Tan taşçı-gayrı
Zeyno'dan çağrı'ya gelsin
.
Benim hiç aklıma gelmez seni kaybetmek dengemi bozar seni hiç ilgilendirmez tanrı yazar kendi bozar
Zeyno'dan
bu 1 haftalık süreçte çağrı'yı çok zor toparlamıştım aslında hayla daha iyi değildi ama bunu bana yansıtmamaya çalışıyordu tabi ki ben anlıyordum
şimdi ise kantinde oturuyorduk o boş boş etrafa bakarken bende onu izliyordum ve daha fazla dayanamayarak konuştum
Zeyno:çağrı iyi misin?
Çağrı:evet
Zeyno:yalan söylüyorsun çağrı basbayağı üzgünsün işte
Çağrı:çünkü benim annem öldü zeyno sencede normal değil mi?
çağrı'nın dediği şeyle zeyno yutkundu ve sonra elini yüzüne koyup okşamaya başladı ama birden yanlarına berk ile ege gelip oturdular
Ege:ne yapıyorsunuz bakalım
Zeyno:çağrı iyi değil de keyfini yerine getirmeye çalışıyorum
Berk:çağrı hayla mı ya
Çağrı:ne yapayım berk annem öldü diyip geçeyim mi?
Berk:biz zaten sana onu yap demiyoruz ama en azından biraz da olsa toparlan
Çağrı:çok zor benim için zaten hiçbiriniz beni asla anlamayacaksınız
ege duyduğu şeyle masanın üzerinde duran çağrı'nın elinin üstüne elini koyup konuştu
Ege:ben seni çok iyi anlıyorum çağrı biliyorsun benimde annem yok ama bir şekilde unutmaya çalışıyorum
Çağrı:iyi ki varsın ege
Ege:sende iyi ki varsın çağrı
sonra ikisi hemen sarıldılar ama o sırada sıla okulun içine girdi o yüzden zeyno ayağa kalkıp konuştu
Zeyno:ben bi lavaboya gidip geliyorum çağrı size emanet