3.bölüm

71 3 0
                                    

Öğlen egehan eve geldi. Yine şu gözlükleriyleydi. Simsiyah giyinmiş ve kaykaylaydı. Bu kadar şımarık ve yaramaz olmasına artık katlanamıyorduk. Egehan hemen odasına çıktı. Bende oğlumla kocama yemek hazırlıyordum. Murat 1 saate gelirdi. Hemen köfteyi fırına koydum. Patateside onun üstüne koydum. Bu kızartmaları çok yapmaya çalışıyordum, çünkü egehan bitek bu yemeği adam gibi yerdi. Bende doysun diye bundan yapıyordum. Bir saat sonra tam da tahmin ettiğim gibi murat geldi. Kapıyı açtım. Hemen duş alıp yemeğe geldi. Bende alt kattan egehan'a bağırdım.
"Oğlummm sofraa hazır hadi annecim." Dedim, Ses gelmedi. Biraz bekledikten sonra murat :
"Egehaaannn hadi oğlum köfte varr!"
"Evet annecim hadii koşşş!!" Dedim bende. Ama bizi dinleyen kim. İlla yanına gidicektik. Murat :
"Ben bakarım." Diyip kalktı sofradan. Tam murat yukarıya gitmek için merdivene gittiğinde bir şey farkettim. Merdivenden bitane boncuk indi. Anlaşılan yine heryeri berbat etmişti. Tabaklara patates dağıtırken bir kaç dakika sonra bir çığlık duydum. Sonra murat'ın merdivenden düşmesi ve bayılması. Bende elimdeki kaşığı düşürerek şokla murata baktım. Ve hemen koştum, yanına. Kafası kanıyordu, tanrımm. Lütfen bir şey olmasın. Dedim ama merdivenlere baktığımda olayı çözmüştüm. Çünkü merdivenlerde bir sürü boncuklar vardı. İnanamıyorum! Murat demek boncuklara takılıp düşmüştü. Peki egehan o nerdeydi? Murat'ın kafasındaki kanı durdurmaya çalışırken diğer elimlede kolonyalı mendili burnuna tutuyordum. Ama uyanmadı. Tanrım neler oluyor? Hemen bir hışımda merdivenleri çıkıp egehanın odasına geldiğimde şok oldum. Resmen yere en az 1000 tane boncuğun üstüne oturmuş, elinde ayıcığı cam açık, komodinde sigara paketi aman allahım. Bir de gülüyordu. Ya gel de sinirlenme hemen bağırdım.
"Egehaannn!! O boncukları senmi attın o merdiveneeee!!"
"Kısmen."
"Egehan seni öldürürüm, seni öldürürüm."
"Biricik oğlun gene ne yaptı?"
"Egehan çıldırtma beniii!!"
"Of anne ya sadece boncuk savaşıydı."
"Ya oğlum tamam odanda yap boncuk savaşını ne diye merdivenlere de atıyorsun yaa al işte baban düştü. Ya beyin kanaması geçiriyosa? Hee nolcakk??" Dedim ve arkamdan bir ses : "tamam hayatım bağırma çocuğa iyiyim ben." Dedi murat. Hemen koştum ve başına baktım.
"İyimisin hayatım?"
"İyim birtanem bu kadar endişelenmene gerek yok." Dedi ve bizim bücür bey :
"Sevgili çifte kumrular aranızı açtım ama şuan midem delinmek üzere." Dedi şımararak. Murat poposuna vurup : "bidaha böyle saçma şeyler yapcanmı?"
"Evet."
"Ne?"
"Hee hayır."
"Aferinn.." Dedi murat ve soframıza oturduk. Yemeğe geldiğimizde ortada salata vardı. Egehan salatanın içindeki maydonozu göstererek :
"Daha kaç kere dicem bundan atma diye."
"Tamam anneem ye iş"
"Yemicem."
"Tamam yeme o zaman egehan. Ama tabağın biticek?"
"Tım."
"Ne?"
"Tamam yani." Dedi egehan. Akşam yemeğimizide yedikten sonra egehanı zorda olsa yatırıp kendimde uyudum..

GÖKYÜZÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin