1.

6 2 0
                                    

Selam.

Bu hikayeye başlarken biraz heyecanlıyım. İlk defa denemiyorum fakat ilk defa sizin önünüze sunuyorum. Eğer bir yanlışım varsa affola.

Hikayedekilerin hepsi kurgu olmakla beraber, hiçbir kitaptan alıntı bulunmamaktadır.



Bahçenin kapısını en çabuk şekilde açıp adımımı dışarıya attım. Eve doğru döndüğümde ışıklar hala kapalıydı. Kimseyi uyandırmadan çıkmak benim için bir onur sayılırdı. Gülümseyip saçımı arkaya doğtu savurdum ve koşar adım iki sokak ötedeki inşaatın yolunu tuttum. Saat 5.37 hava daha aydınlanmadan her gün geldiğim yere gelip yere oturdum. Hırkamın cebinden paketimi çıkartarak sigaramı yaktım. Buraya bu saatte gelmek bana hep huzur vermiştir. Ailem sigara içtiğimi bilmediği için kaçış noktam bu yıllardır devamı gelmeyen inşaat halinde bırakılmış bina oldu. Duvarlarında sprey boya ile yazılmış yazılar, çizilmiş resimler. Kirliydi belki ama huzurluydu, kavga yok en azından diye geçirdim sigaramın son dumanını çekerken. Hemen sol tarafımdaki beton duvara sürtüp ayağa kalktım. Yerdeki çakıllardan dolayı yürürken ses çıkartan ayakkabımın sesi boş binada yankılanmaya başladı. Geldiğim yolu aynen geri döndüm, aynı sessizlik ve aynı hızlılıkla odama giriş yapıp üzerimi değiştirdim. Yaklaşık bir on dakika sonra annemin ayak seslerini işittim. Daha sonra babamın anneme "Kahvaltı hazır olunca uyandırmayı unutma" sesini duydum.  Biraz daha bekleyip yataktan kalktıktan sonra mutfağa geçtim ve anneme yardım etmeye başladım. Saat 06.23 biz işe gidecek olan babam için kahvaltı hazırlıyoruz. Az ses çıkartmaya çalışarak kurduğumuz sofraya bakıp iç çekerek iki yan odaya gidip babama seslendim. "Baba hadi kahvaltı hazır." Hiçbir ses vermedi ama yatak gıcırdadı ve bir kaç adım sesi duyuldu. Hemen hızlıca mutfağa geri dönüp ekmek kesen anneme bakış attım ve çayları doldurmaya başladım ve doldurduğum çayları masaya taşıdım. Saat 06.32 bakışımı kol saattimden çekerek babama yoğunlaştırdım. Ağzına bir peynir atıp bana döndü. Ne var dercesine kafasını sallayınca duraksadım. Kafamı hemen önümdeki tabağa bakacak şekilde eğdim ve kahvaltılılardan yemeğe başladım. Saat 06.58  babam sofradan kalktı ceketini giyiyor. Annem kapıya doğru yönelip kapıyı açtı babamı yolcu ediyor bende mutfağı topluyorum. Bir fasıl hararetli konuşma geçiyor sadece arada bir Kerim ve Nazlı isimlerini duyduğum için anlamıyorum ama kulağım hep orda onları dinliyorum. Saat 07.01 annem yatak odasına gidip kapısını kilitliyor. Ben mutfağı toplamayı bitirince evi toparlayıp odama geçiyorum. Saat 07.30 beş dakika diye geçiriyorum içimden. Tuvalete doğru yürüyüp dişlerimi dırçalıyorum. Yüzümü iyice yıkayıp odama geçiyorum. Saat 07.34  bir sayı değişiyor ve telefonumun ekranına bir mesaj düşüyor

PAŞA: Gün aydıysa senin sayende Gün doğduysa sen uyandın diye
PAŞA: Günaydın güzelim

Yaklaşık dört aydır aynı saat aynı mesaj ve aynı kişi

SİZ: Gün mü aymış?

Ve aynı cevap


Oy vermeyi unutmayın :)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 03, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PAŞA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin