8. Sokak serserisi ile kavga edersin •Jeon Jungkook•

27 0 0
                                    

Ah, benim bu aptal kafam!

Bugün iş günümdü, ama benim aptal kafam pazar günü sandığı için geç kalmıştım!

Dar sokaklardan hızla, önüme bakmadan geçiyordum. Dediğim bazı kişilerden özür dileyip, yeniden hızla koşmaya başlıyordum.

Tam önüme devam ederken, yine de birine çarpmıştım. Dayanıp, karşısında eğildim ve "özür dilerim" dedim. Yeniden yoluma devam edecekken, birinin kolumdan tutmasıyla duru vermiştim.

"Küçük hanım, özür dilemekle bu il bitecek mi sanıyorsun ?"

Kaşını çatıp, arkaya dönmeye başladım. Siyah gözlü, kahverengi tonların saçları ve gözünün üzerine düşen bir tutam saçı onu çekici yapıyordu.

"Pardon ? Anlamadım ?"

"Beyninde sorun mu var ? Bak diyorum ki, özür dilemekle yalakanı kurtara bilmezsin!"

"Bakın beyefendi, size çarptım ve özür diledim. Konuyu uzatmanın ne anlamı var ? Zaten geç kalıyorum!"

"Demek geç kalıyorsun, o zaman biraz daha da geç kal. Senim yüzünden paralarım suya düştü, farkında mısın ?!"

"Ben ne yapa bilirim beyefendi ?! Paranıza sahip çıksaydınız!"

"Bana bak ucube, o paralar zaten benim değildi, patronumundu. Şimdi o paraları ona teslim etmesem beni keser! Eğer bir tek özür dilemekle yakayı kurtaracağını sanıyorsan, yanılıyorsun!"

"Ben sana çarptım, ama paraları doğru tutmaman senin hatandı. Elinde sıkı sıkı tutsaydın be! Hem ucube ne ya, sen kime ucube diyorsun hödük ?!"

"Ne ?! Hödük mü ?! Lan sen ne hakla bana hödik diye biliyorsun ?! Sen kim oluyorsun ya ?!"

"Walerna, Kim Walerna oluyorum ben! Asıl sen kimsin ki bana ucube diyorsun be pis hamamböceği!"

"Hamamböceği sensin lan, cadı! Ben de Jungkook, Jeon Jungkook! Ve bana dediğin tüm sözlerin bedelini sana ödeteceğim!"

"Ödet ulan, ödet. Jeon Jungkookmuş, oldu paşam başka ?! Cadı senin annendir!"

"Annemin ne günahı var lan geri zekalı!"

"Annenin günahı seni doğurmak, geri zekalı sensin hamamböceği!"

"Hâlâ da hamamböceği diyor ya, Ya sabır! Belli ki sen böyle adam olmayacaksın, benimle gel!"

"Nereye ulan, bırak o pis ellerini, senin lurdan şuraya bir adım bile atmam moruk!"

"Moruk senin babandır, gel lan!"

"Gelmeyecem ulan, gelemyecem!"

"Zora mı el atayım ?"

"Hayır."

"Atacağım!"

Deyip, beni hemen kucağına almıştı. Yaptığı harakete karşılık ona şaşırmış biçimde bakıyordum.

"Lan, bırak! Düşeceğim!"

"Korkma, düşmezsin. Hem kabul et, benim gibi bir yakışıklının kucağında olmak seni mutlu etmiştir ?"

"Lan moruk, bıraksana beni! Senin gibi vasıfsızın kucağında olmak beni kusturuyor, bırak!"

"Nah bırakırım, güzelce dedim, anlamadın! İlla zora el at dedin."

"Ben sana öyle söz demedim yıkık, bir yerlerinden uydurma."

"O bir yerlerim sana girsin!"

"Ne diyorsun lan, terbiyesiz! Bırak beni, seni polise bildireceğim! Cezano orada yersin artık!"

∆Tek Bölümlük Hikayeler∆ !Kpop!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin