~Hyunjin'den~
Sandalyede geriye oturup gelecek kişileri bekledim, bizimkiler burdaydı, Yeji'lerin grubunu bekliyorduk. Bugün bu konuşmada sadece gözlem yapacağım, Felix'i yani şimdiki adı ile Yongbok'u gözlemleyeceğim.
Diğerleri geldiğinde gözlerim dünkü gibi yapmacık olduğunu tek benim bildiğim gülümsemesi ile içeri giren Felix'e kaydı, her zaman ki gibi çok güzeldi.
"Baskını nasıl yapacağımızı konuşmayacak mıydık?" Yeji'nin sözünden sonra gözlerimi ona alıp listeye baktım.
"Kim Woo'dan başlayacağız, onun adamları biraz fazla bu yüzden zor olucak sizin 2.düzey dövüşcülerinin ve bizim 2.düzey dövüşcülerinin arasından eleme yapıp 50-60 adam seçeceğiz, sonra da kendi görevlerimizi belirleyeceğiz." Sözümden sonra gözlerim tekrar Felix'e kaydı, sırıtıyordu. O buradayken dikkatimi toplamak çok zordu beni kendine çekiyordu.
"Bizim 2.düzey dövüşcüleri hazır, sizinkiler gelince başlayabiliriz." Yeji'nin sözüne onay verip ayağa kalktım ve diğerleri ile beraber kafes dövüşlerinin yapıldığı yere geldim, burada birazdan bolca kan dökülecekti.
Kısa süre sonra bizim dövüşcülerimiz de gelmişti, gözlerim Felix'e kaydığında hala sırıttığını gördüm, bu biraz kalbimi acıtıyordu.
"Açıklamaya gerek olduğunu sanmıyorum." Yeji'nin sözünden sonra dikkatim Yeji'ye gitti.
"Yanlarınızdaki kişiler ile dövüşeceksiniz." Herkes yanındaki kişiye bakıp konuşmaya başlayınca elime aldığım silah ile yukarı ateş ettim.
Bu hareketimden sonra herkes susmuş dikkatler bana gelmişti, umursamayarak yanımdaki Felix'e baktım kulağını tutup sırıtıyordu, demek ki hala silah sesinden korkuyor.
"Hadi!" Chris'in komutu üzerine baştakiler kafese geçmişti. Onlar dövüşürken ben Felix'e baktım, sahte olduğunu bildiğim gülümsemesi ile dövüşen kişileri izliyordu.
"Felix?" Sözümden sonra kısa süreliğine göz teması kurmuştuk, Felix sonrasında gözlerini tekrar kafese almıştı.
"Bana Felix deme." Önüme dönüp kaş ve göz arasından tekrar Felix'e baktım.
"Ama senin adın Felix." Felix kafasını olumsuz anlamda sallayıp bana bakmadan konuştu.
"Ben Yongbok." Kaşlarımı çatıp Felix'e seslendim.
"Hayır sen Felix'sin." Bu sefer Felix bana bakıp konuşmuştu.
"Benim adım Yongbok." Felix tekrar sırıtınca kaşlarım iyice çatıldı.
"Kendini kandırma!" Felix kısa bir kahkaha atıp hafif eğilmişti.
"Kandırmıyorum ki, ben Yongbok." Sözünden sonra elini sıkmam için uzatmıştı.
"Memnun oldum, Hwang Hyunjin." Felix kısa kahkahasından sonra elini çekip kafasını hafif yana yatırmıştı.
"Felix'i özlüyor musun?" Kafamı olumlu anlamda sallayıp önüme döndüm.
"Artık her akşam onun mezarına gidiyorum." Felix sözümden sonra tekrar küçük bir kahkaha atmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐁𝐥𝐚𝐜𝐤 𝐑𝐨𝐬𝐞 /𝑯𝒚𝒖𝒏𝒍𝒊𝒙/ DÜZENLENİLİYOR
FanfictionHyunjin değerini bilemediği sevgilisi ile tekrar karşılaşır, ama bu sefer hiç bir şey umduğu gibi gitmez.
