Gözlerimi açtım,az önce yaşadıklarımdan geriye kalan minik parlak ışıklardı.
Evet bu sefer gerçekten boyut değiştirmiştim,bu rüya değildi yıldızımdan geriye kalanlar ve ben bu dünyada odamızda başbaşaydık.
Acaba bunu tekrar yaşayabilecekmiydim?.
Tam da bunu düşünürken,parlayan minik noktalar minik yıldızlar misali etrafımda dönmeye ve prlak ışıklarını yükseltmeye başladılar.
Neler olduğunun bilincinde olmadan güzel birşeylerin olacağını hissediyordum,hisslerim herzaman kuvvetliydi.
Bir anda odadaki karşımda duran minik kütüphanemin kitaplarını tek tek ezberlediğimi fark ettim,kelime kelime,virgülünden noktasına kadar herşey ezberimdeydi,iki satır ezber yapamayan ben başarmıştım,evet Agena sayesinde.Bir anda küçük ışıkların kaybolduğunu fark ettim.
Aynaya doğru gidip kendimle yüzleştim o an,
evet bu gerçek ben'dim.Sabah oldu,dışarıda eylül ayın sabahı minik soğuğu ile birlikte gelmişti.
Annem yine herzamanki gibi çoktan kahvaltıyı hazırlamıştı,odamdan çıkıp doğru yemek masasına gittim.Annemin yanağına minik bir buse kondurduktan sonra ikimiz de olacakların farkında olmadan kahvaltımızı yaptık.
Beni ne gibi serüvenler bekliyordu acaba,yerken sürekli aklımda dolanan sorulardan sadece bir tanesiydi.Odama gidip yarıda kalmış hazırlanmamı bitirmek istedim,kapıyı açar açmaz gece benimle birlikte bu dünyaya gelen minik yıldız misali noktalar odamın içinde uçuşuyordu,oda bırkatığım gibi olmayıp üstüne bir kaç eşyamın yer değiştirdiğini fark ettim. Onlara artık durmaları gerektiğini söyledim,tam yedi küçük yıldız karşımda sıralnmış bir şekilde,onlara kızmamam gerektiğini onlar bana yardım etmek için burada olduklarını söylediler.Sanki hepsi bir ağızdan konuşmuş gibiydiler.
Çantamı açtım onlara çantamın içine girmelerini söyledim fakat bunu bir emir kipi kullanmadan yaptım yani rıcada bulunarak.Emir verilmesinden hoşlanmazdım,emir verilerek yapılan herşeyin istemsizce yapıldığını biliyordum çünkü.Leyla'ya gösterse miydim?.
Ama anneme bile göstermemişken Leyla'ya göstermek olmazdı.
Evet bencilce bir durumdu bunca şey oldu kimseye bişey söylememiştim.Söylesem bile bunları duyduktan sonra yapacakları meçhuldu.
İnsanlar bazı durumları bozmak için yeltenebilir.
Güven eksikliği yaşamıyorum sadece temkinli davranıyorum.Evet ben Sitare.
Dünya'ya,İnsanlığa bu isim ile karışmışım.
Şimdi de yıldızlara.
Yaşım sekiz hani şu yatay yazıldığında sonsuzluğu simgeleyen işaret.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayalperest
Fantasyİnsan umudunu bağlamalı bir şeylere, Kendini arayıp, bulabilmeli. Bu dünyayı sevmesini bilmeli. Hayal kurmayı başarabilmeli. Kendini,hayalperestliğini sevmeli. Benim kendimi "Agena"yıldızımda parlarken bulduğum misali. Toz Pembe bir Fantastik kurgu...