"Yani gerçekten anlamıyorum,öğle araları depoda uyumak için değil mi?"yaklaşık yarım saat önce ikili kovuldakları marketlerin önünde oturmuş isyan ediyorlardı.Karmaşık ve yeterince saçma bir görüntü sunuyorlardı."Ya onu bunu boşver de bir insan neden dinlendiği için kovulur ki amına koyayım?İnsan hakları diye bir şey var.Sene 1984 aylardan Ağu"Hyunjin tam sözünü devam ettirecekken karşı yoldan ona seslenen birisini görüp duraksadı.Şimdi hiç sırası değildi.
"Hyunjin!"kıyafetlerinin içinde kaybolmuş gözlüklü çocuğun sesi gittikçe yakınlaşıyordu.Olacaklardan habersiz oturmuş elleriyle yüzünü kapatan Hyunjin yok olmak istiyordu.
"Napıyorsun burda?Arkadaşın kim?Selam ben Jeongin."sıcak bir karşılama sunan Jeongin'in eli Felix'in kadrajına girmişti.Felix hiç beklemeden uzatılan eli sıkmış ve ismini söylemişti.
"Felix bende.Merhaba."gülümsemesinin büyüleyici olduğunu düşünen Hyunjin,aklındakilerin gerçekleşmediğine şükür ediyordu.Ya da erken konuşmamak gerekirdi.
"Sen şu Hyunjin'in bahsettiği reçel çalan kasiyer misin?İnanmıyorum,sonunda tanıştık.Ben çok severim böyle hırsızlık işlerini ama pek beceremem.Bir gün birlikte çalalım bir şeyler."ve başlamıştı.Hyunjin'in korktuğu da buydu.Jeongin bazen,hatta her zaman boş konuşabilirdi.Saçma sapan şeyler söyler,ama kendini iyi hissederdi.
Felix kafasını Hyunjin'e çevirip gülümsedi. "Sanırım benim."demesiyle Hyunjin kafasını kolları arasına almış,dizine vurmuştu.
"Napıyorsunuz burda?Girsenize içeri."
"Kovulduk biz.Hayırlı olsun."boğuk çıkan sesiyle konuşan Hyunjin'in söyledikleriyle Jeongin güldü.
"Ya zaten belliydi böyle bir şey olacağı.Sen de habire öğle araları kaçıyordum Hyunjin.Hakettin."Jeongin'in söyledikleriyle kafasını kaldırmış,şaşkınmış gibi davranan Hyunjin konuşmaya başladı.
"Al işte.Görüyor musun Felix.Ne kadar çok cahil insan var dünyada.Ya Jeongin'ciğim,canım benim dinlenmenin nesi yanlış abi ya.Sabahtan akşama kadar siktiğimin marketinde duruyorum."
"Ya tabii sende haklısın da.Napalım boşver başka bir yer bulurum ben size."
"Ay sakın yapma.Önceden yaptın da ne oldu?Bak işte götüme dayaya dayaya attılar dışarı."
"İtiraz istemiyorum Hyung.İkiniz de bugün bendesiniz."dedi ve aralarından ayrıldı Jeongin.Bazen gerçekten olgun davranabiliyordu.
"Of hadi bizde gidelim artık.Sıktı burası."ayağa kalkıp üstünü temizlerken söyledi bunları Felix.
"İyi o zaman,ben sana yazarım.Jeongin bırakmayacak gibi peşimizi."
"Peki,yazarsın."bir yandan gülümseyen bir yanda da el sallayarak adımlayan Felix,arkasında onu hayranlıkla izleyen bir adam bırakmıştı.
_
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cashier || hyunlix
Fanfictionhyunjin'in çalıştığı marketin yanındaki mekanda çalışan felix,hyunjin'in marketinden reçel çalmaya başlar. hyunjin noldu lan sizin tarafa pek gelmiyo heralde musteri