Lanetli Ev

158 12 8
                                    

O gün hava güneşli ve biraz serindi. Yani çok güzeldi. Bugün yeni bir eve taşınacağız. Gerçi herkes taşınacağımız evin lanetli olduğunu söylüyor.

O evin bir efsanesine göre bir kaza sonucu o evde ölen annenin ruhu kızını bulmak için oraya geliyormuş ve garip sesler çıkararak kızını arıyormuş. Bulamayınca ise büyük bir hiddetle yarın geri geleceğim diyormuş.

Ben böyle şeylere pek inanmam. Ne kadar gerçek olduğuda tartışılır. Bana daha çok bizi istemedikleri için öyle şeyler dediklerine inanıyorum.

Kardeşimle beraber annemlere kolileri kamyona taşımalarına yardım ediyoruz. Koliler biraz ağır ama bir çırpıda bitirdik. Saat bir gibi eve geldik. Evin temizliğini önceden yapmıştık. O yüzden direkt eşyaları yerleştirmeye koyulduk. Yeni komşularımızın yardımıyla işimiz saat altı gibi bitmişti. Annem herkese
yorgunluk çayı demlemişti.

Çayları içtikten sonra komşular gitti. Bizde oturup film izlemeye karar verdik. Babamla kardeşim film seçerken biz annemle mısır patlatıp içecek doldurduk. Onları bir tepsiye koyduk ve bir de battaniye aldık. İçeri geçtiğimizde babamla kardeşim film seçip çoktan çekyatı açmışlardı. Koltuğa oturup battaniyeyi örttük üzerimize. Filmi açıp izlemeye başladık.

Harika bir filmdi. Film izlemeyi bitirdiğimizde saat on gibiydi. Kardeşim uyuyakalmış babamla annem esneyip duruyordu. Annem hadi yatalım artık dedi.
Fakat benim hiç uykum yoktu. Annemlere siz yatın benim uykum yok biraz daha bir şeyler izleyip öyle yatarım dedim. Tamam dediler. Herkes yatınca kendime bir kahve yaptım. En sevdiğim kanalı açıp izlemeye başladım. Saat on iki buçuk civarıydı.

Fazlasıyla uykum gelmişti.
Fakat arka odalardan garip sesler geliyordu. Bir an aklıma o efsane geldi .

Yoksa bu efsane gerçek mi diye düşündüm. Yok ya saçmalama Mercan sadece uykun geldi saçma şrylet uyduruyorsun kafandan o kadar dedim içimden. En iyisi gidip yatmak diye düşündüm. Odama gittim fakat kapıya bir insan silüeti yansıyordu. Uzun bir elbise, salık saçlar ve çıplak ayaklar. Aklımı kaçırıyor gibiydim. Çünkü 10. kattaydık. İnsan yansıması biraz garip ve korkutucuydu.

Uykum olduğundan halüsinasyon gördüğümü düşündüm. Hemen koşup yorganın altına girdim. Korkuyordum ama beş dakika içinde uyumuşum.
Sabah beni annem uyandırdı. Kızım Mercan haydi kalk saat on iki kahvaltı yapıcağız seni bekliyoruz. Ne on ikimi diye sıçradım. Evet on iki dedi annem gülerek.

Hemen kalkıp elimi yüzümü yıkadım ama hala dün gece olanları düşünüyordum. Sadece bir halüsinayon gördüğüme kendimi inandırdım. Yüksek olasılık öyleydi. Neyse bu olanları unutmalıyım diye düşündüm. Zaten o efsanenin gerçek olma ihtimali yok.

Olanları unutup mutlu bir şekilde aşağıya indim. Ailecek mutlu ve güzel bir sohbet eşliğinde kahvaltımızı yaptık. Kardeşimle (bu arada adını söylemedim adı Elif) beraber annemden izin alıp aşağıdaki parka gittik. Orada bir saat kadar oynadıktan sonra eve geldik.

Annemle babam balkonda kahve içiyorlardı. Üzerimi değiştirip rahat şeyler giydikten sonra bir kahve de kendime yaptım. Odamda ders çalışırken kahve çok iyi gidiyor.
Üç saat sonun da dersimi bitirince annemlerin yanına salona gittim. Kardeşim kitap okuyordu. Annemler onu rahatsız etmemek için sessizce telefona bakıyorlardı. Ben de onların yanına oturdum. Annem sessizliği bozdu.Kızım dersin bitti mi diye sordu. Bende bitti ama biraz başım ağrıdı diye cevap verdim.

Olsun birazdan geçer dedi. Neşeli bir şekilde eveeet bugün ne yemek istiyorsunuz diye sordu. Galiba kalp kalbe karşıdır dedikleri şey doğruymuş.
Hep bir ağızdan domates soslu makarna diye bağırdık. Annem hepiniz aynı şeyi istediğine göre tamamdır dedi. Annem mutfağa gitti bende yardıma gittim. Beraber yemek hazırladık.
Babamla kardeşimi sofraya çağırdık. Yemeğimizi yedikten sonra mutfağı toplayıp içeri geçtik.
Babam size bir sürprizim var dedi. Hepimiz sürprizi merak ediyorduk.

Lanetli EvHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin