Sesa'dan..
Cey şaşkın yüz ifadesiyle bize bakarken, onu biraz ürkütmüş olabilirdik. Nate üstü çamurlar içinde, saçları nemli, dudağını hafif büzmüş yüz ifadesinin yerini birden kahkahalara bıraktı.
Cey: Nate sen iyi misin? Küçük bir sıçanı andırıyorsun! Derken natenin alnına değen ıslak saçını kulağının arkasına götürdü.
Cey bitkiler, doğa ve toprak üzerinde yeteneklere sahipti. Doğa ile etkileşim kurabiliyordu, aslında bu çuvalın içersinde tıka basa doldurulmuş çuvalın ağırlığı, Nate'nin kilosundan bile ağırdı.
Cey cevap alamayınca devam etti;
-Nate bu çuval senden daha büyük!
-Cey iksir karışımlı toprak. Hani şu Author akademisinde sürekli gizemli bir orman çukurunda saklandığı söylenen, dedi heyecanlı tatlı bir ses tonu edasıyla Nate.
Cey sevinçten ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Nate araya girdi;
- içinden bile yapsan yapsa, biliyorsun iç seslerini de duyabiliyordum Ceyy' dedi.
Her ikisine de bakıp, 'gitmemiz gerekiyor, bunu Umay, Özlem ve Sera'da bilmeli dedim.
"Emin misin? Önce incelemeliyim?" Dedi Cey.
Nate ile birbirimize bakıp bunu bekleyebiliriz der gibi göz göze geldik.
O sırada tuhaf sesleri tekrar duymaya başladım, yeteneğim ruhları görebilmek,duyabilmek ve yer altı dünyasında onlarla iletişim kurabilmekti. Bana ne söylemeye çalıştıklarını anlamıyordum, sanırım Umay"dan art author akademisine gidince küçük çaplı bir destek alabilirdim.
Mazlumca bize bakan Nate'ye döndüm. Gülmemek için kendimi çok zor tutuyorum, çok tatlı ve komik duruşu, dizlerinde kalan toprak kalıntısı beni benden alıyordu.
Cey pür dikkat bizi unutmuş ve tamamen kendini soyutlamış bir halde incelemeye yapmaya devam ediyordu.
Nate koşa koşa bol köpüklü büyük cam bardaklarda latte ile yanımıza geldi. Fakat bir tanesi üzerine dökülmüştü bile.
Cey o tüm dikkatini verdiğini topraktan, gözlerini ayırmış gülmekten yerlere yatıyordu. Ne yalan söyleyeyim ben de kendimi tutamamıştım. Her birimiz de hava elementinin elementerleriydik.
Ruh halimiz dakikasında değişim gösteriyorken bile fazlası ile uyumluyduk.
Art author akademisini karanlık 'KRİSTAL ORMANIN' derinliklerinde bir şelalenin arkasında bulunan kapının ardındaydı. Yolumuz biraz meşakatli olacaktı. Sabırsızlık Umay'la konuşabilmeyi umud ediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ART-AUTHOR; AKADEMİSİ
Fantasy"Karanlığın zehirlediğinden sakının! Zira o zehir, taşıyan kişiyi de karanlığın dibine çeker!" Özel güçlere sahip olan biz bir grup Art Author Akademi öğrencisi, oldukça yüksek enerjiye sahip olan o toprağı bulduğumuzda başımıza geleceklerden habers...
