Henry.. seni görmek ne hoş. Yeni yaş hazırlıkları nasıl gidiyor bakalım. Bugün senin günün. Efendimiz dilek hakkını iyiye kullanmanı istiyor. Pfff.. bilirsin 18 yaş saçmalıkları işte..
Beni rahat bırak zoe diyerek kendimi saraydan dışarı attım.
Şuan arkamdan geldiğine emindim çünkü ne kadar uzaklaşırsam uzaklaşayım sesi kulaklarımı tıkama isteği yaratıyordu.Dışarı adım attığımda etrafıma göz gezdirdim gün daha yeni aydınlanıyordu. Kuş cıvıltıları rüzgarın boğuk sesini yararcasına kulaklarıma ulaşıyor sanki herşey yolundaymış gibi rahatlıyordum.
Ufukta doğan güneşi izlerken omuzuma dokunan parmaklarla kafamı o yöne doğru çevirdim. Yüzünde oluşan tebessüm belli olmayacak kadar hafifti.
Prensesle aranız pek iyi değil anlaşılan diyen küçük kardeşim her zaman olduğu gibi benimle uğraşmaya devam ediyordu.
Bari sen yapma Lou. Beni biraz olsun tanıyorsan o kaçıkla evlenmemi beklemezsin değil mi?
Artık bir prenses seçmen gerekiyor bay prens hazretleri bunun farkındasındır umarım ve o buna epey hevesli görünüyor diyerek parmağıyla solumuzdaki salıncakta henüz çocukluğundan arınamamış Zoe'i işaret etti.
Kafamı iki yana sallayarak gözümün önünde canlanan görüntülerden uzaklaşmayı diledim. Çocuk ruhlu birinin ülkeyi yönetmesini bekleyemezdim. Zira ülkeyle oyun oynar gibi oynayacağından hiç şüphem yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşler Ülkesi
Teen Fiction+ İnsanlara neden bunu yapıyoruz efendim? Sonuçta izinsiz düşlerini yönetiyoruz.. - Sessiz ol çocuk.. Onlar bizi hayal sanıyorlar.