Uyandım ama hiç kalmak istemiyorum yatağıma zincirlenmek istiyorum. Yine o okula gidicem umarım benimle uğraşmayı bırakırlar.
Okul kıyafetlerimi giydim ardından kahvaltı ve okulun önündeyim... İç çekerek girdim sınıfa girdim hiç kimseye bakmadan oturdum. Ders başlamıştı ve kimse benimle uğraşmadı cidden sevinmiştim zil çalınca tekrar kimseye bakmadan kantine indim
Biraz uykuluydum o yüzden kahve almak en iyisiydi kahvemi alıp masalardan birine oturdum aynı zamanda telefonumla uğraşıyordum biri telefonumu elimden çekti ahh sanırım tekrar başlıyoruz derken karşımda dikilmiş trafoya baktım "masana gelmiş birini böyle mi karşılıyorsun ayıp ettin" gülümsedim en azından ateş yada güneş değildi "kusura bakma gerçekten görmedim otursana" telefonumumu geri verdi ve yanıma oturdu "eee nasıl gidiyor 2. Günün" göz devirdim "cidden güzel gidiyor kimse uğraşmıyor benimle" güldü "bizimkiler öyle takılıyorlar" koluna hafifçe vurdum "ya dün neler yaptılar" elimi tutu "eline noldu" ne olmuştu elime, elime baktım şimdi hatırladım çay koyarken kaynar su döküldü kızarmış ve yanmıştı "kaynar su döküldü" üfleyerek öptü etkilenmiştim ben!! Ben ya ben etkilenmek "geçtimi acıyor mu?" Kafamı sallayarak karşılık verdim ve dedim ki "artık acımıyor" gülümsedik ikimizde Şuan ne oluyorsa mükemmel bişey oluyor derken elimi çektim "sen şu arkadaşlarının yanına gitsene" geriye yaslandı "nerden çıktı şimdi onalar ne güzel konuşuyoruz" arkadan ayn ve yıldız geliyordu "arkana bak anlarsın" arkasına döndü güldü "onlar zararsız ya" ne diyo bu ya "zararsız mı beni onlar arabaya bindirdi" yaklaştı "tanıyınca seviceksin" aynen bayılıyorum çünkü bizim masaya gelerek sandalyeye oturdular "selam süre" dedi ay ve güldüler yıldızla beraber "ya siz gökyüzünden ne istiyorsunuz ay yıldız güneş gece" ne bu isimler dedim sırıttım "onlar bizi biz yapanlar" ellerimi bağdaj yaptım neymiş anlatın bende biliyim "peki anlatalım" dedi ay ve yıldız söze girdi "siren tehlike anını bildirir değil mi?" Karşılık verdim "evet yani?" Kafa salladı "bu yüzden sıla siren tehlikeli bi an olunca bildirir" sirenin adı sıla? devam etti "ay ve yıldız ayarlamazlar o yüzden ben yiğit ay" yıldız araya girerek "ben yıldız mert" aynı anda "biz gayız" gözlerim belirdi içtiğim kahve burnumdan geldi ben öksürmeye onlar gülmeye başladı trafo "noldu hemofobi misin?" Kafamı salladım "hayır, hayır asla karşı değilim şaşırıdım" ay birden yıldızı öptü trafonun tarafına doğru eğildim "ya benim karşımda yapmasanız" trafo omuzlarımı tutu gülmekten karnı ağrımıştı "geçti geçti bak" önüme döndüm yapmacık bi gülüşle "peki trafo neden trafo?" Trafo söze girdi "elektrik akımını sağlayan kişi anlamına geliyo bende gruptaki akımı sağlıyorum" ensemi kaşıyarak "ben anlamadım" trafo baktı "yakında anlarsın" neyse diyerek ay ve yıldıza döndüm "ee diğerleri" "şirin kısa boylu tatlı ama hırçın bi kız ismi öyle kaldı yazık ya" güldüm devam ettiler "bide Çikitay ve ışık bunlar sevgili değiler ama sürekli sevişiyorlar ışık çok acımasız Çikitay çok merhametli belkide o yüzden sevgili değiller" yüzümü anlamış şekilde buruşturdum güldüler ve devam ettiler "Ateş ve Güneş" yine geldi konu onlara geldi "onlar gruptaki tek gerçek ismini kullananlar grubu onlar kurdu isimleri ateş buldu" sıkılmıştım ayağı kalktım "size gece grubunuzla mutluluklar beni sarmıyo ya" diyerek kalktım
Sınıfa girdim siren ıslık çaldı "ışık yakaladı" ateş sert adımlarla omzuma çarparak gitti sarsıldım o nasıl omuz ya neyse umrumda değil takmıycaktım. Derse girdik ama hala "gece" grubu ortada yok.
Sonunda ders bitmiş toparlanıyordum. Merakta ediyordum nerde bunlar? Ya trafo merak içindeyken o kızı tekrar gördüm göz altı kapkara saçı başı dağınık kendinde değildi "iyimisin bişeyin mi var" dedim beni itti "bıraksana beni uzak dur" gülüyordu kafası mı iyiydi? "Bişey sorcaktım" umrunda değildi "trafo nerde?" "Mezarlıkta tabiki elektrik" yok bu kızın kafası iyice gitmiş kızın elinden tutarak götürdüm "lan bıraksana" hiç takmadan götürüyordum bu kızı böyle görmemelilerdi "salak sana yardım ediyorum" gülüyordu "sen mi güneşin düşmanı sen" ne düşmanlığı ya neyse eve gelmiştim ne annem ne ablam vardı şansıma kızı odama çıkardım uzandı hiç yerini yadırgamadı yaylandı aşağı inip mutfakta kahve yaptım içirdim kustu midem bulandı ama yapacak bişey yok kızı banyo ya soktum üstünü çıkartıyordum arkası dönüktü sırtımda yaralar sigara södürmüş gibi izler gözlerim dolmuştu hemen suyun altına soktum saçları birbirine girmişti taradım kendisine biraz olsa gelmişti havluyla odama döndük kendi kıyafetlerimden rahat olanları verdim "teşekkür ederim" mahçup bi sesle "rica ederim iyi misin şuan" kafasını salladı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İyi olduğuna sevinmiştim ama şimdi asıl mevzuya gelmeliyim "gece denen kişiler ne yapıyorlar neden değişik ismleri var anlat" yüzüme bakamıyordu "ben Aleyna geceye bulaşanlardan biriyim hatta ekibin parçasıydım bir zamanlar ta ki" tek kaşımı kaldırdım "ta ki ne?" "Uyuşturucuya bulaşana dek" kafamdan aşağı kaynar sular döküldü "neyden bahsediyorsun"iç çekti "burada bi uyuştucu savaşı var onlarla içenleri sattanları...." Sustu bağırdım "devam et susma söyle" ayağı kalktı "gitmem gerek" arkasından baka kaldım şoktayım ne yapıyorlardı?
