12

379 50 15
                                    

Sunghoon gözlerini açtığında bembeyaz bir oda görmeyi beklemiyordu. Işıktan dolayı gözleri rahatsız olmuş ve tekrar kapanmıştı. Bir el onu rahatsız eden ışığı kapattığında Sunghoon gözlerini tekrar açıp elin sahibine baktı.

Tabiki Mina'ydı Heeseung olcak değildi ya?

"Günaydın bebeğim.."

"A-abla Heeseun- Ahh" Sunghoon elini başına götürdü. Başı feci bir şekilde ağrıyordu. Büyük ihtimalle kafasını bir yere çarpmıştı.

"Sunghoon! İyi misin? Heeseung'ı boşver şimdi-"

"ABLA NASIL BOŞVERİYİM" dedi Sunghoon bağrırken gözleri dolmaya başlamıştı.

Ablası ona sarıldı. Saçlarını okşamaya başlarken bir yandan da konuşmaya devam etti.

"Bebeğim.. biliyorum kafan şuan çok karışık. Ama lütfen bana biraz daha zaman ver her şey düzelince sana anlatacağım.. Lütfen bebeğim."

Sunghoon kollarını ablasının bedenine sardı. Evet kafası karmakarışıktı. Neler olup bittiğini bilmiyordu ve bilmediği şeylerin küçücük bir şey olduğunu sanmıyordu.

"Peki.. Şuan o nerde?"

Ablası geri çekilip kolundaki saate baktı.

"Sanırsamm.. Şuan uçaktan iniyor"

Sunghoon gözlerini büyüterek ablasına baktı.

"Ne demek uçaktan iniyor?"

Ablası tam konuşacakken doktor içeri girdi. İki çift göz doktora bakınca Sunghoon derin bir nefes aldı.

"Bay Park, ciddi bir beslenme sorununuz var. Kaç gündür yemek yemiyorsunuz?"

Sunghoon bilmiyordu. Kaç gün geçmişti veya hafta. Ablasına dönünce ablası onun yerine cevap verdi.

"Sanırsam bir hafta 3 gün. Ben bazen zorla yedirsemde geri kusuyordu."

"Anladım.." diyerek bir kaç şey not aldı elindekine. "Bir kaç gün bizimle kalacaksınız. Merak etmeyin uzun bir süre değil sadece 3-4 gün." Diyerek devam etti doktor. "Birazdan size yemek gelecektir. Sağlığınız için düzgün bir şekilde beslenmelisiniz. Ve anladığım kadarıyla uyku düzeniniz de bozulmuş. Dikkat ederseniz sevinirim." Diyerek çıktı odadan doktor.

"Falan filan işte" diyerek göz devirdi Sunghoon. "Nerde kalmıştık. Hah! Heeseung.. ne uçağından iniyor. Nerde o şuan. Nasıl? İyi mi? Bir şey olmadı dimi ona!"

"Sunghoon sakin ol." Dedi ablası sakince ve gülümsedi. "Heeseung... Buraya geliyor bebeğim."

***

"SUNGHOON SAÇINI TARAMAYI KESER MİSİN ZATEN ÇOCUK SENİ NE HALLERDE GÖRMÜŞ ŞİMDİ Mİ AKLINA GELDİ SÜSLENMEK" diye bağırdı ablası tuvalette saçını düzeltmeye çalışan Sunghoon'a.

"Ya abla! Sus ya" diye devam etti saçını düzeltmeye

"Ay iyi ki aşık oldu" diye mırıldandı Mina gülerek.

"SENİ DUYUYORUM!" Diye bağırdı Sunghoon. Elindeki tarağı bırakıp tuvaletten çıktı bir eliyle yanındaki demiri götürerek. Serum takılıydı. Sonrasında yatağa geçti ve saate baktı. Ne zaman gelecekti? İyi miydi? Değişmiş miydi?

Kapı çaldığında ikisi de kapıya döndü.

"Gir!" Diye bağırdı Sunghoon.

why do u hate me // heehoon-seungsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin