MULTİMEDİA'DAKİ FOTOĞRAF DİZE'YE AİTTİR.
Melek'in ağızından:
Sarp arabasıyla kapının önünde bizi bekliyordu.Harika görünüyordu.Arabasının kapısını açtı.Yanında Çağla yani onun sevgilisi oturuyordu.Kahverengi ve dalgalı saçları vardı.Hepimiz arabaya bindik.Sarp arabayı sürmeye başladı.Restaurantın önüne geldiğimizde durduk ve indik.Bir garson bizi masamıza kadar eşlik etti.Yiyeceklerimizi söyledik ve sohbet etmeye başladık.Çağla'nın kahverengi gözleri çok güzeldi.Eylül yemeğini beğenmemiş gibi duruyordu.Yemek boyunca çatalla oynayıp durdu.Yanımıza sarhoş olduğu belli olan bir adam geldi."Uuuu,çıtırlar.Bu akşam benim olsanıza."dedi ve Çağla'yı kolundan tuttu.Sarp adamın gözüne bir yumruk geçirdi.Adam sinirlenerek masadaki bıçağı aldı.O sırada kapıda Aras ve Berk gözüktü.Sarp adamın bıçak tutan elini ters çevirip büktü.Adam acıyla inledi.Biz de o sırada polisi aradık.Sonra Aras,Berk ve Sarp adamı restauranttan çıkartıp bir köşede dövmeye başladılar.Polis gelmeden adamın işini bitirdiler.Sonra herkes dağıldı.Sarp bizimle geldi.Yiğenini görmek istediğini söyledi.
Eylül'ün ağızından:
Sarp havuzun kapısından Defne'yi izliyordu.Defne Sarp'ın ablasının çocuğuydu.Sarp'ı görünce "Dayı,dayı!"diye koştu ve üzerine atladı.Işıltılı terlikleri yere düştü.Sonra havuza yine girdi.Tinker Bell mayosu ile çok şirindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bizim hikayemiz
Teen Fiction"Arkadaşlarını gerçekten seviyorsan asla kaybetmemelisin" demişler. Katılıyorum. Ben arkadaşlarımı hiç kaybetmedim. Umarım da kaybetmem. Tamamen kurgudur. Bol ekşınlı hikayemize bekliyorum