İyi okumalar . Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayın ♥️
"Neden izin verdin " dedi Karaca telaşla
"Sakin ol . Her şey yolunda " diyerek güldü Selçuk. Azer hızlı adımlarla yürüyordu . Kapalı kapinin önünde durdu .Karaca cebindeki kartı çıkardı Selçuka bakarak.
"Çok merak ediyorum bir şey bulamadığınızda özür dileyecek misiniz "
Sert ifadesiyle Karaca'ya döndü Azer . Biraz yaklaşıp yüzüne eğildi.
"Eğer bir şey sakliyorsan dua et bulmiyim . Yoksa sen dahil hepinizi gebertirim"
Karaca güldü . Baştan aşağı Azeri süzdü aşağılayıcı bakışlarıyla.
"Orası hiç belli olmaz " dedi o da Azer'e yaklaşarak.
"Yani kimin kimi öldürdüğü " dedi Karaca Azer'e iyice yaklaşarak . Nefesi Azer'in tenine degmisti . Azer gözlerini yumup geri çekildi.
Selçuk duvardaki cihaza cebinden çıkarttığı kartı okuttu . Bir ses geldi ve kapı açıldı . Azer açılan kapıdan içeri meraklı gözlerle baktı .
Yüzlerinde maskeler , beyaz önlükler içerisinde çalışanlarla doluydu . Herkes şaşkınlıkla bu tanımadıkları adama bakıyorlardı .
"Lütfen işinize dönün . Unutmayın sağlık her şeyden önemlidir " diyerek güldü Selçuk. Azer etrafa bakinarak gezindi . Ama aradığı şeyi bir türlü bulamadı . Gezmedigi oda kalmamisti.
"Başından beri planlanmıştı bunu değil mi "
"Her şeyi hem de "
"Şurası " Selçuk ve Karaca Azer'in gosterdigi yere baktı .
"Orda ne var "
"Oda "
"Oda mı "
"Evet "
"Burada birileri mı kaliyor yani "
"Sakıncası mı var "
"Bakmak istiyorum "
"Tabiki " Karaca Selcukta gördüğü kararliliktan etkilenmişti . Azer'in önüne geçip dümdüz yürüdü. Karşısında gördüğü kapıya bildiği tek şifreyi yazdı ve kapı açıldı. Burası oraya ilk geldiginde kaldığı odaydi. Yatağının yanındaki duvardaki çizik izlerinin yerine baktı ama yoklardi . Sanki her şey çok farklıydı. Azer Karaca'nın bakışlarının olduğu yere baktı . Ama bir şey göremedi.
"Artık emin misiniz "
"Hayır "
"Daha ne istiyorsunuz "
"Böyle bir yerde neden oda var ki "
Karaca emin adımlarla Azer'e yürüdü . Tam önünde durdu .
"İnsanin belli zamanlarda uyuması gerek öyle değil mi . İster kendi ister biriyle " diyerek Azer'in gomleginde parmaklarını gezdirdi. Bu pervasız hareketleri Selçuku gulduruyordu . Azer yutkunarak geri çekildi .
"Bence bir şeyler saklıyorsunuz Karaca hanım ve ben bunu er ya da geç öğrenicem "
Azer hızla odadan çıkmıştı . Uzun koridordan geçerken amcasının gören Selen bağırmak istedi ama yapamadı .
"Sakin yapma. Eğer şimdi bagirirsan onu da bizi de öldürürler "
"Ama o benim amcam bizi bulmuş "
"Hayır Selen anla artık burdan kacisimiz yok "
Selen tam bagiricakken Karaca engel olmuştu . Ağzına kapanan elle cirpindi Selen .
"Ne işi var kızların burda . İki tane çocuğa sahip cikamiyorsunuz "
Çocukları ellerinden kaçıran adamlara baktı Karaca . Daha önce onlardan dayak yiyordu ama şimdi onlara emir veriyor , eziyordu .
"Nefret ediyorum senden bırak beni " Selenin ona vurmasini durdurmak için kollarından tuttu Karaca.
"Size söyledim. Burdan çıkışıniz yok . Eğitimleri kabul edin . Yoksa.."
"Yoksa ne " dedi Ayça sinirle Karacaya bakarak .
"Yoksa yeni hocanız size aklınızın alamayacağı işkenceler yapar " diyerek güldü Karaca. Karaca'nın bu kadar değişmesine sevinsede Selçuk bir yandan da korkuyordu . Hızlı değişimin sonuçları çok olurdu . Kizlar şok icerisinde birbirine bakmıştı . Bu olamazdı . Olmamalıydı .
Karaca gözlerinin dolmasına hakim olmaya çalışıyordu. Suyun içinde bogdugu Selene baktı . Onun yerinde kendini gördü . Gözlerini yumdu . Geçmişteki anılarıni gözünde canlandırdı . Selenin çırpınışları aslında onun çırpınışlarıydi . Daha fazla dayanamayıp Seleni suyun içinden çekti . Nefes nefeseydi Selen. Karaca'nın kollarini tuttu sıkıca. Tekrar su dolu küvete girmek istemiyordu . Yalvaran gözlerle baktı.
"Yapma lütfen " dedi ağlayarak. Karaca hızla odadan çıkmıştı. Selçukun sesine bile aldırış etmeden laboratuvardan dışarı çıktı . Kapıdaki görevlilerin önüne geçmesiyle durdu . Arkasından gelen Selçuk konuştu .
"Nereye gidiyorsun "
"Biraz dolasicam "
"Tek başına çıkman yasak biliyorsun değil mi "
"Hemen gelicem. Kactigim felan yok "
Karacayı kolundan tutup çekti Selçuk .
"Neyin var senin birkaç gündür kendinde değilsin "
Karaca tam konuşacağı sırada Selçuk elini kaldırdı .
"Sus . Kendini toparla hemen . Seninle bir anlaşma yaptık . Zamanı gelince bu kapıdan dışarı cikicaksin zaten "
Karaca hiçbir şey demeden geri dönmüştü.
"Ama yine de geri geliceksin Karaca . Cikigina çok pişman olucaksin "
Selçukun planları vardı. Azer için Karaca için . Ayça Selen . Burda yer alan her çocuk için planları vardı. Ama dengeleri bozucak bir şey olacaktı . Bu planları bozacak bir şey .
Karaca kapidan içeri girecekken ona bakilmadigindan emin olunca laboratuvarın arka tarafına doğru yöneldi . Buradan uzaklaşmak istiyordu. Adımlarını hızlandırdı . Arkasında duyduğu ses onu tedirgin etti. Döndüğünde ağzına kapanan ellere baktı . Karşısındaki ise bogazina dayanan bıçağa göz ucuyla baktı .
"Çok etkilendim doğrusu " dedi Karaca eli iterek.
"Selen nerde "
Karaca'nın az önce yaptıkları aklına geldi . Gözlerini kaçırarak yutkundu. Sonra umarsızca gülerek konuştu ."Ne biliyim ben . "
"Yalan söylemeyi kes "
"Birincisi yalan söylemiyorum. İkincisi illa bir şey kesmemi istiyorsn bu boğazın olabilir " diyerek bıçağı biraz daha bastırdı . Azerin boğazında ufak bir kesik oluşmuştu . İkiside birbirine bakıyordu . Bu savaşın tek bir kazananı olucaktı . Peki bu hangisi olucaktı . Azer , Karaca, Selçuk ? Kim olucaktı ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇIŞ
Novela JuvenilKaçırıldığı yerden kurtulmaya çalışan Karacanın verdiği kararlar neye mal olacaktı ?