14-hyun kurusun

179 20 24
                                    

uzun aradan sonra yine ben(pek uzun sayilmaz ama) inanin hic yazasim gelmiyo anca okuyom neyse fice gecelimm

.

.

.

sabah kalkınca ayı gibi uyuduğumu farkettim saate bakmak için telefonumu elime alıp ekranını açtım açmaz olaydım gözlerim saatte takılı kalmıştı ne demek saat suan 10??!?! hatta 11e geliyordu

kahretsin zaten devamsızlık tavan olmuştu ufak bir hesaplama yapınca (matematigim buna yetmedi) şuan ikinci derste olduklarını anladım dersin ortasında gitmek yerine teneffüste gitmeyi tercih ederdim bu yüzden öyle de yapacaktım

hızlıca altıma siyah bol bir eşofman üstümede hava sıcak olsada uzun kollu kalın bir kahverengi sweat geçirdim aynada ufak bir kendime bakış attıktan sonra saçımı yapmaya vaktim olmadığı için - ve birazda üşendiğim için- onları es geçip   botlarımı giydim son anda aklıma gelen şey ile salona doğru ilerleyip kkaminin mamasına ve suyuna bakmıştım ikisininde tam olduğunu görünce derin bir nefes vermiştim

adımımı evden dışarıya doğru atıp okula ilerlemeye başladım

.

.

.

okula varmıştım yine yarım gün yok yazılacaktım amk neyse diyip sınıfa girdim şuan teneffüs saatiydi ve sınıfta sadece hyunjin kai soobin ve beomgyu vardı -zaten kai soobin yüzünden bizim sınıftan çıkmaz olmuştu aptal çocuk-

nedensizce beomgyu'yu gülerken görünce gülümsedim kahretsin bu kadar güzel gülmek zorunda mıydı?

gülüşünden öpmek istiyorum

sanırım artık yavaş yavaş kabul ediyordum umarım yanlış birşey yapmıyorumdur

ben kendi halimde kapıdan beomgyu'yu izlemeye dalmışken hyunjin beni farketmiş olacak ki mükemmel drama queenliği ile bana doğru ilerledi

"nerdesin amın evladı sen gelmeseydin bu köpekler beni ısıracaktı çok korktum"

noldu der gibi kafamı kaiye çevirdim ve elini önemli birşey değil dermişcesine savurdu

"hyunjinle birazcık ama birazcık dalga gecmis olabiliriz ama birazcık ~~" dedi beomgyu son kelimesini uzatarak

"felix ile ilgili"deyip göz kırptı soobin arka taraftan

hadi ama be bunlar hala çıkmıyorlar mıydı

"dalga geçmeyin benim hyunumla döverim o götünüzü" dedim dalga havasıyla

kai "huyum kurusun ben birşey yapmadım hyung lütfen sal götümü" derken gülüyordum bir süre sonra gülmem kahkaya dönüşmüştü ne oluyordu hiçbir fikrim yoktu...

"yanlış biliyorsun kai huyum kurusun değil hyun kurusun"dedi soobin işte buna daha çok gülmüştüm

"neden iki saattir anırıyorsun be"dedi hyunjin mızmızlanarak,ben bu çocuğu yerim lan

"ay cen kızdın mı"

hyunjin enseme bir tane yapıştırırken "ağzını yamultma şerefsiz" demişti

"ee sen neden gecikmiştin" dedi beomgyu,sanırım kalbimi hissetmiyordum uzun zaman sonra  ilk defa bu kadar hızlı çarpıyordu buda beomgyu yan etkisi olmalıydı aslında bundan hoşlanmadığım söylenemezdi

"hiç öyle dün eve gidince direkt yatmıştım yatış o yatış ayı gibi uyumuşum valla "

"ay bende uyumuşum direkt en azından kurduğum 10 tane alarm bir ise yaradı da uyandım amk"
dedi beomgyu bana katıldığını belli ederek

"naptınız da bu kadar yoruldunuz ha" dedi soobin pis bir ima ile bize bakarken

"keserim o götünü" dedi beomgyu sinirlenmişe benziyordu..?

bu beni neden üzmüştü

"neyse siz saçma saçma konuşmaya devam edin zil çalınca uyandırırsınız"
dedim son olarak

ardından en arka cam kenarındaki sırama doğru ilerledim kafamı sıraya koyup gözlerimi kapattım aslında uyumaya niyetim yoktu ama bu pozisyonda daha rahat hissediyordum

aklıma gelen düşünceleri kovmaya çalışıyordum her zaman ki gibi
ben kabullenmiştim ama korkmuyorda değildim

ben düşüncelerimde boğuşurken kafamı koyduğum sıraya sert bir şekilde vurulması yüzünden afallamıştım

"uyan dedoş" dedi bir ses

sesinden tanımıştım aslında

"siktir git beomgyu" dedim kafamı kaldırmadan

"hoca gelecek birazdan"

"umrumda mı"

"değil mi"

"değil"

"sohbetin çok akıcı junnie"

junnie mi..?
bana daha önce kimse böyle hitap etmemişti
ona özeldi
sırıttım

"junnie demek ha" dedim fısıltıyla

"herkes sana yoncun yeon falan diyor ama bence junnie daha iyi hem farklı olmakta daha iyi"

farklı
benim ona özel olmamı istiyor?
hayır yeonjun bu kelimeden nasıl bunu çıkardın kendine gel

"hmm tamam uyandım bak şimdi yerine git" dedim doğrulurken

"hayır bugün senin yanındayım"

senin yanındayım?

"ha?"

"yani bugün senin yanında oturcam cunku" az oteyi eliyle gostererek
"hyunjin felixle oturuyor"

ben cok aptalim.

"peki tamam"diyebildim anca

hoca gelince selamlasip yerimeze geri oturmustuk ders yine fizikti ve  ben yine dersi dinlemiyordum

kafami beomgyuya cevirdim o benim aksime dersi can kulagiyla dinliyor ve  not tutuyordu onun gozlerine baktim fazla guzeldi evet gozleri mavi degildi ama bende okyanus etkisi yaratmicagi anlamina gelmiyordu

kayboldum gozlerinde dakikalar gecerken
o beni farketmezken

"neden iki saattir gozlerime bakiyorsun"

evet simdi sictin yeonjun

"sey yani gozlerin cok guzel kokuyorlarda"

beomgyu dersin ortasinda olmamiza ragmen kahkaha atmisti

"asiksin bana"

asigim sana

"he aynen"

"seninkilerde cok guzel parliyorlar" dedi eli ile gozlerimi isaret ederken

sana baktigim icin parliyorlar

"biliyorum canim ama sus bence yoksa sozlumuz 50 fln olcak"

"tamam junnie~~"

cevap olarak sadece gulumseyebilmistim

bunu bilerek mi yapiyordu
yukseliyorum amk cocu

.

.

.

sacmaydi ve kisa
taslaga atiyorum hadi by

conan gray-heather


cayimi hangi serefsiz caldi?! [beomjun]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin