diye bir şey demiyorum da."

"Abi siz ev arkadaşı değil misiniz? Anlat Taeyong'a durumu."

Johnny bir yandan telefondan sevgilisi ile konuşurken diğer yandan konuya dahil olmaya çalışıyordu.

Telefonun diğer ucundaki Ten ise iki ders arası çok az olduğundan sevgilisini görememenin hüznüyle mesajlarla yetiniyordu.

"Evet mesela Ten her akşam bizde. Sorun etmediğim için bir şey demiyorum ve Johnny de öyle anlıyor."

Jaehyun derin bir nefes verirken başını ellerinin arasına almıştı. Tek istediği son senesinin sakin geçmesiydi. Zaten bir sene sonra birbirlerini hatırlamayacaklardı bile.

"Neyse daha fazla bunları konuşmak istemiyorum."

Jaehyun eşyalarını toparlayıp kalkınca diğer ikili ona bakmıştı.

"Nereye?"

"Yürümek istiyorum biraz. Hem hava kapandı yağmur yağacak sanırım. İçeri girin sizde."

"Gerizekalı iki lafı da sen söylüyorsun. Yağmur yağarsa hasta olursun gel bizimle."

"Bir şey olmaz John uzatma. Hadi görüşürüz. Derse yetişirim."

Yuta ağzını açtığı gibi geri kapatırken Jaehyun çoktan uzaklaşmaya başlamıştı bile.

"Bu bayağı aşık olmuş sanırım."

Yuta yanına dönüce onu dinlemek yerine çoktan telefona donmuş sırıtarak ekrana bakan Johnny'i görünce gözlerini devirmişti.

"Ben kime konuşuyorum ki? Islan yağmurun altında gidiyorum ben."

"Tamam bekle bekle."

Johnny, Ten derse girdiği için telefonu kapattıktan sonra hızla yürüyen kızıla yetişmiş ve koluna girmişti.

...

Taeyong
Jaehyun ben bugün eve gelmeyeceğim
Doyoung'un yanında kalacağım
Endişelenme diye haber vermek istedim
görüldü 13.47

Jaehyun telefondaki mesajı belki de yüzüncü kez okurken içindeki sıkıntıyı gidermeye çalışmıştı. Ona bir şey diyemezdi tabii hoş gitme dese bile Taeyong onu dinler miydi?

Boş gözlerle ekrana bakarken düşen birkaç damla dikkatini çekmişti. Ceketinin şapkasını başına geçirirken yolunu değiştirip fakültesine yürümeye başlamıştı hızlıca.

Diğer hafta finalleri vardı ve bu yüzden herkes derslerine odaklanmıştı. Ama bu Jaehyun için daha zor olmaya başlamıştı. Doyoung finalleri bahane ederek sürekli evlerine gidip gelmeye başlamış üstüne bir hafta yanlarında kalmıştı.

Kendisinden haz etmediğini biliyordu, Jaehyun'un da ona pek bayıldığı söylenemezdi ama Taeyong'un ona sormadan buna izin vermesini yanlış buluyordu. Oysa ki evlerinin kuralları arasındaydı bu.

4. Kural: Zorunda kalınmadığı sürece aileler dışında başka birisi evde kalamaz.

Birlikte finallere çalışmak ne zamandan beri zorunluluktu? Kütüphaneler bunun için yok muydu? Bu kadar Jaehyun'un gözüne sokmalarına gerek var mıydı?

Kafasındaki sorular büyürken derin bir nefes alıp verdi Jaehyun. Önündeki binaya baktı yavaşça.

"Son seneni mahvetmeyeceksin."

Telefonunu sessize alıp cebine attıktan sonra içeri girip sınıfına yöneldi.

...

Ten
Aramalarımı
Neden
Açmıyorsun
Jeong
Jaehyun
😠
iletildi 20.27
görüldü 20.30

Jaehyun
Ne oldu Ten?
Ders çalışıyordum görmedim

Ten
Bu hafta çalışmaktan saçların beyazladı
Gel biraz hava alalım

Jaehyun
Akşam akşam Johnny ile senin flörtleşmeni hiiiiç çekemem

Ten
🙄
Uzatma ve gel Jeong
💌 Konum
Yarım saate gelmezsen evini basarım
Ve bunu cidden yaparım 😠

Jaehyun
Of iyi
Geliyorum
Yarım saat oturur giderim

Ten
Tamam tamam uzatma hadi
görüldü 20.41

Jaehyun oflaya puflaya hazırlandıktan sonra kapıyı kilitleyip çıkmıştı evden. Taeyong'a haber vermeye gerek duymamıştı gelecek olsa bile anahtarı vardı zaten.

Yürüme mesafesindeki kafeye ulaştıktan sonra içeri girip etrafına bakınmıştı. Köşe masadaki tanıdık altı kişiyi görünce yanlarına gitmişti.

"Ne oluyor? Çiftler gecesi yapıp beni de mi eklemek istediniz?"

"Hayır, sensiz boğazımızdan geçmedi hayatım."

Yuta, yanındaki bedene sırnaşırken herkes gülmüştü buna.

"Aslında amacımız çiftler gecesi yapmaktı. Ama Yuta tek kalmak istemiyorum diyince Sicheng'i de çağırdım. Sonra dedik Jaehyunumuz olmazsa olur mu o da gelsin."

"Ne iyi yapmışsınız."

"Hyung. Söylenme artık güzelce oturuyoruz işte. Zaten haftaya finaller var. Nefes alalım biraz."

Jaehyun diğer yanındaki Jaemin'e bakmıştı. Ve hemen yanındaki Jeno'ya.

"Jaem haklı hyung. Ve sen bir haftadır deli gibi çalışıyorsun zaten."

Jaehyun cevap vermek için ağzını açsa da hemen karşısında sevgilisinin kolları arasında oturan Ten konuşmuştu onun yerine.

"Ne güzel dediniz yavrularım."

Son olarak Jaehyun'a eliyle oh olsun işareti yaptıktan sonra arkasına yaslanmıştı.

Jaehyun ise ona gülerken ceketini çıkarıp sandalyeye asmıştı.

"Tamam ya hu demedim bir şey."

Jaehyun da bir şeyler sipariş ettikten sonra hep birlikte koyu bir sohbete dalmışlardı.

Ancak Jaehyun'un bilmediği bir şey vardı. Ona söyledikleri "çağırma bahaneleri" biraz farklıydı. Hepsi Jaehyun'un bir haftadır gerçek anlamda fazla ders çalışmaya başladığını fark etmişlerdi. En yakınları olan Yuta ve Johnny ise bunun Jaehyun için bir fazla düşünmeme yöntemi olduğunu biliyordu.

Başından beri planları Jaehyun'u evden çıkarıp düşünmemesini sağlamaktı ancak bunu ufak bir çiftler randevusunun ardına gizlemişlerdi.

Tek istekleri arkadaşlarının fazla düşünüp kendisini üzmesini engellemekti.

....

merhabalarr 😽

sonunda kafamda bazı ışıklar yandıktan sonra bir şeyler yazabildim. uzun zamandır içime azıcık da olsa sinen bir bölüm oldu 🙄

umarım beğenirsinizzz 🥺

mwah<333

forever only | jaeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin