İSTENMEYEN KIZ

Gizemli Kız

Üniversiteden  döneli tam olarak  iki saat olmuştu. Yurda geldiğim gibi sadece benim  kaldığım odaya geçip  iki saat  uyumuştum. Şuan ise  yatağımda  oturmuş kitap okuyodum  kitaba odaklanmıştım ki  kapımın çalmasıyla  bütün dikkatim  bozuldu  kapı  iki kere çaldıktan sonra açıldı gelen kişi yurdun temizlikçisiydi  başımı hafifçe kaldırıp temizlikçiye  baktım  temizlikçi  odamın temiz olduğunu  bildiği  halde  odamı  geldiği  her  seferdeki  gibi  odamı  temiz mi diye kontrol  etti. "Yaprak  odan  her  zaman  ki  gibi  tertemiz"
Cevap  vermek yerine sadece başımı sallamakla yetindim.
"Her neyse Ferda hanım seni odasına çağırıyor"
Acaba yine ne için azar işiticektim
Ferda hanım yurdun müdürüydü  sürekli beni odasına çağırır neden diyer kızlarla eğlenmiyor,gülmüyor,konuşmuyorsun diye  azar yiyodum. Sıkıntıyla nefesimi dışarıya verip temizlikçiye döndüm
"Birazdan giderim"  temizlikçi gülümseyip  kapıyı arkasından  kapatıp  çıktı.

Yatağımdan zorla olsada kalkıp
Aynanın karşısına geçtim  soluk ten rengim, dağınık açık kahve saçlarım,
Şişmiş su yeşili gözlerimle tam anlamıyla berbat görünüyodum odadaki küçük masadan sihay tarağımı elime alıp
saçlarımı tariyarak sıkı bir örgü yaptım
yatağımın üstündeki hırkayı üstüme geçirip odadan çıktım.
Ferda hanımın odası en üst katta olduğu için  merdivenleri çıkmam gerekti.
Oflayarak merdivenleri çıktım.
Son basamağa geldiğimde  Ferda hanımla karşı karşıya geldik
Beni gördüğünde kaşlarını çatıp
"Yarım saattir seni bekliyorum Yaprak"
Diye birden  yükseldiğinde  göz devirmemek için kendimi zor tuttum 
"Yarım saat mi?" Ne ara o kadar zaman geçti  " Yarım saat mi inanın ki 10 dk bile geçmemiştir "
Dediğimde Ferda hanım başını iki yana sallayıp " Haklısın ama beklemekten hoşlanmadığımı biliyorsun." Evet Ferda hanım sabırsız biriydi  5 dk beklemek onun için saatlerce beklemek  gibi uzun sayılıyordu." Her neyse özür dilerim  beni odanıza ne için çağırmıştınız" daha
fazla oyalanmak istemediğim için sadede gelmesini bekledim. Ferda Hanım ellerini göğsünde birleştirip  bilmiş bir tavırla " Bence gayet iyi biliyorsun, Aynı konuları konuşmaktan ben sıkıldım sen sıkılmadınmı Yaprak. "
Dudaklarımı büzüp başımı here eğdim
Ve " inanın ki bende çok sıkıldım ama ne kadar denesemde olmuyor yapamıyorum  hem bir tek ben suçlu değilim onlarda benden uzak duruyorlar
Bende sürekli birine muhtaçmış gibi davranmaktan sıkıldım  o yüzden bende oardan uzak durmaya karar verdim "
Dediğimde Ferda hanımın yüzü yumuşadı  elini kaldırıp örgülü saçlarımı  okşadı 

bunu ne zaman yapsa gözlerimi kapatıp hiç görmediğim annem sanki gelip saçlarımı okşuyormuş gibi hissediyordum  bu güne kadar bi Ferda hanım saçlarıma dokunmasına izin verirdim   gözlerimi açıp merdivenlerden bir basamak aşağı indim
Ferda hanım " Yaprak kendini dünyadan insanlardan  o kadar çok soyutlamışsın ki seni o  karanlık dünyandan çekip kurtaramıyorum. Başını kaldırıp etrafına baksan, bir adım atsan, yalnız olmadığını anliycaksın. Bir kere sadece bir kere denesen kızım " başımı iki yana sallayıp
buruk bir gülümsemeyle Ferda hanıma baktım " Ferda Hanım ben daha küçükken bile ailem tarafından istenmedim  o yüzden yabancıların  beni sevmesi için uğraşmıyorum.  Her neyse
konuşmanız bitti sanıyorum artık gidebilirmiyim? "  dediğimde yüzünün düştüğünü farkettim bir şey demesine izin vermeden yanından ayrılıp merdivenlerden hızla inip
odama geçip arkamdan kapıyı
sertçe kapattım  yere yavaşca çömelip
göz yaşlarım teker teker akmaya başladı
Hiç görmediğim Annemle  Babam beni terk etmeselerdi  belki şuan onlarla oturmuş sohbet edip gülüyor olurduk
Bu halde olmamın tek suçluları ikisi
beni o halimle daha bir kaç aylıkken
Nasıl terk ettiler aklım almıyor
Hiçmi acımadılar bana neden beni terk ettiler neden! Yatağıma yüzüstü uzandığımda göz yaşlarım daha çok şiddetlend