17

259 23 4
                                    





Jisung, Chenle ve Haechan içeri girdiklerinde karşılarına Jeno çıkmıştı. Yeni gelenlere odalarını göstermek ve yerleşmelerine yardım etmek için valizleri alıp merdivenlere adımladı. Peşinden gelen Haechan ve Chenle'ye odalarını gösterdi ve daha sonra yerleşebileceklerini söyleyip salona getirdi ikiliyi.

Haechan ve Chenle salona girdikleri gibi sehpanın üzerinde gördükleriyle şaşkınlığa uğramışlardı. Jaemin tarafından kollarından tutulup koltuğa oturtuldular. Ayakta olan kardeşler ve Mark silahların başında dikilmiş hangisini kime vermeleri konusunda tartışmaya başlamışlardı.

Ancak Chenle, kendisi yerine karar verilmesinden hoşlanmadığı için ayaklandı ve silahların önüne geldi. Herkes meraklı gözlerle onu izlerken o, eline siyah kabzalı ve kısa kemerli, tıpkı Jeno'nun bacağına sarılı olan bıçak gibi bir bıçak aldı ve aynı şekilde bacağına doladı. Üzerindeki siyah pantolon sayesinde neredeyse gözükmeyecek kadar iyi kamufle olan bıçak oldukça tehlikeli göstermişti onu.
Daha diğerlerinin konuşmasına izin vermeden elini bu sefer tabancalardan birine uzattı ancak yarı yolda elinin üzerine konulan el ile durakladı. Jaemin'di onu durduran.

"Nasıl kullanacağını bilmiyorsan hiç bulaşma."

Chenle elinin üzerine koyulan eli ittirdi. Gözüne kestirdiği parlak metal tabancalardan birini parmakları arasına aldı. Ustalıkla ve oldukça hızlı bir şekilde emniyeti açtı, şarjörü taktı ve sürgüsünü çekti. Ardından soğukkanlı bir şekilde silahı Jaemin'e doğrulttu. Jeno ve Mark hızla bellerindeki silahları ellerine aldılar ve Chenle'ye doğrulttular. Haechan'ın çığlığı kulakları sağır etmişti o anlarda.

"Sana bilmediğimi düşündüren ne?" Ses tonu her zamanki gibi soğuk ve sakindi. Kendisine doğrultulan silahlar umurunda bile olmamıştı. Jisung ise olanlara şaşkınlıkla bakıyor, eli ayağı titriyordu. Hızla aklına ilk gelen şeyi yaptı ve Chenle'nin önüne geçti. Yavaşça parmağının ucuyla silahın ucunu yer doğru eğdi ve sadece Chenle'nin duyabileceği şekilde fısıldadı.

"Jaemin'e saygılı olman gerekiyor. Buradaki patron o. Böyle ani hareketler yapamazsın."

Chenle başıyla onaylayıp silahın emniyetini geri taktı. Elinde birkaç kez ağırlığını ölçer gibi yaptıktan sonra ise Jaemin'e uzattı.

"Sadece ağırlığını test ediyordum." Yüzüne alaycı da olsa bir sırıtış kondurdu ve Jaemin ilk defa barmenin suratında bir duygu görmüş oldu. Keyifle bir kahkaha attı bu yaşananlara. Bu barmen gerçekten gözüne girmeye başlamıştı.

Jeno ve Mark bir sorun olmadığını anladıklarında silahlarını tekrardan bellerine yerleştirmişlerdi.

Jaemin kendisine uzatılan silahı parmakları arasına aldı ve o da eliyle tartar gibi birkaç kez salladı.

"Ağır bir silah. Gördüğüm kadarıyla silah kullanmada hızlısın. Sana sürgülülerden bir tane lazım."
Eline masadaki silahlardan en renkli olanını aldı.

"Bu Jisung'un ilk silahıydı. Umarım hoşuna gider."

Chenle elleri arasına aldığı silahı incelemek üzere koltuğa, Haechan'ın yanına geri oturdu.

"Vay canına! Saçınla neredeyse aynı." Haechan'ın takıldığı noktanın bu olması Chenle'nin gözlerini devirmesine sebep olmuştu ama haklıydı.
Siyah metalin üzerine serpiştirilmiş kırmızımsı çizgiler gerçekten de saçlarıyla uyumluydu. Jisung'un ilk silahı olması ise içini kıpır kıpır etmeye yetmişti.
Jisung ise bu silah bilgisinin nereden geldiğini daha sonra Chenle'ye sormak için sabırsızlanıyordu.

"Haechan-ah, sıra sende." Jaemin, Haechan'ın yanına gelmesi için bir el hareketi yapmıştı. Gergin olduğu her halinden belli olan beden ayağa kalktı ve seri adımlarla masanın önüne geldi.

J Brothers | nct dreamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin