~Yongbok'dan~
Kahkahalarım devam ettiğinde adama yaklaşıp yüzüme doğru eğildim.
"Gücün ne olduğunu mu merak ediyorsun?" Herkes diğerleri ile savaşırken ben bu çatışmanın içinde adama beni duyabilmesi için daha da yaklaştım.
"Sana gücün ne olduğunu göstereceğim." Sözümden sonra aldığım çakıyı bacağına sapladım.
"Öldün mü?" Bir kahkaha atıp adamın açık gözlerine eğildim.
"Ölmemişsin, seninle daha da eğlenebilirim demek ki!" Adamn tişördünü çıkartıp göğsüne beni hiç bir zaman unutamaması için Y harfini çakım ile kazıdım.
"Ne kadar da yakıştı!" Büyük bir kahkaha atıp adamın çakı sapladığım ayağına bastım, adam acı ile inlemiş ağlamaya başlamıştı.
"Bebecik ağlıyor mu?" Sırıtıp adama doğru eğildim.
"Ovv emziğin nerede?" Geri çekildiğimde adam ile gözlerimi birleştirdim.
"Seni öldürmeyeceğim, şükret bence." Geri çekildiğimde Yeji beni durdurup yüzümü incelemişti.
"Yongbok az önce.." Ona anlamsız gözlerim ile bakarken saçlarıma dokunmuştu.
"Saçlarının rengi açıldı.."
~Minho'dan~
Arabadan iner inmez Jisung'un ince bileğini sıkabildiğim kadar sıktım ve o anki kızgınlık ile yatağa doğru attım.
"O Felix değil." Jisung bana anlaşılmaz bir şekilde bakarken içindeki korkuyu bakışlarından anlayabiliyordum.
"OLAMAZ!" Ben bağırdığımda kulaklarını kapamış yatağa dayalı olan yatakta geri çekilip sırtını duvara yaslamıştı. Onu böyle görünce kendimi çekemeyip yanına geldim ve sıkıştırdım.
"Gördün değil mi? Adama ne yaptığını." Jisung kafasını evet anlamında sallayıp yutkunmuştu, ona fazla yakın olduğumdan gerilmiş görünüyordu. Boynuna yapışıp sertce emmeye başladığımda inlemiş beni geri çekmeye çalışmıştı.
"Minho ben senin rahatlama oyuncağın değilim!" Sözünden sonra geri çekilip dolan gözlerine baktım.
"Evet, değilsin." Bacağını sıkıp tekrar boynuna yapıştığımda Jisung ses çıkarmamış boş gözler ile duvara bakmaya başlamıştı, onun bu triplerini umursamayarak işime devam ettim.
Ellerim bacaklarından eşofman ipine geldiğinde çözüp eşofman ile iç çamaşırını beraber çıkardım.
"Yapma artık.." Sözlerine karşılık saçını çekip kafasını kaldırdım ve pantolonumu hafif indirip sertleşmiş aletimi çıkardım. Jisung dardı, bu yüzden canının acıyacağını bildiğim halde içine sertce girip acı içinde dolmasını sağladım. Genişletmek ile uğraşmak benim için sadece bir zaman kaybıydı sonuçta acıyı çeken ben değildim.
Jisung ağlamaya başladığında çenesini tutup bastırdım ve hıçkırıklarını sessizleştirmesini sağladım, sadece acı çektiğini gösteren sert nefes alışları duyuluyordu artık. Daha da hızlandığımda Jisung gözlerini sertce kapamış bacaklarını sıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐁𝐥𝐚𝐜𝐤 𝐑𝐨𝐬𝐞 /𝑯𝒚𝒖𝒏𝒍𝒊𝒙/ DÜZENLENİLİYOR
FanfictionHyunjin değerini bilemediği sevgilisi ile tekrar karşılaşır, ama bu sefer hiç bir şey umduğu gibi gitmez.