TEK GÜNAH

Şerefe stella mcclain

"Şimdi olmaz uza buradan" dedi stella ağzındaki sigarayı son kez içine çekip yere attı. "hadi ama güzelim harçlığını arttırırız" "leş gibisin siktir git buradan" adam kaba ve kirli ellerini stellaya doğru uzatmıştı. Karşı koymak istiyordu ama ne kadar çabalasada bu iğrenç adam istediğini alacaktı ,elleri vücudunda dolaştıkça dahada kirli hissediyordu birkaç damla yaş yanaklarından süzülürken yüzündeki makyajdanda biraz alıyordu Birkaç dakika sonra ona sahip olan ellere karşı gelemez olmuştu. Alışıktı zaten işi buydu karanlık sokaklarda kısa eteğiyle boy göstermek... hıçkırıkları sessizdi hatta artık ağlamıyordu üstüne çullanan sarhoş adamın işini bitirip gitmesi için dua ediyordu. Adam işini bitirdiğinde elindeki parayı stellanın cebine koydu. O'ysa çoktan sırtını duvara yaslamış yerde oturuyordu rimeli biraz akmış gibiydi "kendine gel kızım" dedi ve birkaç kez silkelendi üstünü düzeltip hiçbirşey olmamış gibi yoluna devam etti. Sokak lambalarının yanmadığı bir sokaktaki yıkık bir evde oturmak onun seçimi değildi gördüğü hiçbir insana güvenememek onun seçimi değildi bedenini satmakta ama ,herşey bir şekilde oluyordu işte herkesin bir sırrı vardı ve hayatı da onun sırrıydı. Evinin kapısına geldiğinde boyası akmış duvarlardaki şiş yerleri tekmeliyip kırıp döktü. Eğlenceli değildi ama öyleydi işte anahtarıyla kapıyı açıp içeri girerken kapıyı açmak için fazladan yüklendi belkide onu yağlaması için bir tamirci bulmalıydı. Bütün gün giydiği topuklular yüzünden neredeyse ayaklarını hissetmiyordu sessizce bir küfür salladı ayakkabılarını savurdu ve duvara tutunup denge sağlamaya çalıştı, adım atarken ayaklarının acısı gözlerini yaşartmıştı sokak kapısının tam karşısındaki mutfağa girdi ve mutfakta bulunan tek şeyi eline aldı. "Bir şişe viski harika" işe yarar diye düşündü adımlarını hızlandırıp eski banyosuna girdi şişeyi aynanın önüne koyup görüntüsüne uzunca baktı bir ton makyaj vardı yüzünde, boynunda o adamın izleri saklıydı , ismini bile bilmiyordu. Aynada gördüğü kadını sevmiyordu hemde hiç utanç ve kızgınlıkla soyundu üstünden attığı her kıyafette vücudunu tüm gerçekliğiyle görüyordu sıcak su dolu küvete girerken pürüzsüz vücudunun ne kadar kirli olduğunu biliyordu pürüzsüz demişken morluklar ısırıklar kızarıklıklar ve kesikler kesinlikle buna dahil değildi. Şişesine uzandı ve kafasına dikti tek ilacı buydu belkide, en azından yarın olana kadar unutacaktı herşeyi, ancak sarhoş olduğunda mutluydu. "birgün daha bu evde çürüdün stella mcclain şerefe" dedi şişesini havada salladı ve hayali bir çarpma sesi çıkardı. şişede kalan son yudumu yutarken dizlerini kendine çekti ve burnuna kadar suya battı, gözlerini yavaşça kapadı ve kendisini bu hayattan kurtarması için tanrıya dua etti.

Kesininlikle alışılmışın dışında aykırı bir hikayeyle karşınızdayım arkadaşlar. Anlatım 3. kişiden olacak yorumlarınızı bekliyorum desteğinize ihtiyacım var sizi seviyorum