13

316 35 19
                                    


"Ahn Jae Hyun. Burda ne işin var."

Hemşire odadan çıkmıştı. Bay Ahn Heeseung'a doğru bir kaç adım attı.

"Benden kurtulabilceğini mi düşündün Lee" sonrasında yüksek sesli bir kahkaha attı.

Heeseung bir şey demedi. Sunghoon ise ne olduğunu anlamamış bir şekilde Heeseung'a bakıyordu. Heeseung ona baktığında gözlerindeki korkuyu hissetmiş ve rahatlamak amacıyla gözünü kırpmıştı. Mina kardeşinin yanına gidip saçlarını okşamaya başladı.

"Şşş korkma bir şey olmayacak" dedi ablası. Sunghoon alt dudağını dişledi.

Ahn Jae Hyun, Sunghoona bir kaç adım attı. Heeseung bunu görmesiyle hemen Sunghoon ve Jae Hyun'un arasına geçince Jae Hyun duraksadı.

"Oh merak etme Heeseung'cım Sunghoon'una bir şey yapmayacağım"

Heeseung elini sinirden yumruk yaptı ve tırnaklarını avcuna batırdı. Bu adam Sunghoon adını bir kez daha ağzına alırsa kavga çıkacaktı. Fakat sonra elinin üstüne hissettiği elle yumruğunu sıkmayı bıraktı. Eline bakınca Sunghoon'un eli olduğunu gördü. Şaşkınca arkasını dönünce Sunghoon'un korku dolu bakışlarını gördü. Aniden kulağında bir nefes hissettiğinde Ahn Jae Hyun kulağına fısıldadı.

"Merak etme ona çok bir şey yapmayacağım. Fakat acı çektiğini izlemek eğlenceli olacak."

diyip geri çekildi. Heeseung bir hışımla oraya döndüğünde Sunghoon ne olduğunu anlayamadan elini çekti.

"Ne saçmalıyorsun be orospu çocuğu" diyerek yumruk attı ona. Sunghoon yükseke sesten olcakki elleriyle kulaklarını kapattı. Mina koşarak aralarına girdiğinde bir kaç dakika onları sakinleştirmeye çalıştı, sonra aniden odanın kapısı açıldı ve güvenlikler girdi. İki kişi Bay Ahn'ı tutunca diğer ikisi Heeseung'ı tutacaktı ki Mina gerek yok diyerek polisleri ikna etmeye çalıştı. Güvenlikler ilk izin vermesede sonra izin verdiler. Bay Ahn ise çıkarken Heeseung'a bakıp sırıttı. Sonrasında güvenlikler de gittiğinde Heeseung Sunghoon'a döndü. Hala elleri kulağındaydı ve başı aşağı doğru eğik bir şekilde gözlerinden yaşlar akıyordu. Heeseung ne yapacağını bilememiş sonrasında Sunghoon'un hizasına gelmek amacıyla eğildi.

Ellerini Sunghoon'un yüzüne çıkarıp yanağındaki yaşları sildi ve çenesinden tutup kafasını kaldırdı.

"Şştt bir şey yok bebeğim.." dedi saçını okşarken. "Hadi sen dinlen olur mu?"

Sunghoon başını salladı ve başını yastığa gömdü. Elleriyle yorganı başına kadar çekince Heeseung Mina'ya baktı.

,,,,,,,,

Heeseung ona çarpan topla yere düştü. Acvunun içi yanmaya başlarken gözünden yaşlar akmaya başladı küçük çocuğun.

"Ahaha şuna bakın! Bebek gibi ağlıyor" dedi topu atan çocuk. Diğerleri de ona katılıp gülmeye başladılar. Heeseung'ın ağlaması şiddetlenince koşarak birinin geldiğini gördü.

Sunghoon Heeseung'ın arkasındaki toplu alıp çocuğun kafasına fırlattı ve çocuğun yanına yürüdü. Çocuk aldığı darbeden yere düşünce kızgınca Sunghoon'a baktı.

"Bir daha Heeseung'la uğraşırsan daha beterini yaparım haberin olsun." Diyerek Heeseung'ın yanına koşmaya başladı.

Arkadaşı hala ağlıyordu. Sunghoon yere çömelip küçük ellerini Heeseung'ın yanağına çıkarttı ve yüzündeki yaşları silip küçük bedenini karşısındakine sardı.

O sırada öğretmenler olayı yeni fark etmişti

"Hadi kalk Helii. Şu öğretmenler gelmeden odamıza gidelimm" diyerek kalktı Sunghoon. Elini Heeseung'a uzatınca Heeseung onun elini tutmuş ve kalkmıştı. Sonrasında onlara doğru gelen öğretmeni takmayıp odalarına koştular.

Odalarına vardıklarında Sunghoon Heeseung'ı yatağa oturtturmuş ve çekmeceden bulduğu krem ve yarabandıyla geri gelmişti. Heeseung'ın eline kremi sürüp yara bandı yapıştırdığında Heeseung'a tekrar sarıldı.

"Seni çok seviyorum, başına bişi gelirse hemen beni çağır olur mu? Onlara cezalarını vereceğim" dedi ve geri çekildi. Heeseung başını salladığında Sunghoon dudaklarını karşısındakinin yanağına bastırdı ve gülümsedi. Heeseung da gülümseyince Sunghoon,

"Ha sen biraz dinlen. Ağlayınca uykun gelmiştir. Benimde hep öyle oluyordu" diyince Heeseung başını salladı ve yatağına uzandı.

"Şeyy... Birlikte yatalım mı?" Diye sordu Heeseung. Sunghoon bunu duyunca şok olsada sonra Heeseung'ın yanına yattı. Bu sefer Heeseung kollarını Sunghoon'un bedenine sarınca gözlerini kapattı ve ikisi de bu şekilde uyumaya başladılar..

,,,,,,,,,

"O zaman ben burda kalacağım. Sen evinize git kapıları kilitle olur mu? Bu heriften her bok beklenir" dedi Heeseung Mina'ya. Mina başını salladı. "Sana güveniyorum Heeseung" diyip kardeşine baktı. Bir süre saçını okşadıktan sonra Mina'nın telefonu çaldı.

"Alo. Evet. Ah üzgünüm tamamen unutmuşum kardeşim hastaneye kaldırıldı da. Teşekkür ederim. Hemen geliyorum"

"Oo sevgilin mi" dedi Heeseung, Mina telefonu kapattığında. Mina gözlerini devirdi. Hemen telefonunu çantasına atıp. "Sanane ya" diyerek hızlıca odadan çıktı.

Heeseung kıkırdayıp, Sunghoon'un yanındaki sandalyeye oturdu. Eliyle Sunghoon'un saçlarıyla oynamaya başladı.

"Üzgünüm Hoonie"

*********

SELAAAM  AHAHA
Bu kadar beklettiğim için kusura bakmayınız 😓😓 ve bu kadar beklemeden sonra kısa bir bölüm oldu ona da kusura bakmayın.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 14, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

why do u hate me // heehoon-seungsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin