36

23.3K 2.1K 5.2K
                                    

Merhabalar

Sadece düz yazı olan bir bölümle geldim. Yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen 💜

Keyifli okumalar


















Jungkook

İçiyordum.

Yarını düşünmeden, düşünceleri kafamdan atma umuduyla içiyordum. Yoongi'ye yalan söylemiştim. Ona dediğimden daha uzun bir süredir içiyordum. Kanıma giren alkol vücudumu uyuşturuyordu ama beynimde susmak bilmeyen düşüncelerimi uyuşturamıyordu. Düşünceler susmadıkça kadehleri devirmeye devam ettim. İçtikçe içtim. Yaptıklarımdan sorumluluk almayacağım raddeye kadar içtim.

Alkol aldığımda kafam hala yerinde olurdu benim. Ne yaptığımı bilirdim. Ertesi gün de her şeyi gayet net hatırlardım. Fakat kendime engel olamazdım. Sarhoşluk beni ele geçirdiğinde, kendimi frenleyemezdim. Aklıma estiği gibi davranır ve ayılınca ne olacağını düşünmeden hareket ederdim. Bu yüzdendi belki de Yoongi'nin beni uslu durmam için uyarması. O da huyumu biliyordu ve uyarıyordu. Fakat ben çoktan sarhoş olmuştum.

Tek başıma kanepede yayılarak içiyordum. Gözlerimi kapatıp sızmayı deniyordum fakat bana inatmış gibi tek bir gram bile uykum gelmiyordu. Sesli bir nefes verdiğimde bardağımdaki son yudumu da kafama diktim ve yüzümü ekşiterek bardağı masaya sertçe bıraktım. O sırada gözüm bardağın yanındaki telefonuma ilişti. Birkaç saniye telefonumu izlemeye devam ettim ve bildirim gelmesi ile saniyesinde telefonu elime aldım. Fakat beklediğim bildirim gelmemişti. Gruplardan gelen saçma sapan konuşmalardı. Gerçi beklediğim bildirim ne, onu da bilmiyordum. Bu saatte Taehyung'un bana mesaj atmasını düşünerek aptallığı eden bendim. O bana hiç dönmeyecekti.

Her ne kadar kafamı dağıtmaya çalışsam da düşüncelerimin sonu bir şekilde yine Taehyung da bitiyordu. Son zamanlarda onu belki de takıntı yapmıştım fakat buna engel olamıyordum. Engel olabilmek için her şeyi yapardım. Bir zamanlar nefret ettiğim kişiyi bu denli düşünmeyi ben de istemiyordum. Bana zarar veriyordu fakat buna engel olamıyordum. Kendime bile açıklayamadığım bir şekilde ona bağlanmıştım ve şuan onun hayatımda olmaması canımı yakıyordu. Bunu düzeltememek ise en çok acıtan kısımdı.

Hala hislerime karşı bir isim bulamamıştım ve açıkçası sikimde de değildi. Hiçbir şeyi adlandırmak zaten istemiyordum. Zaten hislerime karşılık gelen bir kelime de yoktu. Çok karıştıktı hislerim. Daha önceden hissetmediğim ve ilk kez tecrübe ettiğim, aynı zamanda da bundan ölesiye nefret ettiğim hislerdi. Öyle karmaşıktı ki buna kısa bir kelime olarak adlandırıp geçemezdim.

Düşüncelerimde boğulduğum dakikalarda artık aldığım nefes bile yetersiz geliyormuş gibi hissediyordum. Bu yüzden ayağa kalkarak camları açtım ve biraz da olsun rahatlamayı denedim. Aniden kalktığım için biraz sendelesem de hala ayakta durabilecek kafaya sahiptim. Zaten kendimden geçecek kadar da içmezdim. Sınırımı bilirdim.

Camın önünde dikilmeye devam ederken gözlerim bildirim geldiği için titreyen telefonuma kaydı tekrardan. Yavaş adımlarla masaya yaklaştım ve elime telefonu aldım. Şifreyi girip ekranı açtığımda elim direkt rehber kısmına yöneldi ve gelen ekranda aşağı kaydırmaya başladım. Ekranı yavaş yavaş kaydırırken elim onun isminin üzerine geldiğinde durdum. Ona mesaj atmayı denemiştim fakat beni engellediği için mesajlarım gitmemişti. Fakat onu aramayı hiç düşünmemiştim. Bu yüzden gelen cesaretle isminin üzerine tıkladım ve titreyen elimle telefonu kulağıma yasladım.

Telefonu kulağıma yaslamam ile karşı taraftan duyduğum 'numaraya ulaşılmıyor..' cümlesi ile telefonu parmaklarım arasında sıkarak kulağımdan çektim. Numaramı da engellemişti ona hiçbir yerden ulaşamamam için. Ayakta beklerken yine kendi düşüncelerime dalmıştım ve gözlerim yanmaya başlamıştı. Fakat bu sefer onu her gördüğümde yaptığım gibi kendimi sıkmayacaktım. Ağlamak istedim çünkü başka yapacağım hiçbir şey yoktu. Gözümden bir damla yaş aktığında güldüm kendi halime. Ne kadar da acınası bir herifin tekiydim. Kim bilir Taehyung bu hallerime görse ne düşünürdü diye düşündüm kendi kendime.

Snapchat | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin