fight me, tk

17

sizi cok bekletiyorum biliyorum ama bir onceki bolume o kadar az yorum gelmis ki :( bu beni cok mutsuz etti yorumlarinizi okumayi COK seviyorum

beni onlardan mahrum etmeyin😕

ve bu bolum duz yazi!

bu arada yeni bi twitter hesabi actim @/flopertaekook eger isterseniz bana ordan yazabilirsiniz takiplesip egleniriz falan iste!!! bence takip edin cok egleniriz

-

Taehyung o sabah hayatında bir ilki başararak alarmından yarım saat önce uyanmıştı ki buna uyuma diyemezdi çünkü tüm gece Jungkook ile olan öpüşme anını düşünmekten uyuyamamıştı bir türlü.

Buna inanamıyordu. Yıllardır platonik olduğu çocukla bu hale geldiklerine gerçekten inanamıyordu. Onunla öpüşmüş, üstüne üstlük yatağında uyumuş -bu kısmı pek hatırlamadığı için kendini suçlu hissediyordu.- ve en büyük olay ise annesiyle tanışmıştı. Bayan Jeon'un dünyadaki en tatlı anne olması onu ayrı mutlu etmişti tabii.

Kendi annesinden sonra gördüğü bütün anneler ona en iyi anne olarak gelebilirdi.

Taehyung oturduğu yatağından kalktığında çoktan okul formasını giyinmişti bile, yalnızca elindeki bes yaşındaki Jungkook fotoğrafı ile kısa bir konuşma yapmıştı. Artık evden çıkıp okula gitmek için hazırdı işte.

Jungkook'la okulun önünde buluşacaklarına dair sözleşmişlerdi bu yüzden onu bekletmeden koşarak gidecekti okula.

Sevgililiklerinin ilk gününde onu bekletemezdi tabiki!

Yüzündeki enerji saçan gülüşüyle odasından çıktığında gözü hemen karşı taraftaki salonda oturan annesine çarptı. Genelde evden kendisinden önce çıktığı için şaşırmıştı. Sınav gününün gecesi eve gelmediği zamanı hala oturup konuşmadıkları için bedenini büyük bir gerginlik kaplarken alt dudağını ısırmış, adımlarını dış kapıdan salona doğru çevirmişti. Yavaş adımlarla ilerlemiş ve kapının hemen yanında durarak ciddi ifadesi ile telefona bakan annesini izlemişti. Mimiksiz hali onu fazla geriyordu.

"Anne, neden gitmedin bugün işe?"

Taehyung durdu ve gelecek cevabı bekledi fakat annesi cevap vermek için acele etmiyordu. Bunun yerine yavaş yavaş telefonunun ekranını kaydırmaya devam ederken oğluna bakma ihtiyacı bile duymadan konuştu öylece.

"Bizim için bilet bakıyorum."

Duyduğu cümleyle Taehyung'un başından aşağı kaynar sular dökülürken bir kaç saniye duraksadı. Ne biletinden bahsediyordu annesi? Aklındaki şeyi kendinden uzaklaştırmak için büyük bir çaba sarfederken ellerinin arasında tuttuğu çantayı köşeye bıraktı ve salona tamamen girerek annesinin karşısına dikildi.

"Ne biletinden bahsediyorsun?"

Sesindeki korku bariz belli olurken karşısındaki kadın burnunun ucuna düşen gözlüklerinin üstünden kendine doğru baktığında ensesinden soğuk terler döküyordu. Hayatında ilk defa bir sabaha bu kadar mutlu uyanmışken saniyeler içerisinde bunun bozulmasına izin vermek istemiyordu.

"Sana söyledim, fizikten düşük alırsan Daegu'ya babanların yanına gideceğimizi biliyordun."

"A-ama henüz sonuçlar açıklanmadı bile."

Taehyung'un hızlı cevabına karşılık Bayan Kim telefonunu kenara bıraktı ve yüzündeki alaylı gülümseme ile döndü oğluna. Taehyung bu gülümsemeden nefret ediyordu.

"Gerçekten geçebileceğine inanabiliyor musun? Bay Kang'ı aradım ve sonucunu özel olarak bildirmesini istedim ve tam bir fiyaskosun. Üstüne üstlük sınavın yarısından ağlayarak çıktığını öğrendim."